HALİDE DEMİR POLATLI/EGEPOSTASI-Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, partisinin İzmir Büyükşehir ve ikisi dışındaki ilçe belediye başkanlarının açıklanmasının ardından il başkanlığında bir basın toplantısı düzenledi.
CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, İzmir adaylarının tamamının İzmir duruşuna sahip olduğunu, örgütte geçmişi bulunduğunu dile getirerek, Buca ve Bayraklı adaylarının da belirlenmesinin ardından seçim çalışmalarını hızla başlatacaklarını söyledi.
ADAYLARIMIZIN HEPSİ İZMİR DURUŞUNA SAHİP, ÖRGÜTTE GEÇMİŞİ OLAN…
Deniz Yücel, “26 Ocak’taki PM meclisinde İzmir adayımız ve 23 ilçemizin ilçe belediye başkan adaylarımız belirlendi. Parti içi demokratik yarış dediğimiz süreç bitti. Öncelikle İzmir Tunç Soyer ve adaylarımızın hayırlı uğurlu olmasını diliyoruz. Adaylarımızın İzmir duruşuna sahip olması, İzmir ile bağı kurabilecek isimler olması, emeği geçmişi ve örgütte bir geçmişi olması kriterleriydi. Ne mutlu bize tüm adaylarımız bu vasıflara sahip. CHP İzmir İl Örgütü olarak İzmir dışından İzmir’i tanımayan İzmir ile bağ kuramayan isimlerin aday olmasını düşünmedik ve tercih etmedik. Böyle bir yaklaşımın İzmir’e yapılan yanlış olduğunu düşünürüz” diye konuştu.
TUNÇ SOYER İZMİRLİLERİN DE GÖNÜL RAHATLIĞIYLA KABULLENDİĞİ BİR İSİM
İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olan Tunç Soyer’in İzmirlilerin de üzerinde birleştiği ve gönül rahatlığıyla kabullendiği bir isim olduğunu belirten CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, Soyer’e yönelik eleştirileri AK Partililerin yaptığını, bununla kasıtlarının polemik ve kutuplaşma yaratmak olduğunu söyledi.
İZMİRLİLERE DAYATILAN BİR İSİMLE SOYER’İ KIYASLAMAK MÜMKÜN DEĞİL
İl Başkanı Yücel, “Sayın Tunç Soyer İzmirlilerin ismi üzerinde birleştiği, gönül rahatlığıyla kabullendiği ve desteklendiği bir isim. İzmir kültürüyle yetişmiş, Avrupa ve dünyada tanınan, önemli görevlere ve başarılara imza atmış vizyon sahibi bir isim. İzmir’i umursamayan isimlerle karşılaştırmak doğru değil. AKP’lilerin kendilerinin bile içlerine sindiremeyen, sarayın emriyle İzmirlilere dayatılan bir isimle Soyer’i kıyaslamak mümkün değil. Bunu yapsa yapsa ki bir süredir yapıyorlar, polemik ve kutuplaşma yapmak isteyen AKP yapıyor” dedi.
GENEL MERKEZDE YOĞUN BİR MESAİ HARCADIK VE…
Partisinin genel merkezinde CHP ve PM toplantıları süresince yoğun mesai harcadıklarını dile getiren İl Başkanı Deniz Yücel, kararların alınmasında il başkanlığı olarak tüm örgütün görüşlerini yetkili isimlere bildirdiklerini belirtti.
İZMİR İL ÖRGÜTÜ OLARAK SÜRECİNİ İÇİNDEYDİK VE…
Yücel, adayların belirlenmesinde objektif ve adil davranıldığını kaydederek, “Genel merkezde yoğun bir mesai harcadık. İzmir il başkanlığı olarak il yönetim kurulu üyelerinden, il disiplin kurulu üyelerinden ve ilçe başkanlarıyla milletvekillerinden ayrı ayrı görüş aldım. Bu görüşleri genel başkanımız ve Oğuz Kaan Salıcı ve Seyit Torun ile paylaştık. Bu görüşmelerden çıkan sonuçlarda İzmir adayları için beklentiler, hassasiyetler ve tüm hususlar objektif bir biçimde masaya yatırıldı. İzmir il örgütü olarak sürecin içindeydik ancak nihai kararları PM ve MYK’da demokrasiyi ve parti içi kuralları işleterek, oylamalarla nihai kararlar veriliyor. Bu süreçte seçim sürecinde örgütün sesine en çok kulak veren il başkanlarından biriyim” diye konuştu.
KIRGINLIK VE KÜSKÜNLÜKLERİN GEÇİCİ OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM
300’ü aşkın aday adayı olduğunu, bunlardan 29’unun adaylaşacağını anımsatan Deniz Yücel, kırgınlıkların geçici olacağına inandığını dile getirerek, “Belli konularda görüş ve önerilerimiz dillenmiştir. Bazılarını da dillenmemiş olabilir ancak siyaset bir tercih, duruş, tavır meselesidir. Bizim tercihimiz de duruşumuz da tavrımız da CHP’dir. Bu süreci bu mantıkla yürüttük. Elbette herkesin memnun ve mutlu olması mümkün değil. 300’e yakın aday adayı vardı, 29 kişi adaylaşacaktı. Geçici kırgınlık ve kızgınlık olabilir. Ancak kimseye adaylık garantisi verilmedi, kimseye aday adayı ol da olma da denmedi. Aday adaylarımız da bu sorumlulukla müracaatlarını yaptılar. Kırgınlık varsa bile bunların da kısa süreli olacağını düşünüyoruz. Aday gösterilmeyen aday adaylarımızın da partililik bilinciyle partinin başarısını her şeyin üstünde tutarak çalışmalara katılacağından en küçük şüphemiz yok. Mevcut belediye başkanlarımızın ve kendi destekledikleri isimlerin aday gösterilmesini bekleyen partililerimizin de bir takım düşünceleri vardı. İl başkanı olarak her zaman eleştirilere açık oldum. Bu süreci tüm yönetim kademeleriyle birlikte objektif ve adil bir şekilde yürüttüğümüze inanıyorum” değerlendirmesini yaptı.
BİZDE ADAMCILIK VE BİAT KÜLTÜRÜ YOK, KIRGINLIK VARSA BİLE…
Demokrasi kültürünün kendi istediği olmayınca tepki göstermekten ibaret olmadığını vurgulayan CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, partilerinde adamcılık ve biat kültürü olmadığını dile getirdi. Yücel, şu açıklamayı yaptı: “CHP içinde görev alıyorsak, kendi istediğimiz olmadı diye bir tepki göstermemiz bence doğru değil. Çünkü kişiler üzerinden siyaset yapılması doğru değil. İlke ve ideoloji temelinde siyaset yapıyoruz biz. Bu bir bayrak yarışıdır. Bugün birilerine yarın başkalarına görev verilir. Bayrak yarışında partimizin başarısı, kentimizin ve ülkemizin geleceği herşeyin üzerindedir. Adamcılık ve biat kültürü yok, demokrasi ve demokrasiyi işleten kurumlarımız var. Kırgınlık varsa bile demokrasi kültürü içinde bunun absorbe edilmesi gerekiyor. Tepki koymamız demokrasi kültürüyle bağdaşmaz. Umarım verdiğimiz sözlere uygun olarak partimizin başarısına sekte vuracak hiçbir şey olmadan bu yola devam ederiz.”
BUCA VE BAYRAKLI ADAYLARININ BELİRLENMESİNİN ARDINDAN HIZLA…
Partisinin Buca ve Bayraklı adaylarının 2 Şubat’ta gerçekleşecek PM toplantısında belirleneceğini dile getiren CHP İl Başkanı Deniz Yücel, bugün ilçe başkanlarıyla, kısa sürede milletvekilleriyle biraraya gelerek yol haritalarını hızla belirleyeceklerini ve sahaya ineceklerini kaydetti.
İLÇELER ÖZELİNDE DE ÇALIŞMALARA BİLFİİL KATILIP…
Yücel, ilçeler özelinde yapılacak seçim çalışmalarına da fiilen katılacakları ve destek vereceklerini belirterek, “Buca ve Bayraklı ilçeleri de 2 Şubat PM’de belirlenecek. Buca ve Bayraklı adaylarımız belirlendikten sonra hızlı şekilde çalışmalarımızla ilgili yol haritası belirleyeceğiz. Bugün ilçe başkanlarımızla bir toplantı yapacağız. Önümüzdeki günlerde milletvekilleriyle toplanacağız. Dün yönetim kurulu toplantısı yaptık, yol haritamızı belirliyoruz. İlçeler özelinde yapılan çalışmalara bizler de bilfiil katılacağız, çalışmaları destekleyeceğiz. Mini mitingler yapmayı düşünüyoruz” diye konuştu.
KILIÇDAROĞLU’NUN BİR İZMİR ZİYARETİ SÖZKONUSU
Partisinin genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yakın zamanda bir İzmir ziyareti olacağını dile getiren CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, “Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun yakın zamanda bir İzmir ziyareti söz konusu. İzmir bizi biz de İzmir’i tanıyoruz. Adaylarımız hepsi İzmir kültürüne sahip, İzmirlilerle bağı olan isimler. Adaylarımızla birlikte Bayraklı ve Buca’dan sonra adaylarla ortak çalışma programı hazırlayıp seçimlere en iyi şekilde hazırlayacağız” dedi.
1 NİSAN SONRASI HESAPLARI İDDİASI SPEKÜLASYONDAN İBARET
Mevcut belediye başkanları listesinin 1 Nisan sonrası toplanması muhtemel kurultay hesabı yapılarak oluşturulduğu eleştirilerine yanıt veren İl Başkanı Yücel, “Mevcut listenin 1 Nisan sonrası kurultay hesabıyla yapıldığı iddiası içi boş bir iddia. Sayın Kocaoğlu bizim için çok değerli, partimiz için çok değerli. İzmir’e 15 yıldır verdiği hizmetin ötesinde bundan sonraki süreçte de CHP’ye desteği ve katkısına ihtiyacımız olan bir isim. Bu görevi birilerini bir yere taşımak için yapmadım, yapmıyorum. Benim için partimin başarısı, İzmir, ülkemin geleceği herşeyin üstünde. Belirlenen adayların birtakım hesaplarla, belirlendiği iddiası spekülasyondan öteye gidebilecek bir şey değil. Hiçbir mesnedi olmayan bir görüşten ibaret” ifadelerini kullandı.
DEĞİŞİM VE REVİZYON KAÇINILMAZDIR
Partisinin mevcut belediye başkanlarının çoğunun değişmesinin revizyon ve değişim amaçlı olduğunu, ortada bir başarısızlık olduğu için olmadığını kaydeden CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, vicdanını rahatsız eden bir işin içinde hiçbir zaman olmadığını ve olmayacağını söyledi.
VİCDANIMI RAHATSIZ EDEN HİÇBİR İŞİN İÇİNDE OLMADIM
Deniz Yücel, “Mevcut belediye başkanlarının değişmesiyle ilgili olarak da, biz devrimciliği savunan bir partiyiz. Değişim ve revizyon kaçınılmazdır. Değişimin nedeni olarak başarı ya da başarısızlığı aramak doğru değil Bu bir bayrak yarışıdır. Çeşitli nedenlerle belli ilçelerde devam edilmeme yönünde karar alınmış olabilir. Bunu başkanlarımızın başarısızlığı olarak algılamak doğru değil bir kan değişimidir. Parti içi çekişme, hesap ve beklentilerin olduğunu aramak kesinlikle doğru değil. Böyle bir çalışmanın, hesabın içinde asla ve asla olmadım. Olmam da. Vicdanımı rahatsız eden hiçbir işin içinde olmadım, bu spekülasyonlar CHP’nin İzmir’deki başarısını önlemeye yöneliktir” diye konuştu.
ENGİN İLE İLGİLİ VİCDANLI VE ADALETLİ OLUNMALI
CHP Narlıdere Adayı Ali Engin’in geçmişte FETÖ hareketine yönelik övgüler dizdiği sorusu sorulan Deniz Yücel, bu soruya, “Cumhurbaşkanının, Başbakanının geçmişte övdüğü bir isimden bahsediyorsunuz. Bu konuda vicdanlı ve adaletli olunmalı. İnceleriz, bakarız, ne demiş bakarız” yanıtını verdi.
ADAYLARIN BELİRLENMESİNDE ASLA VE ASLA BUNUN ETKİLİ OLDUĞUNU DÜŞÜNMÜYORUM
CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, belediye başkan adaylarının belirlenmesinde Kılıçdaroğlu’na karşı imza toplama hareketi içinde bulunanların değerlendirilmediği yönündeki eleştirilere de yanıt verdi. Yücel, bu konuda, “Aziz Bey’in tavrıyla ilgili Asuman Ali Güven’in tavrıyla ilgili. Adayların belirlenmesinde asla ve asla bunun etkili olduğunu düşünmüyorum. Piriştina’nın adaylaşmaması, ki henüz belli olmadı, bu partimizin yetkili kurullarının tercihidir. Semra Aksu’nun Piriştina’nın ekibinde olduğunu söylüyorsunuz. MYK gündemi hangi ismin geleceği genel başkan tarafından belirlenir, konuşulur tartışılır, oylanır. Bu konuda yetkili olan kurullar bellidir. Tüzük gereği MYK ve PM yetkilidir. Bir kişinin vereceği kararlar değildir. Parti tüzüğü içinde işleyişin adaletli, objektif ve vicdanlı olduğu konusunda hiçbir şüphemiz yok” açıklamasını yaptı.
KENDİSİYLE HENÜZ GÖRÜŞMEDİM, BÖYLE BİR İFADESİ VAR MI YOK MU BİLMİYORUM
CHP PM üyeliğinden istifa eden Sevda Erdan Kılıç’ın kendisiyle ilgili açıklamalarını değerlendiren İl Başkanı Yücel, “Kılıç’ın istifası tamamen benim dışımdadır. Benimle restleşmesi sözkonusu değil. Bunlar parti içi meselelerdir. Bana şahsen kendisinin ifade ettiği bir şey söz konusu değil. O gün genel merkezdeydim, orada öyle bir şey yapılsaydı söylerdim. Kendisiyle henüz görüşmedim, böyle bir ifadesi var mı yok mu bilmiyorum” dedi.
DEĞİŞİM HER ZAMAN HER YERDE BEKLENİR
Değişimin kaçınılmaz olduğunu dile getiren Deniz Yücel, “Değişim kaçınılmazdır, karşı koymamız mümkün değil. Yüzde vermek doğru değil. Ne dersek diyelim bunun altını dolduramayız. Ama değişim beklenir, her zaman beklenir. Sadece belediye başkan adaylıklarında değil. Yönetim kademelerinde de genel merkez düzeyinde de beklenir. Değişim olduğunda önemli olan gelenin gideni aratmamasıdır” diye konuştu.
KÜSKÜNLÜKLERİ TAMİR ETMEYİ BİLİRİZ
Küskün ya da kırgın olan aday adaylarıyla ilgili elini taşın altına sokmaktan çekinmeyeceğini kaydeden CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, “Endişemiz yok. Küskünlük ve kırgınlıkları tamir etmeyi, elimizi taşın altına koymayı biliriz. Sorumluluk altına girmekten çekinmeyiz. Partimizin başarısını engelleyecek hiçbir harekete, davranışa tahammülümüz yok. Tüm aday adayları bizim kardeşimizdir, partilimizdir. Önemli olan CHP’nin başarısıdır. İzmir’dir, ülkemizdir. Biz bu şiarla yola çıktık. Partinin başarısının önüne kimse geçemez. Kişilerin beklentileri elbette olacak ancak partililik bilinci her şeyin üstünde. İhtiyaç olduğunda onlarla da bir araya geleceğiz” değerlendirmesini yaptı.
MENEMEN, NARLIDERE, SELÇUK İLÇELERİ HAKKINDA NE DEDİ'
Menemen ilçe yönetiminin Tahir Şahin’in aday gösterilmemesinin ardından istifa etmesiyle, Narlıdere adayı Ali Engin’e yönelik itiraz ve Selçuk’ta aday gösterilen Filiz Ceritoğlu Şengel’in PM oylamasında hukuki tereddüt olduğu sorusu sorulan İl Başkanı Yücel, bu iki konuya yönelik şu açıklamayı yaptı:
“Menemen istifasıyla ilgili gerekli çalışmayı yapıyoruz. En kısa sürede yeni bir yönetim atanacak. Çalışmalarımıza kaldığımız yerden devam edeceğiz. Selçuk ve Narlıdere’de itiraz dediğiniz şey göreceli. Selçuk ve Narlıdere adayı kesindir, kesinleşmiştir. İkisi de partimizin öz evlatlarıdır. 5 yıl Selçuk 5 yıl büyükşehir belediye meclis üyeliği yapmıştır. Diğer isim de il başkanlığı yapmıştır. Örgüt vicdanında karşılık gören isimlerdir. İtirazlar münferittir. Adayı açıklanmayan sadece ve sadece iki ilçemiz kalmıştır.”
İYİ PARTİ İLE İŞBİRLİĞİYLE 30 İLÇEYİ HEDEFLİYORUZ
İYİ Parti ile işbirliği içinde 30 ilçeyi almayı hedeflediklerini ancak parti olarak 28 ilçe ve büyükşehiri alma hedefini ortaya koyduklarını belirten İl Başkanı Yücel, Tire ve Kiraz’da da İYİ Parti adayının kazanması için çalışacakları sözünü verdi. Yücel, şöyle konuştu:
“30’da 30 nereden baktığınıza belli. Kiraz ve Tire’de aday çıkarmama konusu bizim inisiyatifimiz dışında olan bir konudur. Dolayısıyla CHP’nin hedefi 28 ilçe ve büyükşehiri kazanmaktır. İYİ Parti ile ittifak söz konusu. Karşımızda Cumhur İttifakı ve işbirliği vardır. AKP ve MHP ittifakına tek bir belediye bile vermemek 30 ilçeyi de İYİ Parti ve CHP işbirliğiyle almak hedefimizi yerine getirmek istiyoruz. CHP olarak öncelikli hedefimiz 28 ilçe ve büyükşehiri almak, Kiraz ve Tire ilçelerinde de İYİ Parti adayının kazanmasını sağlamak.”
BİZ DE DAHA FAZLA KADIN ADAYLA SEÇİME GİDİLMESİNİ İSTERDİK
CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, kadın aday sayısının 3’te kalmasını da değerlendirerek, “Kadın aday sayısında beklentinin altında kaldık. Biz de daha fazla kadın adayla seçime gidilmesini isterdik. Ancak yapılan çalışmalarda bu şekilde bir tablo ortaya çıktı” ifadelerini kullandı.
SOYER İLE İLGİLİ ELEŞTİRİLER HAKLI TEPKİLER DEĞİL VE…
Soyer’in adaylığıyla ilgili getirilen eleştirilere de yanıt veren CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, bu konuda da şu değerlendirmeyi yaptı:
“ Soyer’in adaylığıyla ilgili tepkiler doğru ve yerinde tepkiler değil. Haklı tepkiler değil. Kişiler üzerinden siyaset yapılması doğru değil. Bir kişiyi ailesinin bir ferdiyle, bir akrabasıyla kardeşiyle babasıyla yargılamak doğru değil. Bu ne hukuk ve adaletle ne dünya görüşüyle bağdaşmaz. Bir takım kararlar alınırken, bir görev yürütülürken o dönemin şartlarına, hukuk düzenine bakara bu eleştirilerin şekilde dile getirmek gerekir. Ne bir kişinin ailesiyle yargılanması ne de 12 Eylül döneminde alınan kararların eleştirilmesi doğru değil. Bu tepki ve eleştiriler haksızdır. Zaten tepkileri ve eleştirileri geri alan, rahatlatan açıklamalar olmuştur.”