Çocukluğu üvey anne zulmüyle geçti
Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan’a, çocukluğunda yaşadığı filmlere konu olacak üvey anne zulmü anaokulu kurdurdu. Aslan, kendi adını taşıyan anaokulunu kurarak, eğitim alanında faaliyet gösterme nedenlerinin hem kendi yaşamındaki sıkıntılar hem de sürekli değişen ve yap-boz tahtasına dönüştürülen eğitim politikaları olduğunu söyledi.
İZMİR - Aslan, " Ben öksüz büyüdüm. Üvey anne dayağı ile kendi öz annemin evinin karşısında kirada yaşayarak büyüdüm. Çocukluk dönemi nedir bilemedim. Bu yüzden çocuklara karşı çok özel bir ilgi, çok özel bir sevgim var. Torunlarım ile vakit geçirmek için can atıyorum. Mevcut ezber ve değişken sistemden nitelikli bireylerin yetişemediğine de üzülerek şahit oluyorum. Bu nedenle amacım, kendisiyle ve toplumla barışık, kentine ve ülkesine saygılı ve yararlı bireyler var edebilmek. Tek kuruş kazanmadığım anaokulunu kurmamın başlıca nedenleri bunlar" dedi.
"ÜVEY ANNEM ÇOK ZALİM BİR KADINDI"
Hafta sonu 2013-2014 eğitim-öğretim yılını törenle sonlandıran Özel Hüseyin Aslan Anaokulu'nun kurucusu ve Ege-Koop Genel Başkanı Aslan, bugüne kadar bilinenin aksine eğitimin okul öncesinde başladığını vurguladı. Aslan, "Çok zor bir çocukluk dönemi geçirdim. Filmlere konu olacak nitelikte bir yaşamdır benimkisi. Altı yaşında üvey anne ile tanıştım. Gerçekten çok zalim bir kadındı. Bir gün bile onlarla aynı sofraya oturmadım. Dayak yemediğim gün sayılıdır. Öyle ki sokağa atılırdım donmaktan komşular kurtarırdı çoğu zaman. 13-14 yaşlarındayken ise kendi öz annemin evinin karşısında kirada yaşamak zorundaydım. Buna daha fazla dayanamadığım için de önce Denizli sonra da İzmir’e geldim ve bilinen süreç gelişti. Şimdi bunları yaşamış biri olarak, bugün o minik yavruların, o güzel çocukların her birinin bende ayrı yerleri var. Onların yaşam sevdasını, o küçük dünyalarında neler yaşattıklarını en iyi ben biliyorum. Her çocuk güzel bir yaşamı, nitelikli bir birey olmayı fazlasıyla hak ediyor. Bu yüzden olsa gerek çocukları, onlarla vakit geçirmeyi çok seviyorum. Eğitim politikalarının kurbanı olmalarına da içim el vermiyor. Kurduğum okul yap-boz tahtası niteliğini devam ettiren sorunlu eğitim politikalarına da bir tepkidir de aynı zamanda" dedi.
"ÇOCUKLAR İLKOKULA HAZIR VE NİTELİKLİ BAŞLAMALIDIR"
Atatürk'ün eğitime verdiği önemi 'milletin esaret ve sefaletine giden yolu da hür, bağımsız, şanlı bir ulus olma hedefini de eğitim belirler' sözüyle dile getirdiğini, kendisinin de bu bilinçle hareket ettiğini kaydeden Aslan, " 0–6 yaş arasını kapsayan dönem çocuğun en hızlı geliştiği dönemdir. Beyin yapısı ve fonksiyonlarının gelişiminin büyük bölümü bu süreçte tamamlanır. 3- 6 yaş arası çocukta ise pek çok gelişimsel değişme yaşanır. Erken çocukluk eğitimi insan gelişiminin başlangıç noktasıdır. Okulumuzdan mezun olan her evladımız ilkokula hazır ve nitelikli şekilde başlamaktadır. Bu okullardan aldığımız tebrik ve teşekkür mesajları doğru yolda olduğumuzun göstergesi" ifadelerini kullandı.
BİZİM KAZANÇ KAYGIMIZ ÇOK FARKLI…
Aslan, öğretmenlerin seçiminde de titiz davrandığını belirtti. Satrançtan müziğe, matematikten çocuk gelişimine her öğretmenin alanında uzman isimlerden oluştuğunu söyleyen Aslan, sözlerini şöyle noktaladı: "Güçlü akademik kadromuz ile evlatlarımıza sağlıklı bir okul ortamı sunmaya, onları hayata hazırlamaya çalışıyoruz. Tek kuruş ticari kaygı ya da hesap peşinde olmadık. Çünkü bu yavrular bizlere emanetler. Her şeylerinden sorumluyuz."
(Hürriyet)