AK Parti'den flaş ihraç kararı ve 'Zarrab' yorumu
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, aralarında partinin kurucu üyelerinden eski Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış'ın da bulunduğu 4 ismin ihraç edildiğini duyurdu. Çelik, İran asıllı işadamı Rıza Sarraf'ın ABD'de tutuklanmasını "savcı tasarrufu" olarak nitelendirdi ve Cumhurbaşkanı ya da AK Parti ile anılmasının söz konusu olamayacağını söyledi.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik ihraçlarla ilgili açıklama yaptı. Çelik, Merkez Disiplin Kurulu'na kesin ihraç talebiyle sevk edilen Adana Ceyhan Belediye Başkanı Alemdar Öztürk, Kahramanmaraş Elbistan Belediye Başkanı Durmuş Küçük, Ankara Ayaş Belediye Başkanı Bülent Taşan, partimiz kurucu üyesi Yaşar Yakış'ın AK Parti'den ihracına karar verilmiştir" dedi.
ZARRAB İLE İLGİLİ GELİŞMELER
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, İran asıllı işadamı Rıza Sarraf'ın ABD'de tutuklanmasını "savcının tasarrufu" olarak nitelendirdi.
Ömer Çelik, Reza Zarrab’ın ABD’de tutuklanması sonrasında Türkiye kamuoyunda yaşanan tartışmalara ilişkin bir soruya ise şu cevabı verdi:
"ABD'deki savcının tasarrufu bu konuda bir değerlendirme yapacak değilim. İbretle izlediğim şudur; ABD'deki bir tasarruf üzerine Türkiye'deki siyasetin nasıl dizayn edileceğine, Sayın Cumhurbaşkanımız ve bazı arkadaşlarımızla ilgili nasıl karşıtlık üretilebileceğine dair hastalıklı bir faaliyet var"
Konuyla ilgili Türkiye'de yapılan haber ve yorumları eleştiren Çelik, "Dünden itibaren Türkiye'de haber ve yorum yapılma biçimine bakıldığında oradaki açıklamalarla, bir savcının tasarrufu olarak değerlendirilmesi gereken bir olay Türkiye'nin neredeyse iç siyasetini dizayn edecek bir tasarrufmuş gibi; hatta aynı kişiler Türkiye-İran-ABD ilişkilerini şekillendirecek bir uluslararası ilişkiler teorisi bile buradan üretmeye kalktılar" diye konuştu.
"CUMHURBAŞKANI VE AK PARTİ İLE ANILAMAZ"
Sözcü Çelik, olayla ilgili nedensellik bağı olmayan, gerçek bağından koparılmış haber ve yorumlar yapıldığını savunarak şöyle devam etti:
"Maalesef herhangi bir olayı değerlendirirken nedensellik bağı olmayan ve hastalıklı bir takım muhalif çabalara, gerçek bağından koparılmış haber ve yorumlar yapılıyor. ABD'de bir savcı böyle bir tasarrufta bulunmuş bununla ilgili benim yapacağım bir değerlendirme yok. Bunun ötesinde Türkiye'nin içiyle ilgili şeylerin gerçek olduğunu düşünmüyorum.
Sayın Cumhurbaşkanımıza ve AK Parti'ye karşı hastalıklı bir muhalefet üretmek şeklinde bir tutum söz konusudur. Bu olaylarla Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı'nın ya da AK Parti'nin herhangi bir şekilde yan yana anılması dahi söz konusu olamaz."
"SİYASET BU YÜKÜ TAŞIMAMALI"
Çelik'in siyasetin ana gündem maddelerinden dokunulmazlık tartışmalarına ilişkin değerlendirmeleri de oldu.
Meclis'te çok sayıda dokunulmazlık fezlekesi olduğunu hatırlatan Çelik, "Siyasetin bu yükü taşımasına gerek yok" dedi ve şunları kaydetti:
"Dokunulmazlık parlamentolara verilmiş bir haktır. CHP'nin yaptığı gibi meseleyi dokunulmazlık müessesesinin ele alınması gibi yargılamamak gerekir. Parlamento her şeyin savunulduğu bir ortamdır. Ama nefret suçu savunulamaz ve teröre destek verilemez.
Dokunulmazlık parlamentonun saygınlığına gölge düşürülmemesi için konulmuş bir zırhtır. Parlamentonun saygınlığını içerden lekelemeye çalışanlarla ilgili gereken yapılacaktır. Sayın Başbakanımız bizim çekinecek bir şeyimiz yok fezlekelere ait bütün dokunulmazlıkları kaldıralım dedi. Bu kadar birikmiş fezlekeyle ilgili siyasetin bu yükü taşımasına gerek yok. Yeni teklifler geldi, bunları arkadaşlarımız değerlendirecek.
Her seferinde yeni talep paketi gündeme getirerek işi yokuşa sürmeye gerek yok. Anayasa değişikliğiyle hepsini bir kerede görüşüp siyasetin üzerindeki bu yükü kaldıralım."