AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk öncülüğünde birçok Avrupa ülkesinden önce Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı tanınmasının 89. Yıldönümünde, Türkiye'nin ilk kadın Turizm Bakanı ve ilk kadın Çevre Bakanı; merhum Işılay Saygın’ın Eski Buca Mezarlığı’ndaki kabrini ziyaret etti.
Çankırı, dönemin 51., 52., 53., 54. ve 55. Türkiye Cumhuriyeti hükümetlerinin çeşitli kademelerinde kadın hakları, kadının toplumdaki yeri ve aile yaşantısının iyileştirilmesine dair çalışmaları ile adından söz ettiren, parlamentonun ‘ilk kadın Turizm Bakanlığı ve Çevre Bakanlığı’ göreviyle rol model olan merhum Saygın’ı ‘hizmete adanmış bir ömür’ olarak tanımladı.
“İLKLERİYLE POLİTİKANIN HAFIZASIYDI”
Merhum Saygın’la sağlığında da bir araya geldiklerini ve kendisinin derin tecrübelerinden sık sık yararlandığını ifade eden Çankırı , “Atatürk sayesinde 1935 yılında gerçekleşen ilk seçimlerde meclisteki 395 vekilin 18’i kadındı. Bu oranla Türkiye Cumhuriyeti dünyada en çok kadın siyasetçisinin olduğu ikinci ülkeydi. Bugünün benim için de ayrı bir özelliği var. Atatürk’ün sayesinde bugün başarılarla dolu bir hayat hikayesinde temeline ‘kadın’ı oturtan bir isimle, hayattayken de yan yana gelebilmek benim için büyük gurur kaynağı. Çünkü Merhum Işılay Saygın hanımefendi de Türk kadınının siyasetteki ilkleriyle en güzel örneğiydi. Sayın Saygın bakanlıktan Belediye Başkanlığı görevine değin pek çok kademede yer almış ve izlediği politikalarla hafızalara kazınmıştır” dedi.
“KADIN VARSA SIRADANLIK YOKTUR”
Dünya nüfusunun yarısını kadınların oluşturduğunu da hatırlatan Çankırı, şunları söyledi: “Kadınların ekonomik ve kültürel alanlarda yetişerek söz ve karar sahibi olması, dünya medeniyetine önemli katkılar sağlamaktadır. Siyasette, sanatta, ekonomide, tarlada, evde yani kısacası toplumun her alanında kadının kendine ait oluşturduğu ayrı bir dünyası da vardır ve bu dünyanın tek anahtarı da başarıdır. Öyle ki kadınlar herhangi bir toplumsal reflekste ‘kim var?’ diye sormazlar, onlar bir adım öne çıkarlar. Çünkü kadın demek ‘hayat’ demektir. Nitekim Türkiye Cumhuriyeti’nin şanlı tarihi de kadınların yazdığı destanlarla doludur. Biz ‘evladım anasız yaşayabilir ama vatansız yaşayamaz’ düsturunu edinen bir milletiz. Kurtuluş Savaşı’nda, Çanakkale’de canlarını siper eden kadınlarımızı da unutmamak gerekiyor. Bugün geldiğimiz noktada ülkemizde artık erkek ve kadının aynı ölçüde siyasal çalışmalara katılım sağladığını ve Türk kadınlarının, fedakarlığı ve cesaretiyle her alanda olduğu gibi siyasi figür olarak da dünyaya ün saldığına tanıklık etmekteyiz. ”
“GURURLUYUM”
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde kendisinin de devlet kademesinde ‘ilk’ olmanın gururunu yaşadığını aktaran Çankırı; “Bugün benim için ayrıca bir önem taşımaktadır. Güzel İzmir’imizin nezdinde milletime hizmet etmenin değeri çok kıymetli bir aşk. Dolayısıyla bu aşk bizi Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin İlk Kadın Amiri olma ünvanıyla da tanıştırdı. Allah milletimize daha çok hizmet etmenin gücünü eksiltmesin” diye konuştu.
POLİTİKA
Sayfa başına git
