AK Partili Doğan'dan hayati uyarı!

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Aralık ayındaki ilk meclis oturumuna deprem tartışmaları damga vurdu. Belediyenin ana hizmet binasının 2006 yılında aldığı üniversite raporlarını hatırlatan AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan, çürük tespiti yapılan belediye sarayında gerçekleştirilmesi planlanan güçlendirme ve tadilat çalışmalarının akıbeti sordu. Doğan, “Burada yaşanacak olası bir facianın vebalini kim üstlenece? Daha kendisine bile hayrı olmayan Büyükşehir Belediyesi nasıl kentsel dönüşüm yapacak'” dedi. AK Partili Doğan'dan hayati Büyükşehir uyarısı:

Haberler / Yerel Yönetimler

14 Aralık 2015 Pazartesi 23:42

PAYLAŞ

ERMAN ŞENTÜRK/HABER SERVİSİ- İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu idaresinde gerçekleşen Aralık ayının ilk toplantısında belediyeye ait hizmet sarayının fiziki durumu ve olası deprem riskine karşı alınacak önlemler masaya yatırıldı. AK Parti grubu Dokuz Eylül Üniversitesi tarafından 2006 yılında verilen çürük raporlarını hatırlatarak, binadaki tehlikeye dikkat çekti ve acilen gerekli çalışmaların yürütülmesini istedi. Diğer yandan, meclis toplantısında İzmir’in tarihi bölgesi Kemeraltı-Agora-Kadifekale’yi kapsayan “İzmirTarih” projesi de gündeme taşındı.

“BELEDİYE ALLAH’A MI EMANET'”
Meclis toplantısının sonunda söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan, hayati öneme sahip bir konuyu da gündeme taşıdı. Konak’ta yer alan İzmir Büyükşehir Belediye Sarayı’nın çürük raporları bulunduğunu hatırlatan AK Parti’li Bilal Doğan, “İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin vatandaşlara hizmet verdiği ve bizlerin de şu an içerisinde bulunduğu bu binada, bu toplantı salonunda can güvenliğimiz var m? Yoksa burada yaptığımız meclis toplantısında canımızı Allah'a mı emanet etti? Sadece bizler değil, burada mesai yapan ve kente hizmet eden binlerce personelimiz, her gün aynı tehlike ile karşı karşıya. 2006 yılında belediyemiz Dokuz Eylül Üniversitesi ile ortaklaşa bir çalışma yürüterek mevcut hizmet binamızın durumuyla ilgili bazı raporlar hazırlamıştı. Bu raporlarda binanın çürük olduğu, can ve mal güvenliği açısından riskler barındırdığı bilimsel verilerle kanıtlanmıştı. Bunun üzerine idaremiz, ana hizmet binasında güçlendirme ve tadilat çalışması yapmak için hazırlıklara başlamıştı” diye konuştu.

“ON YILDIR ÇİVİ DAHİ ÇAKILMADI”
Söz konusu raporların üzerinden on yıl geçmesine karşın herhangi bir somut adım atılmadığını hatırlatan AK Parti’li Doğan, “Bu konu hakkında belediyede çivi dahi çakılmadığını görüyoruz. Her depremde yüreğimiz ağzımıza gelmesine rağmen, binlerce personelimiz tüm bu riskler nedeniyle korku içerisinde, kentimize sağlıksız çalışma koşullarında hizmet vermektedir. Yapılması mutlak surette gerekli bu kritik çalışmalar her yıl ertelenmekte, Büyükşehir Belediyesi'ne ait hizmet binası da bu sıkıntılı haliyle devam etmektedir. Mevcut binada yapılacak bu kapsamlı tadilat için 4 ayrı binaya taşınmayı ve burayı boşaltmayı planlayan belediyemiz, aradan geçen sürede sadece Akdemir Plaza'da bir ek hizmet birimi oluşturdu. Ancak görüyoruz ki, planlar rafa kaldırılmış, başka herhangi bir aşama kaydedilememiştir. Kaldı ki, buradan taşınan mevcut birimlerin yerine, başka personel ve hizmet birimleri taşınmış, boşalan yerler de dolmuştur” dedi.

“BECERİKSİZLİĞİN FATURASINI İZMİRLİLER Mİ ÖDEYECEK'”
Büyükşehir Belediyesi’nin söz konusu çalışmalar için ihtiyaç duyduğu yeni yer arayışını da soran AK Parti Grup Başkanvekili Doğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Kalan üç hizmet binası için yer sıkıntısını gerekçe gösterilebilir, ancak on yıldır yer bulunamıyor m? Unutmadan, Halkapınar'da inşa edilmesi planlanan dev Büyükşehir Belediye Sarayı projesine ne old? Demek ki, asıl hedeflenen tadilat ve onarım projesine başlamak için ortada henüz ciddi bir plan proje de yoktur. Şimdi sizlere soruyoruz, madem böyle bir ihtiyaç var, neden gereken çalışma yapılmıyo? Belediye boşuna mı kiraya çıkt? Milyonlarca lira sokağa mı atıld? Bu durumda, Akdemir Plaza'ya harcanan söz konusu kira bedelleri kamu zararı mıdır, değil midi? Kaldı ki orası bir yıl da boş kaldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin öngörüsüzlüğünün zararını bir kez daha İzmirliler mi ödeyecektir'”

“CAN VE MAL KAYIPLARININ SORUMLUSU KİM OLACAK'”
Doğan, belediye binasında acilen çalışma yapılması gerektiğini de hatırlatarak, “Olası bir deprem riskine karşı çürük olduğu bilimsel raporlarla tespit edilen belediye sarayında aradan geçen on yıla karşın neden hala önlem alınmıyo? Allah korusun demekten başka çaremiz kalmıyor. Büyük bir deprem olduğu takdirde, burada yaşanacak muhtemel can ve mal kayıplarının sorumlusu kim olacak'” şeklinde konuştu.

KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇIKIŞI: BELEDİYENİN KENDİNE HAYRI YOK
Kritik uyarılarda bulunan ve belediye yönetimini göreve çağıran AK Parti’li Doğan son olarak şunları söyledi: “İzmir'in yedi ayrı noktasında kentsel dönüşüm projelerine soyunan ve vatandaşlara güvenli, sağlıklı konutlar inşa etme sözü veren Büyükşehir Belediyesi'nin kendisine dahi hayrı yoktur. Biz görevimizi yerine getiriyoruz ve sizlere tehlike var diyoruz. Unutmayın ki, deprem değil, ihmal öldürür. Burada yaşanacak olası bir facianın vebalini kimse kaldıramaz. İzmir'in merkezinde, örnek olması gereken bir kuruma bu çürük bina yakışmıyor. Gelin elinizi taşın altına koyun ve vicdanınıza kulak verin. Sorumlu yerel yöneticiler olarak bu sorunu ortadan kaldıralım. Telafisi mümkün olmayan zararlar ile karşı karşıya kalmayalım.”

AYDOĞAN: BUYRUN YARDIM EDİN…
Doğan’ın eleştirilerine yanıt veren Meclis Başkanvekili Sırrı Aydoğan, “Yine ciddiye alınmayacak şeyler söylediniz. İzmir’in yarısından fazlası bu durumda. Deprem gerçeği hepimizin başında. Biz bu fırsatı yakaladık ama siz elinizi taşın altına koymadınız. İki sene evvel İl Özel İdaresi kapatılırken, yaptıkları depreme dayanıklı, yeni iki ayrı binanın Büyükşehir’e verilmesi için çaba göstermediniz. Şimdi mahkeme veriyor ama kıymeti yok… Biz oraya taşınır burada da güçlendirme yapardık. İki tane dev gibi bina yerelin malıydı, hazır belediye binasını komisyon bize vermedi. Yine mahkemelik oldu. İzmir kenti deprem kuşağı üzerindedir. Yıllarca bu gerçek göz ardı edildi. Kordon’daki yapıların yüzde 80’i bizim binamızdan daha kötü durumda. Allah korusun, büyük bir depremde kent yenileme Allah tarafından yapılacak... Kentsel dönüşüm, çok büyük bir çaba, çok büyük bir emek gerektirir. Buna devlet de hükümet de destek olacak. Bina hazır orada duruyor. Biz vızır vızır kiralık bina ararken onlar binaları başka kurumlara verdi. Son kararda yarısını verdiler. Buyurun hadi yardım edin…” diye konuştu.

KEMERALTI SEFERBERLİĞİ
Mecliste gündeme gele bir diğer önemli konu ise, Agora-Kadifekale-Kemeraltı arasındaki toplam 270 hektarlık alanı kapsayan tarihi aksta yürütülen “İzmirTarih” projesi oldu. TARKEM şirketi yöneticilerinin sunum gerçekleştirdiği oturumda dünyanın en büyük açık hava çarşısı özelliğine sahip Kemeraltı’nı da içine alan ve 1480 adet tescilli yapının yer aldığı alanla ilgili önümüzdeki süreçte uygulanacak proje ve yapılacak çalışmalar belediye meclis üyelerinin dikkatine sunuldu. Tarihi aksta yapılan çalışmalar ve bölgedeki son durum hakkında bilgiler veren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Kemeraltı’nda yapılacak çalışmalar kapsamında İzmirlileri TARKEM’e katkı koymaya çağırdı. Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, belediye şirketi Ege Şehir Planlama’nın TARKEM’in yüzde otuna tekabül eden üç milyon liralık hisse alımı yapabilmesi için meclisten onay istedi. Şirketin sermaye artışını meclis üyelerinin dikkatine sunan ve görüşlerini soran Başkan Kocaoğlu, “Bu para İzmir’in parası. Burası bir işletme değil, ticari faaliyet göstermeyecek. Bu şirket gayrı menkul alacak, burayı canlandıracak, Kemeraltı kalkınacak. Yapılan bir sosyal sorumluluk projesidir” dedi.

AK PARTİ’DEN “AVM” ELEŞTİRİSİ
Projeyle ilgili olarak küçük esnafın taleplerini ve kaygılarını dile getiren AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan, “İzmir’in bir kimliğinin olması gerekiyor. İzmir sanayi kenti olamadı, ticareti de kaptırdı. Büyükşehir Belediyesi yeteri kadar katkı koyamadı, İzmir turizm kenti de olamadı. Kemeraltı’nın yeniden ayağa kalkması hepimizin istediği bir şey. Kemeraltı’nda yaklaşık on bin işyeri var. Küçük esnafın kaygıları var. Kemeraltı’ndaki küçük esnaf bu proje hayata geçirildiğinde varlığını sürdürebilecek m? Yoksa burası küçük bir AVM’ye mi dönüşece? Bu satın almalar sonrasında küçük ölçekli işyeri sahipleri ne olaca? Kimsenin kafasında bir tereddüt ve geleceğe yönelik kaygı olmasını istemiyoruz. Bu projenin Kemeraltı’na ve kentin ekonomisine katkı koymasını diliyoruz” dedi.

KOCAOĞLU: ESNAFI MAĞDUR ETMEYECEĞİZ
Kemeraltı ve Agora’yı da içine alan tarihi aksın canlandırılması ve ayağa kaldırılması için 400 milyon lirayı aşkın para harcadıklarının altını çizen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “İzmirTarih” projesine dair AK Parti’den gelen rant ve “AVM” eleştirilerine ise tepki gösterdi. AK Parti’li meclis üyelerinin “Belediyenin yetkisi yok mu, neden bu faaliyetleri şirket üzerinden yürütüyor'” şeklindeki eleştirileri sonrasında salonda tansiyon yükselirken, eleştirilere yanıt veren Kocaoğlu, “Dediğiniz gibi olsun, bu kentte sanayi ve ticareti kaybettik, turizm kenti olamadık, tarımda dökülüyoruz, kültür sanat hak getire… İzmir Ankara’dan fazla vergi veriyor. Diyelim ki bu kentin sanayisi, ticareti, turizmi, tarımı yok… Peki, İzmir bu 45 milyon lira vergiyi nereden veriyo? Kemeraltı yatay AVM olmayacak. Biz gayrı menkulcü değiliz, bizim böyle bir derdimiz yok. Biz burayı ayağa kaldırmaya çalışıyoruz. Kimsenin kimseye gidip de “Ben senin dükkanını alacağım” deme yetkisi var m? Satan adamın malını orayı ayağa kaldırmak için alacağız. Sosyal projeler yapılacak. Küçük esnafı mağdur etmeyeceğiz. Burayı canlandırmaya çalışıyoruz. Bizim amacımız esnafın kalkınmasıdır. Amacımız turistin gelmesini, burada konaklamasını, alışveriş yapmasını sağlamaktır. Her fırsatta özel sektöre buradan tescilli yapı alın, restore edin diyerek çağrıda bulunuyorum. Belediye sanki İzmir’in kaynaklarını boşa harcıyor, rant uğruna iş yapıyor…” dedi.