Ege Postası
Geri

Arinç: Avm'lerle Ilgili Düzenlemenin Zamani Geldi (2)

'AB'YE OLAN BAĞLILIK YÜZDE 75'DEN YÜZDE 20'YE DÜŞTÜ' Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bursa'daki programını, partisinin il teşkilatınca Merinos Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen bayramlaşma törenine katılarak sürdürdü....
Arinç: Avm'lerle Ilgili Düzenlemenin Zamani Geldi (2)
Haberler / Politika
16 Ekim 2013 Çarşamba 19:05
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
'AB'YE OLAN BAĞLILIK YÜZDE 75'DEN YÜZDE 20'YE DÜŞTÜ'
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bursa'daki programını, partisinin il teşkilatınca Merinos Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen bayramlaşma törenine katılarak sürdürdü. Gündemdeki konularla ilgili değerlendirmelerde bulunan Arınç, Avrupa Birliği'nin ilerleme raporunu açıkladığını hatırlattı. Türkiye’de halkın, AB'ye olan bağlılığının yüzde 75'ten yüzde 20'lere düştüğünü söyleyen Arınç, şöyle devam etti:
"Bunun kabahati bizde değil. Bunun kabahati Türkiye’ye engel üstüne engel çıkartanlar. Türkiye’yi sorgulamaya kalkanlar. Sorumsuz davranan AB ülkeleridir. Biz buna rağmen 50 yılın hayali olan Türkiye’nin AB'ye girme meselesinde geri adım atmadık. Biz dersimize çalıştık ev ödevimizi yaptık. İlerleme raporunda 30 Eylül'de başbakanımızın açıkladığı demokratikleşme paketi hakkında övücü sözler var. Hükümetin reformlardaki kararlığı, yüzde on seçim barajındaki değişiklikler, özel okullardaki farklı dillerde eğitim konusu, yargı reformu ve diğer konularda Başbakanımızın açıkladığı ve büyük kısmının bir hafta içinde gerçekleştiği son reform paketine olumlu bakılıyor. İnsan Hakları ve özgürlükler bakımından biz bunu olumlu karşılıyoruz. Gereğini yapacağız."
Son reform paketinde Türkiye için büyük bir ilerleme olduğunu söyleyen Arınç, genç neslin yapılan bu reformların farkında olmadığını kaydetti. Arınç, "Gençler 10 yıl içinde Türkiye’yi bizimle birlikte gördü. Geçmişi hiç yaşamadı. Yokluk çekenler, varlığın kıymetini daha iyi bilirler. Bizim dezavantajımız, gençlerin geçmişi yaşamadıkları, belkide okumadıkları için bu gün daha fazlasını istiyor olmaları. Çünkü onlar geçmişteki yanlışlıkları sıkıntıları bilmiyor. Görmesinler inşallah" dedi.
ARABAMLA KURBAN DERİSİ TOPLADIM
Geçmişte kurban derisi üzerinde post kavgası yapıldığını belirten Arın, bu uygulamanın dünyanın hiçbir yerinde görülmediğini söyledi. Kurban derilerinin Türk Hava Kurumu'nun dışındakilere verilmesinin suç sayıldığını belirten Arınç, şunları söyledi:
"TCK'nın 526 maddesi var. Şimdi değişti. O dönemde yetkili merci 'Bütün kurban derileri Türk Hava Kurumu'na verilecek' diyor. Bir başksı başka bir amaçla toplarsa, kurban sahibi de derisini buna verirse emirlere itaatsizlik yapmış olurlar. Ondan sonrasını kendisi düşünsün. Türk Hava Kurumu muhtarları almış ve onlara, 'Kurban derilerini Türk Hava Kurumu'ndan başkasına vermeyeceksiniz. Verirseniz suçlusunuz '' diyordu. Muhtar kardeşler bu zulümden kurtuldunuz ya size ne mutlu. Avukat halimizle kaç defa karakola gittik. Biz sorgulandığımız gibi, topladığımız derilerimize müsadere eder, el koyarlardı. Ondan sonra gazeteler, 'Kurban derileri ele geçirildi’ diye yazardı. Ne kadar ayıp bir şey. Türk Hava Kurumu artık o eski kurum değil. Ankara’da üniversite kurdu. Dünyanın her yerinden öğrenci alıyor. Geçmişin Türk Hava kurumu, zalim müstebit kurum. Bu gün çok şükür üniversite sahibi oldu."
BAŞÖRTÜSÜ YÜZÜNDEN MECLİS BAŞKANI OLMAYA İNAT ETTİM
Başörtüsü tartışmalarına da değinen Arınç, şöyle konuştu:
"Bir hanfendinin giyimine biz karışmayız. Kendi iradesiyle kıyafeti tercih etmişse o bizimde tercihimizdir. Nasıl İran’da başını mutlaka örteceksin diye bir baskı var. Nasıl örtersen ört ama başında bir bez bulunsun diye bir baskı yanlışsa, başını mutlaka açacaksın demekte İran örneği bir baskıdır. İkisini de reddettik. Yeter ki kadınlarımızı başı açık örtülü olarak kategorize etmeyin. İkisi de saygıya layıktır. Yeter ki kendi iradesiyle başını açsın, kapatsın. Biz ona karışmayız. Üniversitelerde okuyan genç kızlarımızın ne büyük bir zulüm altında kaldığını biliyoruz. Eşleri baş örtülü olan insanların hayatlarında ne büyük zulümler yaşadıklarını biliyoruz. Benim meclis başkanı olmamın sebeplerinden biri budur. O dönemin gazetelerini açın, 'İnat ettim inadına aday oluyorum' dedim. Gazetelerde boy boy fotoğraflar. '10’u burada 10’u burada. Bunlar meclis başkanı olur çünkü eşlerinin başları açık. Bunlar meclis başkanı olamaz çünkü onların eşlerinin başları örtülü.' Ne kadar hicran verici bir şey. Ne kadar saygısızlık, ahlaksızlıktır. Biz eşin başının örtülü veya açık olması niye bir ayrımcılık olsu? Açık olduğu zaman ona her yol serbest olsunda kapalı olduğu zaman niye onun önünde engeller olsun. Gittim inadına adaylığımı koydum. Allah’a hamd olsun birinci turda 369 oyla meclis başkanı seçildim. 5 yıl boyunca sabrettik. Demokrasinin herşeyi çözeceğine inandık. Dağlara çıkmadık, isyan etmedik, silah atmadık. Milletimize anlata anlata demokrasi yoluyla geldiğimiz noktaya bakın. 11 yıl sonra Türkiye’de özgürlükler ne kadar güçlendi ve insanlar bu tür insanlıklara ne kadar susamış ki itiraz eden güçlü bir ses bile duyamıyorsunuz."
YUMRUK ATAN ELİM ÇARPTI DER
CHP’li bir milletvekilinin kamusal alanda başörtüsünü Danıştay'a taşımasını da eleştiren Arınç, "CHP Grup Başkanvekili açıklama yapıyor. Parti adına değil. Kendi adına açmış. Biz biliriz bunları adam bir yumruk atar da 'Ben yumruk atmadım elim çarptı' deyiverir. Mahkemede çok gördük bunları. Kimse artık aldırış etmiyor. On sene önceki Kılıçdaroğlu olsaydı şimdi 'Laiklik elden gidiyor' diye ne kadar çok bağırırdır. Cumhuriyet öldü bitti diye ne kadar çok ağıt yakar. Parlementonun içinde, 'Dışarı, dışarı' diye ne kadar çok bağırırdı düşünebiliyor musunu? Çok şükür herşeyin bir zamanı var" diye konuştu.
15 AYLIK PARTİ YÜZDE 10 BARAJINI AŞTI
AK Parti’nin 15 aylık bir parti olarak yüzde 10 barajı ile seçimlere girdiğini hatırlatan Bülent Arınç, yüzde 10 barajının 12 Eylül’de getirildiğini dile getirdi. Ak Parti’nin 40 yılılk, 50 yıllık partilerle aynı yarışa girdiğini ifade eden Arınç, "Hamdolsun ipi tek başımıza göğüsledik. O zaman bizden hiç yüzde 10 barajı var diye şikayet eden duydunuz m? Bir insan kendisini yüzde 10’a göre ayarlar m? Bir parti nasıl iktidar olacak. İlle de yüzde 10 barajı olmasında yüzde 7 ile ben parlementoya girerim diyen bir parti tabela partisi m? İktidar partisi mi olaca? Başbakanımız ilk toplantımızda ‘En az yüzde 40 oy ve 15 milyon seçmen’ dedi. İnanmıştı buna. Milletin gümbür gümbür geldiğini, sokaklarda yürüyemediğimizi, en muhteşem mitingleri yaptığımızı hatırlıyorum. 15 aylık bir parti yanında da devleti kurdum, Atatürk’ün partisiyim, Cumhuriyeti ben getirdim diyen bir parti. Cumhuriyet Halk Partisi. Kendisini dev aynasında gören bir partinin Türkiye’de baraj altında kaldığını biliyoruz" diye konuştu.
Yüzde 22’lerden yüzde 52'lere geldiklerini söyleyen Arınç, samimiyet, ihlas ve milletle ters düşmedikleri için ayakta kaldıklarının altını çizdi. Hükümetin dar bölge, daraltılmış bölge ve mevcut sistemi seçme şansı sunduğunu belirten Arınç, bu kıyağı başka bir partinin yapmayacağına dikkat çekti.
AK PARTİYİ SİZİN HATIRINIZA KAPATAMAYIZ
"Türkiye 11 yılda ne yaptıysa temsilde adalet kadar yönetimde istikrar içinde çalıştı" diyen Arınç, Türkiye’nin artık parçalı bulutlu havaları hoş karşılamayacağını kaydetti.
Baraj kavgasını yapmanın muhalefete düştüğünü belirten Bülent Arınç şöyle konuştu:
"Aynı şekilde formule edilebilecek kendilerinin bir seçeneği varsa onları da karşımıza getirsinler. Bu üç seçenekte sizin işinize yarıyor derlerse. Ne yapalım yazıda gelse turada gelse böyle ise Ak Partiyi sizin hatrınız için kapatacak değiliz güzel kardeşim.Sen bir defa iktidar olmak istiyor musun istemiyor musun ona karar ver. Azıcık aşım kaygısız başım mı diyorsun: Küçük olsun benim olsun mu diyorsu? Bana 15-20 milletvekili yeter içeriye bir kapağı atayım mı diyorsu? Sen bunun peşindesin ben yüzde 50’leri aşmışım 60’ın peşindeyim. Ya herro ya merro. Siyaset iddia işidir. Eskiler derki deveyi yardan uçuran bir tutam ottur."
SİYASET İDDİA İŞİ
Başbakan Erdoğan'ın her seçimden önce "İkinci parti olursam siyaseti bırakırım" diyerek meydan okuduğunu vurgulayan Arınç, şunları söyledi:
"Bu muhalefet liderlerinin hiç böyle bir iddiası var m? Kendilerine sordular ikinci parti olursanız ne yapacaksınız diye. 'Git be, hadi bak git' diyor. Ey CHP ve Kılıçdaroğlu sen çıkıp şunu söyleyebilir misi? 'Bu seçimde yüzde 30'un kalırsam bana eyvallah' Bu önemli Sayın Bahçeli senin için daha iyimserim. Sen de şunu söyle bak 20 yılı geçti partin çok güzel seni çok seviyor. Biz de seni çok seviyoruz. İnsanlığına, saygısına hiçbir diyeceğimiz yok ama siyeset iddia işidir. 'Ben bu seçimde yüzde 20’nin altında oy alırsam bana eyvallah' diyebilecek misi? Yoksa 'Sen bize karışma' mı diyeceksi? 'Kaçma, karışma, çalışma' diye askere gittiğimiz gün bize nasihat verenler vardı. Biz ne kaçtık, ne karışmaktan vazgeçtik. Ne de çalışmaktan vazgeçtik. Beşten şaşma 6’yı aşma. Kemal beye tavsiyemiz idda sahibi ol. Hala bir adamı alıp almamakta tereddüt ediyorsun. 'Koltuğum ne olacak' endişesi içindesin. Hiç düşünme bak ben iki yıl sonra koltuğumu burdaki güzel insanlara bırakacağım. Benim arkamdan gelenler en az benim kadar başarılı olacaklar. Bahçeli yüzde 20, Kılıçdaroğlu’da yüzde 30 desin siyaset biraz rahatlasın be.  Ama bulamazsanız partinize yazık oluyor. Partiniz de kurtulsun, Türkiye de çapsız insanların siyasetten ayrıldığını görsün."
Arınç, konuşmanın ardından partililerle bayramlaştı.

SÇ(FK/SS) (FOTOĞRAFLI)

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası