Avrupa Taraftarlar Ağı'nın ilk kadın başkanı olan Wurbs, Türkiye'de futbolun büyük bir coşkuyla izlendiğini ancak şiddet eylemlerinin çok fazla olduğunu dile getirdi. Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Göztepe ve Karşıyaka arasında oynanan derbilerde çıkan olaylara yöneticilerin ve emniyet güçlerinin hatalı tutumunun neden olduğunu belirten Wurbs, "Yöneticiler maalesef derbilerden önce ortamı geren açıklamalarda bulunuyor. Zaten tansiyonu yüksek olan maçlarda şiddet iyice artıyor. Emniyet güçlerinin de çok sıkı önlemler almasını doğru bulmuyorum. Polis her taraftarı potansiyel suçlu gibi görüyor ve en küçük tartışmada fiziki müdahaleye başlıyor. Futbol maçlarına gelenlere suçlu gözüyle bakılmamalı onlara ön yargıyla yaklaşılmamalı. Türk futbolseverlerle hiçbir diyalog kurulmadığını biliyorum. Taraftarların da duygularının olduğu, bir aileye sahip olduğu unutulmamalı" dedi.
Tribünlerdeki cinsiyet ayrımını da eleştiren Wurbs, "Türkiye ve Avrupa'daki maçlarda küfürlerin öznesi hep kadınlar. Taraftarlar karşı takıma ve oyuncuya küfrederken, 'anne, sevgili ya da kız kardeş' öğelerini kullanıyor. Bu İtalya'da, Almanya'da, Fransa'da da böyle. Ben de maçlarda küfrediyorum ama asla cinsiyetçiliği ya da aile öğelerini katmıyorum" diye konuştu. Kadın taraftar profilinin Türkiye'de gelişemediğini vurgulayan Wurbs, şöyle devam etti:
"Aslında Türk kadınları futbolu çok seviyor. 2011 yılında Fenerbahçe-Manisaspor maçı için İstanbul'a gittim. Fenerbahçe taraftarı cezalı olduğu için sadece kadın ve çocukların karşılaşmayı izleyeceğini öğrendim. Stada girdiğimde büyük şok yaşadım. 2 ya da 3 bin seyirci beklerken, tribünlerde 46 bin kadın ve çocuk vardı. Hayatımda böyle bir atmosfer yaşamadım. Ancak ceza verilirken bile cinsiyet ayrımcılığı yapılıyor. Genelde Türkiye'de kadınların yeri tribünlerde çok az. Bunun nedeni küfür ve şiddet. Türk kadınları aile sahibi olunca da maça gelemiyor. Ya ev işi ya da çocuk bakımı kadınların stada gelmesini engelliyor."
PASSOLİG TRİBÜNLERİ VURDU
Daniella Wurbs, Avrupa'dan sonra Türkiye'de de uygulanan elektronik biletin statlardaki taraftar sayısını olumsuz etkilediğini söyledi. Passolig sisteminin özellikle İtalya'da seyircvi sasında ciddi azalmaya yol açtığını belirten Wurb, bu konuda şöyle konuştu:
"İtalyan taraftarlar da tıpkı Türkiye'deki futbolseverler gibi çok ateşli. Takımlarının hiçbir müsabakasını kaçırmazlar. Ancak elektronik bilete geçilince İtalya'da maçlar boş tribünlere oynanmaya başladı. Şiddeti durdumanın yolu passolig olamaz. Taraftarların passolig için bankaya yönlendirilmeleri de doğru değil. Onlar müşteri değil, taraftar."
"GÖZTEPE-KARŞIYAKA REKABETİ İNANILMAZ"
Türkiye'deki taraftar potansiyelinin Avrupa'nın pek çok ülkesinden fazla olduğunu dile getiren Daniella Wurbs, Göztepe-Karşıyaka derbilerindeki tribün şovlara hayran kaldığını söyledi. Fenerbahçe-Galatasaray derbisini de izlediğini belirten Wurbs, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Birkaç yıl önce Göztepe-Karşıyaka karşılaşmasını izleme fırsatım oldu. İnanılmaz bir atmosfer ve stresin olduğunu gözlemledim. Anladım ki bu rekabet taraftarlar için ölüm-kalım meselesi gibi bir şeymiş. Müthiş tribün gösterileri, kulakları sağır eden tezahüratlar, pankart şovlar beni çok etkiledi."
AYRIMCILIĞA KARŞI
Almanya'da St. Pauli taraftar temsilcisi olan Daniella Wurb, tribündeki tek amaçlarının ayrımcılığı ortadan kaldırmak olduğunu söyledi. St. Pauli maçlarına kadınların erkeklerden daha fazla ilgi gösterdiğini anlatan Wurbs, şöyle dedi:Y
"Statta asla şiddete ve kavgaya izin vermiyoruz. İnsanlar normal yaşamlarında evlerinde ya da odalarında kavagaya izin verir m? İşte stat da bizim evimiz. Biz de bir aileyiz. Kulüp yönetimi stadın altına annelerin çocuklarını emanet edeceği devasa bir oyun bahçesi yaptı. Oradaki görevliler bebeklerle ya da maçı izlemek istemeyen küçük çocuklarla en iyi şekilde ilgileniyor. Anneler de gönül rahatlığı ile tribünlere gelip St. Pauli'yi destekliyor. Ancak Türkiye'de kadınların çocuklarını bırakıp statlara gelmesi gibi bir durum söz konusu olamıyor."