POLİTİKA
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. TBMM Genel Kurulu gündemini eleştiren Günaydan, “TBMM gündeminde uluslararası sözleşmeleri uygun bulmanın dışında herhangi bir gündem yok. Soralım, 2,5 ay bizim tüm muhalefetimize rağmen uzun bir tatil yaşayan ve geçmişten gelen, biriken sorunlara sahip olan bu memlekette, bu sorunların çözüm merci olarak gördüğü Meclis’in gündeminin bu kadar boş tutulması doğru olabilir mi” dedi. Günaydın, AKP’nin 7 Ekim’deki kongresi nedeniyle TBMM gündeminin boş tutulduğunu ileri sürdü.
İstanbul Ticaret Odası ve TÜİK’in enflasyon verilerini değerlendiren Günaydın, şunları söyledi:
“Avrupa ülkelerinde enflasyonda açık ara birinciyiz, G20’de Arjantin’den sonra ikinciyiz, dünyada Venezüella, Lübnan, Suriye, Arjantin ve Sudan’dan sonra enflasyonda altıncıyız. Memleketi dünya altıncısı haline getirmişler. Orta Vadeli Plan yıllık yüzde 65 enflasyon öngörürken, bunun yüzde 70’in çok üzerinde olacağı konusunda tereddüt kalmamış. Soruyorum, böylesine derin yoksulluğun ve büyük bir enflasyonun yaşandığı bir memlekette, 16 milyon emekli var. 16 milyon emekli içerisinde en iyimser tahminle 7 milyon dolayındaki emekli kardeşimiz 7 bin 500 lira ve altında maaş alıyor. EYT’liler ölüm aylığı alanlarla beraber, bu rakamın daha yukarıya çıkacağı düşünüyor. Meclis’in gündemini böylesine boş tutmak yerine neden emeklilerin hiç olmazsa mutfağını kaynatabileceği maaş düzeyine kavuşturulabilmesi için bir yasal düzenlemeyi iktidar partisi gündeme getirmiyor, bizim bu konudaki gündem önerilerimizi neden reddediyor” diye konuştu.
“DENİLMEK İSTENİYOR Kİ ‘SİZLERİN HAKKINI YEMEYE DEVAM EDECEĞİZ’”
Günaydın, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın mülakatın kaldırılacağı sözü vermesine karşın iktidardan bugün “Mülakat gibi mülakat yapacağız” dendiğini vurgulayarak, “Yani geçmişte 100 binlerce çocuğumuzun hakkına girildiği adeta AKP tarafından itiraf ediliyor. Diğer taraftan da TBMM’de bu konunun araştırılmasına ilişkin önergeler AKP ve MHP ittifakının oyu ile reddediliyor. Denilmek isteniyor ki, ‘biz bu mülakata devam edeceğiz, sizlerin hakkını da yemeye devam edeceğiz’” dedi.
Günaydın, Yargıtay’ın TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’a cezasını onamasıyla ilgili “Anayasa Mahkemesi önünden Yargıtay adete iş kaçırıyor” dedi. Günaydın, Atalay’ın 5 aydır TBMM’ye gelmesinin engellendiğini kaydederek, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un Anayasa Mahkemesi’nin geçmişteki kararlarına defalarca atıf yaptığını ve Yargıtay’ın olumlu bir karar beklentisini kendilerine ifade ettiğini belirtti. Günaydın, şunları söyledi:
“BENZER SENARYOYU BERBEROĞLU VE GERGERLİOĞLU’NDA YAŞAMADIK MI?”
“Bırakın tutuklu aşamasındaki bir olumlu karar vermesini, Anayasa Mahkemesi’nin önünden iş kaçırarak, bir hüküm verdi. Bu Can Atalay’ın milletvekilliği yapamayacağı anlamına geliyor mu? İnsanoğlu öğrenen bir varlık olmalıdır. Hele yasama faaliyetinde olan bizlerin öğrenme yeteneğinin daha yüksek olması lazım. Biz benzer senaryoyu Berberoğlu ve Gergerlioğlu’nda yaşamadık mı? Burada ilk derece mahkemelerinin verdiği kararları Yargıtay onadı. Sonrasında hazırlanan tezkereler TBMM Genel Kurulu’nda okundu, bu arkadaşlarımızın milletvekillikleri düşürüldü. Arkasından Anayasa Mahkemesi hak ihlali kararı verdi. Bu hak ihlali kararları doğrultusunda yeniden yargılama başlarken ilk derece ve ağır ceza mahkemeleri bunları yazı ile TBMM’ye gönderdi ve bu yazılar Genel Kurul’da okunarak, arkadaşlarımız yasama faaliyetlerine devam ettiler.”
“ERDOĞAN, 2028’DEN SONRA DA CUHURBAŞKANLIĞI YAPABİLMESİNİN ÖNÜNÜN AÇILMASINA İLİŞKİN BİR DÜZENLEMEYİ CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ’NİN AKSAYAN YANI OLARAK DÜŞÜNÜYOR OLABİLİR Mİ?”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeni anayasa çağrısına da yanıt veren Günaydın, şöyle konuştu:
“Herhangi bir teklif gördük mü biz bugüne kadar? Mesela Erdoğan’a göre Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin aksayan yanı nedir? Mesela Erdoğan’ın aslında 2023’te de seçilme özelliği yokken, hukuki bir zorlama ile 2023’te aday yapıldığı veriyken, bunu biz biliyorken, 2028’den sonra da Cumhurbaşkanlığı yapabilmesinin önünün açılmasına ilişkin bir düzenlemeyi, bu Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin aksayan bir yanı olarak düşünüyor olabilir mi? Bizden buna ilişkin olarak bir düzenleme bekliyor olabilir mi? Geçmişte söyledikleri gibi 50 artı 1 ulaşılması zor bir hedef, bu düzeyi aşağıya çekelim düşüncesini Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin aksayan bir yönü olarak yine düşünüyor ve bizden bu alanda düzenleme bekliyor alabilir mi” diye sordu.
“BU ÜLKE YATIRIM YAPILAMAZ BİR MEMLEKET HALİNE GELDİ”
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Günaydın, Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın faiz artırımına Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın nasıl ikna edildiğine yönelik soruya verdiği “Cumhurbaşkanımız bilime olağanüstü önem ve değer veren bir liderdir” yanıtı değerlendirdi. Günaydın, şunları belirtti:
“Nastan bahsederek Türkiye’de faizleri yüzde 8’e çekerken, kredi faizlerinin bunun 3-4 katı seyretmesi, bu çerçevede hem kira, hem ev hem de otomobil fiyatlarının inanılmaz ölçüde artması, insanların yaşamına devam edememesi, enflasyonun inanılmaz ölçüde fırlatması, tümüyle bu akla aykırı, Erdoğan’ın ‘Ben ekonomistim’ övünmeleriyle ortaya çıkan akıl dışı uygulamalarının bir sonucudur. Bu uygulamalar memleketi enflasyonda Avrupa birincisi, G20’de ikincisi, dünyada altıncısı konumuna getirmiştir. Şimdi buradan farklı bir düzleme yönetilmesi, herhalde Erdoğan’ın bilime önem vermemesiyle açıklanamaz. Çünkü Erdoğan kendisinin ekonomi bilimini bildiğini iddia ederek, bunun tersi uygulamaları yapıyordu. Hatta faizi yükselten Maliye Bakanı ve Merkez Bankası Başkanı’nı da görevlerinden uzaklaştıran bizzat kendisiydi. 2026’dan itibaren enflasyonda düşme beklenmiyor, dolayısıyla faiz artırımlarının devam edeceği bir memleket. Peki bu ülke ne kaybetti bu çerçeve içerisinde. Bu ülke yatırım yapılamaz bir memleket haline geldi. Rantiyenin yattığı yerden para kazandığı inanılmaz bir memleket haline geldi.”
Günaydın, mülakat uygulamasına ilişkin soru üzerine de “Bunlar geldikleri andan itibaren mülakat sistemini adeta yandaş kayırmaca ipi olarak sarıldılar. Birçok çocuğumuzun hakkı bu çerçevede yenildi. Ocak 2023’te Millet İttifakı bileşenleri hazırladıkları Ortak Politikalar Mutabakat Metni’nde kamuya girişlerde mülakatı özel uygulamalar hariç tümüyle kaldıracaklarını ifade ettiler. Erdoğan da seçim atmosferi içerisinde Nisan 2023’te mülakatı kaldıracağını söyledi. Arkasından gelen uygulamalar bırakın kaldırmayı, eski tas eski hamam uygulamaların aynen sürdüğünü bize gösteriyor” dedi.
Sayfa başına git
