CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, Anneler Günü'ne ilişkin Manisa İl Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda CHP Manisa İl Başkanı İlksen Özalper, Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay, Kadın Kolları MYK Üyesi Nurşen Balcı ve ilçe kadın kolları başkanları hazır bulundu. Nazlıaka, "AKP iktidarı döneminde kadınlara yüklenen roller sadece annelik üzerinden tariflenmeye başlandı. Özellikle 'Bir çocuk iflas, iki çocuk patinaj, üç eh, bize 4-5 lazım' gibi söylemlerle kadını adeta kuluçka makinesi gibi gören iktidar mensupları sayesinde kadınlar geleneksel rollerin içerisine hapsedildiler. Elbette annelik çok kutsaldır. Ancak anneliği en büyük kariyer olarak tariflemek, kadınların yaşadığı sorunları görmezden gelmek, kadınların ekonomik özgürlüğünün, eğitime erişimdeki engellerini yok saymak, ekonomik özgürlüğünün olmaması, istihdama katılımı yönünde devlet olarak ülkeyi yönetenler olarak üzerine düşeni yapmamak demektir. Dolayısıyla buradan iktidara bir kez daha kadınları sadece ve sadece annelik üzerinden tariflememesini hatırlatmak, gerekli uyarılarda bulunmak istiyoruz" ifadelerini kullandı.
'BİYOLOJİK FAKTÖRLERİ DE İÇİNDE BARINDIRIR'
Nazlıaka, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ülkeyi yöneten, 'Anne olmayan kadın yarımdır' dedi. Annelik bir tercihtir. Yani anne olmak isteyen vardır. Bunu tercih etmeyen olabilir. Annelik aynı zamanda biyolojik faktörleri de içinde barındırır. Yani anne olabilen vardır, olamayan vardır. Onun için bir kadını sadece annelik üzerinden, hayatta varmış gibi yansıtmak, onu bir kuluçka makinesi gibi görmek, doğurganlığı üzerinden kadınlara hedefler vermek asla ve asla ülkeyi yönetenlere yakışmıyor."
'BİRÇOK KADIN İŞSİZLİK GİRDABINDAN KURTULMAYA ÇALIŞIYOR'
"Anneler Günü kutlanası bir gün, ancak ne yazık ki bugün ülkemizde birçok kadın halen açlık ve yoksullukla sınanır halde" diyen Nazlıaka, "Bugün ülkemizde birçok kadın işsizlik girdabından kurtulmaya çalışıyor. Bugün ülkemizde birçok kadın şiddet sarmalından çıkamıyor. En temel hakları olan yaşam haklarını kaybediyorlar. Gelecek kaygısı, daha doğrusu geleceksizlik tüm kadınların hayatını çok yıpratıyor ve psikolojik olarak da çok zorluyor. İstanbul Sözleşmesi'ni hukuksuz bir şekilde bir gecede fesheden, 'Medeni kanunu sil baştan yapacağız' diyen, kadınların üç kuruşluk nafaka hakkına bile göz koyan, erken yaşta zorla evlilikleri teşvik eden bu zihniyet, anneler ve çocuklar için ne yapabilir ki? İşte şiddet sarmalından çıkamayan kadınlar ne yazık ki katledildiğinde o kadınların anneleri çocuksuz, o kadınların çocukları da annesiz kalıyor. İşte o yüzden şiddetle mücadelede iktidarı bir kez daha samimi bir şekilde, etkin bir şekilde görev almaya davet etmek istiyorum" diye konuştu. (DHA)