CHP'li Susam'dan Elektrik Piyasası Kanunu hakkında açıklama
CHP’li Susam, Elektrik Piyasası Kanunu’nun vatandaşın ya da sanayicinin değil, Borsa’nın ve dağıtım şirketlerinin kanunu olduğunu söyledi.
İZMİR - CHP İzmir Milletvekili ve Enerji Komisyonu üyesi Mehmet Ali Susam, önceki akşam TBMM’den geçerek Cumhurbaşkanı’na gönderilen Elektrik Piyasası Kanunu’nun vatandaşın ve sanayicinin enerjiyle ilgili başta fiyat olmak üzere sorunlarına çare olmayacağını söyledi. Kanunun amacının Borsa İstanbul’a derinlik kazandırmak ve dağıtım şirketlerinin sorunlarını çözmek olduğunu ifade eden Susam, “Gelecek kuşaklara güzel bir ülke bırakabilecek bir enerji politikası hayata geçirilememiştir” diye konuştu.
Hükümetin hazırladığı yasanını Borsa İstanbul ve dağıtım şirketlerinin ihtiyacını karşılamayı hedeflediğini ifade eden Susam, “Bu kanun Türkiye'nin ihtiyaçları için değil, İMKB yerine kurulan Borsa İstanbul’a yeni bir enerji borsası oluşturmak için getirilmiştir. Dağıtım şirketlerinin ve onların tedarik organizasyonunun borsada işlem görmesine imkan sağlayacak; borsadaki hacmin 5 - 10 kat arttıracak bir anlayışla hazırlanmıştır. Kanunun amacında "ucuz, kaliteli, nitelikli elektrik ve enerji temini" yazmasına karşın bu yönde bir çalışma kendini göstermemektedir. İkinci olarak 2001'de yasası çıkan, 2004'ten sonra özelleştirilmesine başlanan dağıtım şirketlerinin önüne çıkan zorlukları aşmak, dağıtım şirketlerinin giderek artan güçlerini yasal ve hukuki zemine taşıma taleplerine cevap veren bir kanun olmuştur” dedi.
Tüketici düşünülmedi
Enerji Bakanı’nın çeşitli toplantılarda yasanın tüketiciye ucuz enerji sağlayacağı yönünde sözler sarf ettiğini hatırlatan Susam, “Sayın Bakan ‘Serbest alımlardaki alt limiti düşürüyoruz, tüketici de pazarlık yapacak ve elektriğini yüzde 15 ucuza alabilecek’ dedi. Böyle bir piyasada tüketicinin kendisi bir pazarlık yapma şansına sahip değil ki. Bu tıpkı vatandaşın bir fabrikaya gidip, ‘Bana büyük bir alışveriş zincir mağazasıyla aynı fiyattan ürün vereceksin’ demesine benzer. Fiyatta rekabet edebilmek, satın alma gücü ve o satın alma gücünün getirdiği baskıyla oluşur. Bu baskı yoksa vatandaşa bir getirisi yoktur” dedi.
Kaçak bedeli ve TRT payına devam
Kayıp kaçak bedeli ve TRT payının elektrik faturaları üzerinde yük oluşturmaya devam ettiğini ifade eden Susam sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kaçak enerji kullanımı Türkiye'nin önemli bir sorunudur. Ancak bu sorun tüketiciye, namuslu insana, elektrik parasını günü gününe ödeyen insana verilmiş bir cezaya dönüşmüştür.
Kaçak enerji kullanımının bazı bölgelerde yüzde 90’a ulaşması Türkiye'nin bir gerçeği olabilir. Fakat Bakanlık’ın bu sorunu ortadan kaldırmak için dağıtım şirketleriyle birlikte mücadele etmek yerine, oluşan faturayı tüketiciye yansıtması doğru bir anlayış değildir. Bunun için kayıp-kaçak bedelini Bakanlık bütçesine doğrudan vermeyi teklif ettik. Böylece herkes kaçağın oranını bilsin, buna göre tedbirini alsın. Ne yazık ki Bakanlık bu bedeli Türkiye’nin her yerinde faturasını zamanında ödeyenlere yüklemeye devam etti.
Aynı durum TRT payında da geçerlidir. Tüm komisyon üyeleri yüzde 2’lik TRT payının haksız olduğunu söyledi. TRT'nin desteklenmesi gerekiyorsa vatandaşın cebinden değil, doğrudan devletin bütçesinden karşılanmalıdır. TRT payı, hele sanayide ciddi rakamlara ulaşmaktadır. Bu payın ne kadar haksız bir vergi olduğunu tüm milletin dikkatine sunuyorum. TRT payının kaldırılması, bizim uzun zamandır üzerinde durduğumuz ve bu Meclisin çoğunluğunun da vicdanen kaldırılmasına inandığı bir konudur.”