Çocuk evliklerinde utandıran tablo
İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Çocuk İstismarıyla Mücadele Derneği’nin (ÇİMDER) birlikte düzenlediği panelde ortaya çıkan acı gerçek: Çocuk evliliklerinde dünyada 7. sıradayız ve ülkemizde 5,5 milyon çocuk gelin var.
İZMİR- Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne imza koyan Türkiye’de 18 yaş altındaki evlilik oranının yüzde 30-35 arasında seyrettiği bildirildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Çocuk İstismarıyla Mücadele Derneği’nin (ÇİMDER) ortaklaşa düzenlediği panel, okur-yazar olmayan kadınların yüzde 48’inin “çocuk yaşta” evlendiği gerçeğini de gözler önüne serdi.
İzmir Sanat’ta düzenlenen “Çocuk Evliliklerini Önlemek Lazım” panelinin moderatörlüğünü, ÇİMDER Başkanı ve 23. Dönem İzmir Milletvekili Dr. Canan Arıtman yaptı. Panele Ege Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şeyda Aksel, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Polat, Ankara Barosu Çocuk Hakları Komisyonu Eski Başkanı ve Çocuk İstismarı ve İhmali Önleme Derneği Başkanı Avukat Türkay Asma ile Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç Dr. Özlem Gencer Kıdak konuşmacı olarak katıldı. Ülkemizdeki ataerkil yapının çocuk evliliklerini meşrulaştırdığını belirten Arıtman, “Ne yazık ki, ülkemizde çok yaygın. Birleşmiş Milletler’in yaptığı araştırmaya göre ülkemizde 5,5 milyon çocuk gelin var. 2 milyon çocuk başlık parası için küçük yaşta evlendirilmiş. Çocuk evliliklerinde dünyada 7. sıradayız. Birleşmiş Milletler, çocuk evliliklerini, köleliğin günümüze vuran biçimi olarak nitelendiriyor” dedi.
Çocuktan gelin olmaz
“Çocuktan gelin olmaz” diyerek konuşmasına başlayan Doç. Dr. Kıdak, 18 yaşın altında yapılan evliliklerin istismar olarak kabul edilmesi gerektiğini söyledi. Erken evliliklerin az gelişmiş ülkelerin temel sorunlarından biri olduğunu ifade eden Kıdak, “Yoksulluk ve eğitimsizlik nedeniyle çocuk evliliklerinin oranı artıyor. Türkiye’de çocuk evliliklerinin kayıt dışı olması nedeniyle gerçek verilere ulaşmak çok zor. Yapılan araştırmalar, Türkiye’de çocuk evliliklerinin yüzde 30-35 oranında olduğu ortaya çıkarmıştır. Yine yapılan araştırmalara göre, okur-yazar olmayan kadınların yüzde 48’i 18 yaşının altında evleniyor” diye konuştu.
Yaşam hakları ihlal ediliyor
18 yaşın altındaki bireylerin çocuk sayıldığı için ehliyet alamadığına, oy kullanamadığına dikkat çeken Prof. Dr. Aksel, “Yasalarda çocuk sayılmalarına rağmen ya dini nikahla ya da ebeveynin verdiği onayla mahkeme kararıyla evlendiriyoruz. 18 yaşın altında evlenenlerin hepsi kız çocukları değil az da olsa erkek çocuğu da var. Beşik kertmesi, kan davasını sonlandırmak, berdel gibi nedenlerle erken yaşta evlilikler olabiliyor. Erken yaşta evlilikle çocukların yaşam hakkı ihlal ediliyor. Aynı zamanda çocuk yaşta yapılan evlilikler sonucu meydana gelen gebeliklerde ölüm oranı da yüksek” şeklinde konuştu.
Kayıp kuşak
Türkiye’nin de imza attığı Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin koruma, yaşatma, geliştirme ve katılım olmak üzere 4 temel prensibinin erken yaşta yapılan evliliklerle çiğnendiğini kaydeden Prof. Dr. Polat, “Ülkemizde kız çocuklarının eğitimi yarım kalıyor. O çocuklar evlendiği zaman onların çocuklarının da eğitimi tam olmuyor. Van’da yaptığımız çalışmada 1000 kadında sorduk. Yüzde 74’ü görücü usulüyle evlenmiş. Yüzde 48’i 18 yaşın altında evlenmiş. 11 yaşında bile evlenenler var. Çocuk yaşta evliliklerin meydana gelmesi ve bunların annelikle sonuçlanması her aşamada kayıp kuşağa işaret ediyor” diye konuştu.
4+4+4’ün bir sonucu
Çocuk evlilikleri sorunun tek çözümünün eğitimden geçtiğini belirten Avukat Asma ise, 4+4+4 eğitim sisteminin aldatmaca olduğunu, kız çocuklarına 8. sınıftan sonra “evine git ve evlen” denildiğini ifade etti. Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin tek amacının çocukları birey yapmak olduğunun altını çizen Asma, “Evlilik bir akittir. Çocuklarımız 18 yaşından önce her hangi bir akit yapamıyorlar, bir şey satın alamıyorlar peki o zaman nasıl evlenebiliyorlar. Evlilik toplumun en temel kurumudur. Bu kurumdan sağlıklı çocuklar yetişmesi için çocuk evliliklerinin önüne geçilmesi gerekiyor. Henüz kendi çocukluğunu yaşayamadan evlenmiş çocuktan nasıl sağlıklı çocuk yetişece? Erken yaşta evlilik çocuk istismarıdır. Ne yazık ki, çocuklarımız istismardan koruyamıyoruz” dedi.