Eski CHP İl Başkanı ve İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel, CHP ve DEM Parti'nin görüşmeleriyle ilgili gelen eleştirilere tepki gösterdi.
SZC TV'de yayınlanan 'Aklın Yolu' isimli programa konuk olan Yüksel, "AKP gidiyor DEM’i ziyaret ediyor, onlarla iş birliği yapmaya çalışıyor ret alıyor. Hatta Sayın Bahçeli bile bunu meşru gördü, kabul etti. Ama CHP böyle bir ilişki kurduğu zaman eleştiriliyor" dedi.
Alaattin Yüksel'in sözleri şöyle:
“DEM Parti meşru bir parti. Yasalarımıza göre kurulmuş, Meclis’e girmiş, milyonlarca insanın oyunu almış, Meclis’te Meclis Başkanvekilliği koltuğunda oturan partilileri var. MHP’li si de AKP’li si de CHP’li si de herkes ondan söz alarak çıkıyor Meclis’te konuşma yapıyor. Meşru bir parti. DEM Parti diğer partiler gibi, nasıl CHP eleştiriliyor, politikaları eleştiriliyorsa, nasıl AKP’nin politikaları eleştiriliyorsa, terör örgütlerine karşı tutumları eleştiriliyorsa, nasıl AKP’yi, birçok yöneticisinin geçmişte FETÖ ile olan ilişkileri bakımından eleştirebiliyorsak, DEM Parti’de bu açılardan eleştirilebilir. Bu son derece doğal bir şeydir. Ama meşru bir şekilde kurulmuş, şu anda da Meclis’te var olan milyonlarca vatandaşımızın oyunu almış, seçilmiş gelmiş bir partiyle ilişkilere çıkar açısından bakmamak gerektiğini düşünüyorum.
‘CHP BÖYLE BİR İLİŞKİ KURDUĞU ZAMAN ELEŞTİRİLİYOR’
Tam tersine DEM Parti’si, şu günlerde DEM diyoruz ismine, geçmişte onlara isim değiştirmek zorunda olan bir parti durumunda. Yerel seçimde birçok belediyede 60’ın üzerinde belediye başkanlığı kazanmış, sayısını tam bilmiyorum ama hepsine hemen hemen kayyım atanmış durumda. Bu anlaşılır bir şey değil gibi. Ya yok dersiniz kabul etmezsiniz ya da bütünüyle kabul edersiniz. Ya da varsa, sizin bu uyguladığınız kayyım politikası doğru değildir. Benzer bir şeyi biz Urla’da yaşadık. Kayyım atandı. Yine teröre bağlandığı için yüzde 72 ile kazandığımız Urla’da, ilçe belediye meclis üyeleri de yok sayıldı. Yani şu anda 3 tane memurla, 5 yıldır kaymakam, kayyım ve yanında iki tane memuru ile (Meclis diyorlar bu üç kişiyi) yöneltiliyor. Yani bu anlayışı doğru bulmuyorum. Bence bu iki meşru partinin görüşmelerine bağlı. AKP gidiyor DEM’i ziyaret ediyor, onlarla iş birliği yapmaya çalışıyor ret alıyor. Hatta Sayın Bahçeli bile bunu meşru gördü, kabul etti. Ama CHP böyle bir ilişki kurduğu zaman eleştiriliyor. Yani şu anda partiler arası bir görüşme yapılıyor. Bu görüşme nereye varır, nereye bağlanılır… Bizim de genel merkezimizin, genel başkanımızın alacağı kararlar doğrultusunda tavır almamız gerektiğine inanıyorum.”
CHP-DEM GÖRÜŞMELERİNDE SON DURUM
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, geçtiğimiz haftalarda DEM Parti Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları'nı ağırlamış ve görüşme gerçekleştirmişti.
Bu görüşmeden sonra CHP'ye yoğun tepkiler gelirken, ittifak tartışmaları gündeme gelmişti.
İttifak ve olası güç birliği hakkında açıklama yapan DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, “İki siyasi partinin de komisyonları çalışacak. Çok açık söyleyebilirim; herhangi bir partiyle yapılacak ve netlik kazanmış bir güç birliği şu an itibariyle yok" ifadelerini kullandı.
CHP ve DEM arasında görüşmeler sürüyor.
'MANSUR BEY ANKARA'YI RAHAT KAZANIR'
Ankara'daki seçime değinen Yüksel, Mansur Yavaş'ın seçimi açık ara alacağını belirterek şunları söyledi:
"Mevcut belediye başkanlarıyla seçime gidilirken, değerlendirmeler farklı olur. Orada ne yaptığı, nasıl hizmette bulunduğu, belediye başkanının vatandaşa ne kadar dokunduğu önemlidir. Orada Mansur Bey'den önce 25 yıl belediye başkanlığı yapmış Sayın Gökçek'e, kendi partisinin en üst düzey yöneticileri bile çok ağır eleştirilerde bulunmuştu. "Parsel-parsel" Ankara'yı sattığını bile söylediler. En sonunda, şimdiki Cumhurbaşkanı, partinin genel başkanı Sayın Erdoğan, mental yorgunluğu var diye Gökçek'i görevden aldı. Türk siyasi tarihinde, demokrasi tarihinde akıl almaz bir şey yaşandı. Görevdeki belediye başkanı, görevden alınmış olundu bu şekilde. Yerine gelen belediye başkanı, parsel parsel satılmış bir kent devralmış, borç batağında, bir sürü kaynaklar doğru olmayan yerlere akıtılmış, bunun tespitleri yapılmış. Bunlarla ilgili herhangi bir soruşturma da açan yok, iktidar tarafından engelleniyor. İstanbul ve Ankara'da finans kaynakları çok kötü belediyeler devralmışlar. Ve buna rağmen, kendilerinden önceki dönemlere göre çok hizmet üretebilmişler. O kentte yaşayan insanların hayatlarına dokunmuşalar. Onların günlük yaşamlarını kolaylaştırmışlar. Mansur Bey 5 yıldır belediye başkanlığı yapıyor. Başka bir şey yapmıyor. Ben AKP tabanından da, MHP tabanından da oy alacağına inanıyorum. İYİ Parti rüzgara karşı koşmaya çalışıyor. Bu yerel yönetimlerin dinamiklerinde de vardır. Kendisine yakın, kazanacakları adaya oy verir. Dolayısıyla İYİ Parti seçmenini ne kadar zorlarsa zorlasın, çok büyük bir kısmının Mansur Bey’e oy vereceğini, Ankara’da açık ara seçimi alacağına inanıyorum.” (GERÇEK GÜNDEM)