EGEPOSTASI- Yeni albümü Yüreğimden Yüreğinize Sazım’ın tanıtımını sürdüren ve konser için İzmir'e gelen ünlü Türk Halk Müziği sanatçısı Güler Duman, Radyo Egepostası’na konuk oldu. "Pınar Aydemir Aşk İle" programında, Aydemir'in sorularını yanıtlarken, yeni albümünden de türküler seslendiren Duman'ın katıldığı program binlerce türkü sever tarafından izlendi. Güler Duman, "Yüreğimden Yüreğinize Sazım" adlı albümünde yer verdiği ozanları tanıtmak ve onları anmak istediğini söyledi.
BU BİR VEFA BORCUYDU
Son albümünde sözü ve müziği kendine ait eserler de bulunduğunu aktaran Sanatçı Güler Duman, “Son albümde sözü ve müziği bana ait eserler de var. Söz yeteneğim kırk yaşından sonda başladı. Her türküye klip çekemiyorsunuz. CD satışı da eskisi gibi değil. Konserlerinize gelip sizi dinleyenler önemli. Bu albümde risk alarak yeni türküler yaptım. Dede Korkut’tan Mevlana, Hacı Bektaş, Pir Sultan, Karacaoğlan, Köroğlan, Mahsuni Şerif, Ali Ekber Çiçek, Neşat Ertaş benim için önemli. Hasret Gültekin ve Kıvırcık Ali ile yakın dostum. Onları özellikle koydum. Bu yıla kadar o ozanların, ustaların ekmeğini yedim. Bu bir vefa borcuydu” dedi.
BİR MAHSUNİ’Yİ NASIL ANMAZSINIZ…
“Ben bu toprakların insanıyım. Bu değerler sayesinde türküyü öğrendim. Onlara bir vefa borcu için Türkülerle Gömün diye bir şey düşündük. Çok sanatçı dostum da sağ olsunlar katkıda bulundu. Bu insanları anmak ve paylaşmak lazım. Tanrının bize verdiği bir ses var. Ben de faniyim. Gökten zembille inmiyor. O kadar insanın türkülerini okuyorsunuz yıllarca. Bu insanların türkülerini okumuşsunuz. Bir Mahsuni’yi nasıl anmazsınız. Bizden sonra gelecekler de anmalı” diyen Güler Duman, “Ozanlık, halkın anlatamadıklarını anlatıyoruz. Dinleyiciler dinleyince söylemediklerini dinleyince deşarj oluyor. Biz onların diliyiz aynı zamanda” diye sürdürdü açıklamalarını.
KAVGA ETMEDİĞİM TEK ARKADAŞIM; SAZIM
Küçük yaşlarda müziğe ilgi duyduğunu, dört yaşında iken babasının sazını eline alarak başlayan müzik serüveninin son nefesine kadar süreceğini belirten sanatçı Güler Duman, “Şanslı olmamın sebebi şu; rahmetli annem yanık yanık türküler söylerdi. Babam ozan gibi çalıp söylerdi. Sesi gerçekten güzeldi babamın. Tek çocuğum ben. Müziğe yönelmemek mümkün değildi. Dört yaşında sazı babamdan istemeye başladım. Bu çocuk çok ilgili müziğe dedi ve beş yaşından itibaren çalmaya başladım. Arkadaşlarımla oynuyordum, oyunun ortasında aklıma saz gelince ben doğruca eve giderdim. Akordunun bozulması dışında kavga etmediğim tek arkadaşım saz. Aileden geliyor ilham” diye konuştu.
POLİTİKA
Sayfa başına git
