İZMİR- İlçe kurultayında bir konuşma yapan GÜRHAN, “milletin önüne çıkartacağımız adaylarımız pırıl pırıl, hiçbir lekesi, hiçbir şaibesi yok. Büyük birlik partisinin adayları,
genel merkez yöneticileri her zaman amatör bir ruhla çalışmıştır. Hiçbir zaman bizler profesyonel siyasetçi olmadık, biz aynen Anadolu’nun dupduru, hormonsuz, tertemiz insanlarıyız. Biz her zaman ruhumuz amatör ama profesyonelce çalışacağız. Bu gün partimiz seçimlere Türkiye’nin 4.cü büyük partisi olarak giriyor. 4. Büyük siyasi parti olarak seçimlere girmenin getirisi olarak, bir kere yeni çıkan yasada biliyorsunuz AKP hükümeti Anayasanın 68.ci maddesi, siyasi partilere hakça ve eşitçe yardım yapılıyor, diyor. Biz o yardımı istiyoruz, ancak AKP, yapılacak bu yardımdan bizi mahrum bırakarak seçimlere gidiyor. Bundan önce de böyleydi, şimdi yapılacak seçimlere de durum değişmiyor. Biz bu yıl paranın dışında biz ilk defa yüzelliikibin tane sandıklara görevli vereceğiz, yani yüzelliikibin tane ilçe seçim kurullarına, il seçim kurullarına ve sandık başlarına görevli vereceğiz. Bu ne demektir… Artık oylarımıza da sahip çıkma nöbetini tutacağız. Geçmişte böyle bir yetkimiz, görevimiz yoktu. Ancak şimdi sandıkların başında biz de olacağız. Biz genel merkez olarak seçimlere çok planlı, proğramlı, önümüze koyduğumuz hedeflerle çalışıyoruz. Biz bunları İllerimize de zaman zaman anlatıyoruz, sizlere de anlatıyoruz. Ben Çanakkale’den Antalya’ya kadar seçimlerden sorumlu bir genel başkan yardımcısıyım. Dışarda gördüğümüz şudur ki; bizim partimize diğer partilerden gelip aday olmak isteyen insanlar var, bürokrasinin üst kademesinden aday olmak isteyen insanlar var. Biz öncelikle bir şaibeye karışmış mı, geçmişinde belediye başkanlığında soruşturma yapılmış mı, yapılmamış mı, önce ona bakıyoruz. Sonra biz kimle tarlayı sürüyorsak, onunla da ekip biçeceğiz. Öncelikle bizi kendi arkadaşlarımız, onlarla biz seçime sıkı bir şekilde çalışarak giriyoruz, sizlerden de görüyorum, İzmir den bilhassa, Ahmet BEREKET başkanımın da söylediği gibi, Türkiye genelinde biz Anadolu’da ve doğuda biz çoğu ilçede biz 2.ci -3.cü partiyiz. Sahil bandına geldiğimizde oy ortalamamız düşüyor. Yani bu,bizim yüzde 4-5 oy ortalamamız varken, sahillerden yeterli oyu alamadığımızdan dolayı biz yüzde1-2 lik gibi bir parti konumuna düşüyoruz. Ama bu sizi üzmesin, yıldırmasın. Çünkü biz BBP olarak Türkiye’nin 4.cü büyük partisiyiz ama, hep bizim oy aldığımız yerler, tüm illerde. Batıdan da alıyoruz. İzmir’de de varız, Van’da da varız. Rize’de Adana, Antalya ve Türkiye’nin bütün illerinde, her yerinde varız. Bizim siyasi rakiplerimizin arasında hiçbir zaman ne MHP, ne CHP var arkadaşlar. Çünkü onlar belli yerlere sıkışmış patiler; sahil bandına CHP sıkışmış, İstanbul, Ankara, İzmir’e sıkışmışlar, bunları gözlerinizde büyütmeyin. Bunların oranlarını gözlerinizde büyütmeyin, bizim aldığımız yerlerde yoklar. Diyarbakır’da yok, Bitlis’te yok, Van’da yoklar. Bunlar nasıl büyüyorlar, İzmir’den bir milyonluk oyunu iki milyon yapıyorlar ve yüzde 12 den yüzde 15 e fırlıyor. Sadece İzmir, İstanbul ve Ankara’dan giden oylarla bir büyüklük yansıması oluyor. Ama bizim büyüklüğümüz onlarınkinden daha önemli, biz birinci parti ile dördüncü parti arasında her an bir değişmenin olabileceğini düşünerek hareket ediyoruz. Biz onsekizinci, ondokuzuncu, yedinci parti değiliz, bir ile dört her zaman yer değiştirebilir. Bizim siyasi rakibimiz iktidar, arkadaşlar. Biz iktidar olmak için, hükumet olmak için çalışıyoruz. Hepiniz bu gayreti, bu bilinci göstermeniz gerekiyor. Ben İzmir için il başkanıma, sizlere, bütün teşkilatımıza ayrıca teşekkür ediyorum.
BUGÜN TÜRKİYE
Bu gün ülkemizin geldiği noktada birçok yönden riskler var. Ben ülkemizin bu gün geldiği noktadaki risklerle ilgili burdan bütün Türkiye’ye bir mesaj vereceğim. Ülkemiz yangın yerine döndü. Ülkemizin haritasından bir parçayı kopartmak üzereler. Biz buna müsaade etmeyeceğiz. Bu gün gelinen noktada BBP’nin hiçbir vebali yoktur. Bütün siyasi partilerin vebali var, bir tek Büyük Birlik Partisi’nin vebali yok. Onun için millete vebalsiz, tertemiz ellerimizle gidiyoruz ve milletten oy’ u biz istiyoruz. Evet bu gün Türkiye’nin durumuna bakıldığında, gördüğünüz noktayı anlatayım ben size. Türkiye AKP ile geçen 11 yılın sonunda dış politikadan teröre- ekonomiden iç güvenliğe kadar istisnasız her alanda büyük ve derin bir çöküntü yaşıyor.
Ülkemizde devlet ile toplumun arasındaki bağın sıklığı gevşemiş, siyasete; siyaset alanı dışından doğrudan ya da dolaylı olarak yapılan müdahaleler ve git gide sıkışan demokrasiye içeriden ve dış müdahaleler vatandaş ile devlet arasındaki bağın dokusunu örselemiş ve toplum nezdinde iktidar hakkına sözde sahip olmanın milli iradenin egemenliğini gerçekleştirmeye yetmediği düşüncesi oluşmuştur.
Türkiye zor bir dönemden geçiyor ve birçok yönden riskli ülke haline gelmiştir. Terör ihaneti siyasi zemin kazandı ve ülkenin bir bölümünde fiili bir durum oluştu. Hükümet bu ihaneti ortadan kaldırmak yerine bölücüleri memnun edebilmek için demokratikleşme kılıfına zeytin dalına sarıp paketi birde İmralı’daki bebek katiline sunması ve bebek katilinin yeni isteklerini sıralaması hükümetin yetersizliğini göstermekte, iç huzuru da temelinden sarsmaktadır.
"GEZİ" TEHLİKELİ SÜREÇTE
Gezi eylemleri daha tehlikeli bir sürece girdi, her gün toplumda yeni bir gerginlik sebebi ortaya çıkıyor. Olaylar toplumda büyüyerek bütün şehirlere yayılıyor. Şehir merkezleri savaş alanına dönüyor, kalabalık, polis gücü, biber gazı, TOMA’lar, tazyikli sular ile kontrol ediliyor. Hükümet inatlaşarak zor kullanarak sorunları daha büyütüyor. Dış politikada ise içine düştüğü Suriye bataklığından bir türlü çıkamıyor, yanlışlıklar yüzünden battıkça batıyor ve tarihimizdeki en büyük yanlışı yaşıyor. Ortaklarımızın bir daha bizi sattığını kendi çıkarları için bizi kullandığını ve Esat’la baş başa bırakıldığımızı ve bütün bunların ekonomimizde kriz başlattığını, döviz ve faizin artışı, borsanın çöküşü ve zamlar, vergiler hükümetin hatasından vatandaşın sırtına yüklenmiştir.
Bugün bakıldığında kendi iradesinin üstünde irade kabul ederek egemenliği küresel güçler ile paylaştığı için egemenlik kayıtsız şartsız milletindir hükmünün gereğini tam ve kamil bir şekilde yapmamışlardır. Her şey millete rağmen yapılmış ve yapılmaktadır.
Milletimiz kültür medeniyet ve inanç değerlerini benimseyen Büyük Türkiye idealini özümseyen, herkes için adalet, özgürlük ve refah prensibine dayalı yeni bir dünya kurma iradesinin fitili ateşleyerek tüm bunları ülke siyasetinde etkin hale getirebilecek vizyona sahip yegane oluşum sizlersiniz. Dava arkadaşlarım sizler. BBP önümüzdeki yerel seçimlerde sürpriz yapacak tek partidir. BBP yürüttüğü temiz ve kararlı mücadelesi ile Türk milletinin nazarında en büyük siyasal alternatiftir. BBP siyasi aritmatik ve tahminlerin önemli dilimi haline gelmiştir.
BBP BAĞIMSIZ-GÜÇLÜ TÜRKİYE'NİN TEK TEMSİLCİSİ VE UMUDU
Değerli dava arkadaşlarım biz bu ülkenin insanının SIRTI PEK- BAŞI DİK- KARNI TOK olmasını istiyoruz. Ehil ve liyakatlı kadroları ile milletin hizmetine talip olan, ilkeli ve tutarlı politikası ile Türk insanının gönlünde taht kuran, gelinen bu noktada milletin yegane ümididir. Tertemiz ellerimizi uzatıyoruz. Bizler Muhsin Yazıcıoğlu’nun arkadaşları ve kadrolarıyız. Ortada bir sorun varsa, biz bu sorunu çözeriz diyorsak ÇÖZERİZ. BBP tam bağımsız ve güçlü Türkiye’nin idealinin tek temsilcisidir. Muhteşem bir geçmişi daha muhteşem bir geleceğe bağlayan bir köprüdür. Avrupa Birliği hayal tüneline İNAT Adriyatik’ten Çin Seddi’ne TÜRK İSLAM BİRLİĞİ ÜLKÜSÜNÜ gerçekleştirecek tek siyasi partidir.
Çaba bizden
Destek milletimizden
Takdir ve başarı Cenab-ı Allah’dandır."
POLİTİKA
Sayfa başına git
