İZMİR'de, dün iki doktorun hasta yakınının saldırısına uğradığı Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde, pazartesi gününden itibaren tüm birimlerde tedavi olmaya gelenlere, 'Hekime şiddet uygulamayacağım. Hekime uygulanan şiddeti kınıyorum' yazılı bir metin imzalatılacağı, kabul etmeyenlere ise bakılmayacağı açıklandı.
Haberler / İzmir
29 Mart 2013 Cuma 18:25
PAYLAŞ
İZMİR - Aralarında saldırıya uğrayan doktorlar İranlı Nazenin Hasanzade ve Anıl Gürkan’ın bulunduğu sağlık çalışanları, bugün Bayraklı Adliyesi’ne giderek saldırganın tutuklanması için savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Olay, dün, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nöroloji Bölümü’nde meydana geldi. Çorum’dan kente geldiği öğrenilen ve bölümde tedavi gören 70 yaşındaki ALS hastası Nevrezte T., saat 12.00 sıralarında kalbi durdu. Doktorların yaklaşık 45 dakikalık müdahalesine rağmen yaşlı kadın, yaşamını yitirdi. Annesinin yaşamını yitirdiğini öğrenen 41 yaşındaki U.T. iddiaya göre, bölümde çalışan doktorlar İranlı Nazenin Hasanzade ve Anıl Gürkan’a saldırıp tartakladı. ŞİDDETE KARŞI TEK YÜREK HABERİ İÇİN TIKLAYINIZ
U.T., güvenlik görevlileri tarafından güçlükle engellenirken, çeşitli yerlerinden yaralanan Hasanzade ve Gürkan, tedavilerinin ardından taburcu edildi, kendilerine 4'er günlük rapor verildi. Gözaltına alınan ve suç kaydı bulunduğu ortaya çıkan U.T., savcının talimatıyla ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı. U.T.’nin salıverilmesinin ardından tekrar hastaneye gelip tehditlerini sürdürdüğü ileri sürüldü. GECİYİ HASTANE BAHÇESİNDE GEÇİRDİLER
İki doktora yönelik şiddet, meslektaşlarının tepkisine neden oldu. Aralarında özellikle asistan hekimlerin bulunduğu grup, tepki göstermek ve can güvenliklerinin sağlanması için geceyi çadır kurup hastanesi bahçesinde geçirdi, önlem alınmasını istedi. ACİL HASTALAR DIŞINDAKİLERE HİZMET YOK
Bugün sabah saatlerinde eylemlerine devam eden sağlık çalışanları, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nin Onkoloji, Acil Servis, diğer servisler, yoğun bakımdaki hastalar ve acil olanlar hariç yeni muayane için gelenlere bakmama kararı aldı. Saldırıya uğrayan doktorlardan Anıl Gürkan, dört yıllık meslek hayatı bulunduğunu, can güvenliği olmadan bu mesleği yapmasının artık zor olduğunu, psikolojisinin bozulduğunu dile getirdi. Meslektaşı İranlı Nazenin Hasanzade ise İran’dan eğitim için geldiği Türkiye’de henüz dördüncü ayında böyle bir olay yaşadığını, saldırganın tekrar gelip tehdit etmesi nedeniyle sokağa dahi çıkmaya korktuğunu, önlem alınmazsa ülkesine dönebileceğini açıkladı.
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDULAR
Öğlen saatlerinde ise sağlık çalışanlarının tepkisi Bayraklı Adliyesi’nde devam etti. İzmir Sağlık Meslek Örgütleri Platformu adına İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Uzman Doktor Mete Güzelant, adliye önünde yaptığı basın açıklamasıyla saldırıyı kınadı. Basın açıklamasına aralarında asistan hekimlerin yoğunlukta olduğu yaklaşık 100 sağlık çalışanı katıldı. Güzelant, “Saldırgan, hekim arkadaşlarımıza saldırıp darp etmiş, öğretim üyesini ise ölümle tehdit etmiştir. Ne yazık ki hekimlere küfür ve hakaret edip saldıran, darp eden ve ölümle tehdit eden vatandaş serbest bırakılmıştır. Şiddet uygulayanlar gerekli cezalara çarptırılmadıkça yapılan suçun yanına kar kalacağı algısı güçlenerek bu tür olayların daha da artacağı kaygısını taşıyoruz. Son yıllarda daha fazla olmak üzere biz sağlık çalışanlarına yönelik polikliniklerde, acil servislerde, hastane koridorlarında veya sokakta hemen her gün şiddet uygulanmaktadır. Ne yazık ki, yetkililerin hekim ve sağlık çalışanlarını küçümseyen konuşmaları, sağlık çalışanlarını hedef haline getirmiştir. Bizler piyasaya düşürülmüş bir sağlık hizmetinin oyuncusu değil, topluma adanmış mesleğin onurlu üyeleri olarak görevimizi yapmak istiyoruz. Bunu sağlayana kadar mücadelemize devam edeceğiz” diye konuştu.
Açıklamanın ardından Güzelant, saldırıya uğrayan iki meslektaşı ile birlikte saldırgan hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Şikayet dilekçesinde, “Kamu görevlisine ağır hakaret ve tehditlerde bulunan iki kamu görevlisi hekimi darp eden saldırgan hakkında başlatılan soruşturmada, saldırganın olaydan bir kaç saat sonra salıverilmesini öğrendik. Karakoldan salıverilen saldırgan, hastaneye kadar tekrar gelmiş, nöroloji servisinde görev yapan meslektaşlarımızı yine ölümle tehdit etmiştir. Kamu görevlisine ağır hakaret ve tehditlerde bulunan iki kamu görevlisi hekimi darp eden sanığın salıverilmesi, biz hekimlerde büyük hayal kırıklığı yaratmıştır. Sağlık çalışanlarına şiddetin sıradanlaştığı ve kanıksandığı bir dönemde, hekimlere bu ağır saldırıyı yapan saldırganın salıverilmesi, kamu vicdanında ve hekimlerin vicdanında büyük bir yara açmıştır. Şahsın suç işleme eğiliminde olduğu ve meslektaşlarımızı rahatsız etmeye devam edeceği açıktır. Sanığın, Türk Ceza Kanunu’nda üç ayrı suç olarak düzenlenen, kasten yaralama, tehdit ve hakaret suçlarından üç ayrı kamu görevlisine karşı işlediği açıktır. Kamu vicdanını rahatsız eden sanığın salıverilme kararının tekrar değerlendirilmesini ve sanığın tutuklanmasını talep ediyoruz” denildi. Savcıyla yapılan görüşme sonrası, suç duyurusunun pazartesi günü değerlendirilmesine karar verildi.
ŞİDDETE KARŞI OLANA HİZMET VAR
Asistan Hekimlerin Temsilcisi Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’nde görevli Anıl Tanburoğlu, pazartesi gününden itibaren, hastanede yeni bir uygulamaya başlayacaklarını söyledi. Hastanenin tüm birimlerine tedavi görmek için gelen hastalara, 6 maddelik, 'Hekime şiddet uygulamayacağım. Hekime uygulanan şiddeti kınıyorum' yazılı bir metin imzalatacaklarını belirten Tanburoğlu, desteklemeyenlere sağlık hizmetinde bulunmayacaklarını dile getirdi.
Tanburoğlu, Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nin de kendilerine destek verdiğini, 10 Nisan’da bir günlüğüne iş bırakıp greve gideceklerini söyleyerek, “Yeni uygulamamıza ülkemizdeki tüm hastanelerin destek vermesini istiyoruz. Eğer bu desteği alırsak tüm yuttan vatandaşlarımızın imzaladığı milyonlarca imzayı da Sağlık Bakanlığı’na göndereceğiz” dedi.(DHA)
POLİTİKA
Sayfa başına git
