Ege Postası
Geri

Karabaşoğlu, Kur’an-ı Kerim okurken dikkat edilmesi gerekenleri anlatıyor

Yazar Metin Karabaşoğlu, Nesil Yayınları’ndan çıkan 'Kur’an Okumaları' serisinin birinci kitabı ‘Kalbimizin Baharı’nda Kur’an-ı Kerim okurken nelere dikkat edilmesi gerektiğini anlattı. Karabaşoğlu, "Her şeyi ve herkesi yaratan...
Karabaşoğlu, Kur’an-ı Kerim okurken dikkat edilmesi gerekenleri anlatıyor
Haberler / Güncel
14 Mayıs 2013 Salı 11:20
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Yazar Metin Karabaşoğlu, Nesil Yayınları’ndan çıkan 'Kur’an Okumaları' serisinin birinci kitabı ‘Kalbimizin Baharı’nda Kur’an-ı Kerim okurken nelere dikkat edilmesi gerektiğini anlattı. Karabaşoğlu, "Her şeyi ve herkesi yaratan Kadir-i Zülcelal, Kur’an’ıyla hepimize ama öncelikle bize konuşur." dedi.

Karabaşoğlu, abdestsiz bir elle Kur’an’a dokunulmasının doğru olmayacağını belirterek, "Dünyevi kirlerden, nefsani vehimlerden azade olmayan bir insan okusa bile onun hakikatini kavrayamayacaktır. Temiz bir kalple, selim bir fıtratla Kur’an’a muhatap olmayan, o hakikat okyanusundan maalesef hissesiz kalmaktadır." ifadesini kullandı. A’raf Suresi, 204. ayetinde "O Kur’an okunduğunda ona kulak verin ve susun ki rahmet edilesiniz." emrinde okuma ve dokunmanın yanına dinleme ve susmanında eklendiğini kaydeden Metin Karabaşoğlu, "Kelam-ı Ezeli karşısında insana düşen susmak ve dinlemektir. Sultan-ı kainattan gelen bu emir, bir yerde Kur’an okunurken susmayı ve dinlemeyi emrettiği gibi, hakkında Kur’an’ın konuştuğu tüm alanlarda insanın kendi aklınca fikirler üretmemesi emrini de içerir." diye konuştu. "Kur’an bize kim olduğumuzu, neden burada olduğumuzu, nereye gideceğimizi ve burada ne yapmamız gerektiğini söyler." ifadesini kullanan Karabaşoğlu, Kur’an’ı düşünerek ve tane tane okumanın faydalarını şöyle sıraladı:

"Ayette zikredilen dinleme ve susma yalnız şu maddi kulağımıza ve dilimize münhasır değildir. İstenen aynı zamanda, her vakit şeytanı dinleyen nefsin, hep gelip geçici zevklerin zebunu olan heva ve hevesin susmasıdır. Ayrıca, semavi bir kitap karşısında dünyevi fikriyat ve felsefelerin asıl tutulmamasıdır. Her suresi, her ayeti, her kelimesi ve her harfi böylesine icazlı bir kitap, ancak ve ancak tane tane okunur. Düşüne düşüne, sindire sindire okunur. Onu hızla okuyup geçmek, dil kıpırdarken, aklı, kalbi ve pek çok duyguyu hissesiz bırakmak demektir. ‘Kur’an’ı tane tane oku’ emrinin Resul-i Ekrem aleyhisselatü vesselama 'örtüsüne bürünen' diye hitap edilen 2 sureden birinde verilmesi manidardır. ‘Örtüsüne bürünen’ hitabı vahye en başta kendi nefsimizi muhatap alma onu en başta kendi dünyamızda özümseyip hazmetme, tüm duygularımıza sindirme gereğini ihsas etmektedir. Tane tane okuma, okunan şeyi özümseme, sindirme, benimseme ve hayatının her anını ona göre yaşama niyetini yansıtır."

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası