ALİ ÇATALBAŞ-EGEPOSTASI- İzmir'de yaşanan körfez kirliliği hakkında Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Temel Bilimler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alper Doğan Egepostası'na özel açıklamalarda bulundu.
13 Kilometre uzunluğunda sirkülasyon kanalı açılması hakkında Prof. Dr. Alper Doğan, "İç ve orta körfezin kuzey kısmında yaklaşık 13 kilometrelik bir sirkülasyon kanalı açılması planlanıyor. Açılırsa temizlenme süreci hızlanacaktır. Evsel ve sanayi atıklarının denize karışmasını engellersek körfez biyolojik iyileştirme ile kendi kendini temizleyecektir" dedi.
“YÜZME KRİTERLERİNE UYGUN DEĞİL”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in bir yıl içinde körfezde yüzülecek açıklamasına Prof. Dr. Alper Doğan; “Bu bizim rüyamız, ancak körfezin bir yıl içerisinde yüzülebilecek kadar sağlıklı hale dönüşmesi mümkün değil. Körfezi kirleten unsurlar tamamen ortadan kaldırılsa bile onlarca yıldır kirletilen körfezin kendi kendini temizleyip yüzülebilecek kadar sağlıklı hale gelmesi için yıllar gerekir.”dedi.
“5 MİLYON İNSANIN GETİRDİĞİ KİRLİLİK”
Prof. Dr. Alper Doğan,"İzmir Körfezi'nin jeolojik olarak içeri doğru sığlaşan bir yapısı var. Sığlık ve derelerin getirdiği besleyici elementler yüzünden oldukça kırılgan bir yapıya sahip. Hiç insan yaşamasaydı dahi denizde alg patlamaları yaşanabilirdi. Bu kırılgan yapıya ilave olarak yaklaşık 5 milyon insanın getirdiği kirlilik yükleri durumu kötüye götürüyor maalesef. 1950'lerden sonra hızlı nüfus artışı, sanayileşme, suların arıtılmadan körfeze bırakılmasıyla 1960’lı yıllarda Akdeniz'in en kirli yerlerinden biri haline geldi. Daha sonra Büyük Kanal Projesi'nin devreye alınmasıyla 2000'de ciddi anlamda bir iyileşme meydana geldi ve körfezde suyun berraklaşmasını gördük. Bu durum bizim çalışmalarımıza da yansıdı" dedi.
“NARLIDERE'DEN ÇİĞLİ'YE SET ÇEKMEK GEREKİR”
Geçtiğimiz günlerde açılışı yapılan Çiğli Faz 4 çalışması hakkında konuşan Doğan,"Arıtma projeleri 5 milyon değil 20 milyon insana göre planlanmalı ki gelecekte şu anki sıkıntılar yaşanmasın. Evsel ve sanayi atıklarının denize karışmasını engellersek körfez biyolojik iyileştirme ile kendi kendini temizleyecektir. Çiğli’de açılan arıtma tesisinin 4.fazı tabii ki katkı sağlayacaktır. Arıtma tesisindeki sıkıntıdan dolayı orta körfezin sıkıntıda olduğu bizzat gözlemledik. Bu, yaptığımız çalışmaların sonuçlarında da kendini gösteriyor. Bu faz çalışmalarının körfez için olumlu etkileri olacağını düşünüyor ve umuyorum.” dedi.
Sizce körfezin ne kadar ömrü kaldı sorusuna ise Doğan,“Körfezde yaşamı bitirmeniz için Narlıdere’den Çiğli’ye set çekmeniz, dış körfezden gelen temiz su akıntısını engelleyip körfezi daha da pisletmeniz lazım. Yani körfezimize mevcut durumda bir ömür biçmek anlamsız, yerel olarak özellikle suların ısındığı belli dönemlerde çok kötü ekolojik şartlar oluşuyor olsa da bu şartlar akıntı sistemi ve biyolojik olarak kendi kendini yenileme ile zamanla düzelme sürecine giriyor” dedi.