HAZIRLAYAN: HALİDE DEMİR POLATLI/EGEPOSTASI-Gazeteci Mithat Umutoğulları, CHP’nin koordinasyonsuz bir seçim çalışması yaptığını, 24 Haziran seçimlerinde İzmir’de yüzde 40 oy oranına zor ulaşacağını savundu. “İzmir’de yüzde 40’ı bulursa büyük başarı CHP için. Görevi olmayanlar görevi olanlardan daha aktif. Çok enteresan. Bence herkesin şapkasını önüne koyması lazım. CHP bu koordinasyonsuzlukla giderse gerçekten işi çok zor” dedi.
SOYLU’DAN MİLLETVEKİLİ TAHMİNİ
Birol Soylu ise 24 Haziran seçimi sonrası için partilerin çıkaracağı Milletvekili sayısı konusunda öngörüsünü açıkladı. Soylu, CHP İzmir’de iki bölgede 15 milletvekili çıkaracağını varsayarken, diğer partilere yönelik tahminini ise şöyle aktardı:
“CHP birinci bölgede 7, ikinci bölgede 8 milletvekili çıkaracak. 15 milletvekili yani. AK Parti iki bölgeden de üçer tane çıkaracak. İYİ Parti birinci bölgeden iki, ikinci bölgeden bir vekil çıkaracak. MHP bir bir, HDP bir bir milletvekili çıkaracak.”
SOYLU: SKM SANKİ AÇILMIŞ OLMAK İÇİN AÇILMIŞ
Mithat Umutoğulları gibi CHP’nin koordinasyonsuz çalıştığını savunan Birol Soylu, Seçim Koordinasyon Merkezi’nin (SKM) de yoğunluk ve ruhtan uzak olduğu eleştirisin yaptı:
“SKM’nin harıl harıl dolu olması lazım. Çiğli ilden çok daha sıcak ve yoğun. Konak, Buca, Bayraklı dolu. Seçim ofisinde Konak’tan iki meclis üyesi gördüm. Oradaki görevli kızlar, sen ben bizim oğlan. Ruh yok, heyecan yok. Bir tane desk var. Koymuş olmak için koymuşlar. Sanki o ofis de açılmış olmak için açılmış. Ne yapılıyor abi orada biri bana anlatsın. Ben 3 ay uyuyamadım, görev yaptığımda. Enerji içecekleri ile ayakta duruyordum. İle gidiyorum. Bir sessizlik, ölü toprağı. Ya bir dakika arkadaş. Ne oluyor y? Ey CHP’li bazı arkadaşlar titreyin ve kendinize gelin. Halk gelmiyor oraya, halk yok. Bomboş bir il binası var.”
SOYLU: HATİCE TATLI, HASAN BAŞKANI SATTI, AZİZ BEY’İN BİR NUMARALI YILDIZI OLDU
Mithat Umutoğulları’nın CHP SKM’ye Bayraklı Belediyesi Meclis Üyesi Hatice Tatlı’nın ve Aytekin Tunus’un da koordinatör olarak atandığını vurgulaması üzerine konuşan Birol Soylu, Tatlı’nın Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ’ın arkasından iş çevirdiği için İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu tarafından ödüllendirildiğini savundu.
SOYLU: İL BAŞKANLIĞI BU İŞİN HAKKINDAN GELEMİYOR, RUH-HEYECAN YOK
Soylu, bu düşüncesini, “Hatice Tatlı ne zaman saf değiştirdi, Hasan Başkanı sattı, Aziz Beyin bir numaralı yıldızı oldu. Bunlar hep hesap kitap. Sattı. Yola çıktığın insanı satmayacaksın. Ahde vefa yapacaksın. Hasan Karabağ, seni meclis üyesi yapmış, il yöneticisi yapmış. Seni her yerde taşımış. Ben olsam, susarım. Hasan Karabağ ile ters düşsem bile susarım abi. Tak o tarafta. Değil. Görevi biter, ahde vefasını yerine getirir. Bir dahaki dönem, başkan seninle yokum, der mertçe. Ali Cengiz oyunları çevirmez. Aytekin Tunus’a bir itirazım yok. Birinci bölgeyi çok iyi bilen bir arkadaşımız. Sevilen de bir arkadaşımız. Bir doğru bir yanlış. İl başkanlığı ve il yönetimi bu işin hakkından gelemiyor. Oradaki bina çökmüş durumda. Dayanaklar, kolonlar ve iskelelerle ayakta tutmaya çalışıyorlar. Heyecan yok, ruh yok.”
SOYLU: AZİZ BEY BU OYUNLARA DÜŞMEMEN LAZIM
Birol Soylu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimleri yerine AK Partililerin tuzağına düşerek yerel yönetimi tartışmaya açacak değerlendirmelerde bulunmasının yanlış olduğunu vurgulayarak, mevcut il yönetiminin sınıfta kaldığını ve yerel yönetimlere bu yönetimle kesinlikle gidilmemesi gerektiğini savundu:
“Sen bu kamuoyunu yaratınca biz de burada bunu konuşmak zorunda kalıyoruz. Şu Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliğine odaklanın. AK Parti’nin tuzağına düşme. Madem siyaseti biliyorsun. Bu oyunlara düşmemen lazım. Milletvekili olsaydı. İnşallah parti iktidar olur da Aziz bey de istifa edip Bakan olur. İl yönetimi kesinlikle sınıfta kalmıştır. Seçimden sonra görevden mi alınır ne yapılırsa yapılsın. Bu il yönetimiyle kesinlikle yerel seçimlere girmemek lazım”
AK PARTİ ALANDA ORGANİZE, UZUN ZAMANDIR CHP’DE BUNU GÖRMÜYORUZ, AK PARTİ’NİN İKTİDAR OLMASI BOŞA DEĞİL
Radyo Egepostası Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Umutoğulları, AK Partili belediye başkanları ve milletvekillerinin alanda yaptıkları seçim çalışmasını anlatarak, AK Parti’nin organize ve program dahilinde çalıştığı ve insanlara dokunduğu için iktidar olduğunu belirterek, aynı koordinasyonu CHP’de görmenin zor olduğunu söyledi:
“AK Parti alanda. Perşembe günü Menderes’e gittim. Mahmut Atila Kaya ve 14’üncü sıradan bir aday ve Bülent Soylu ile köylere gittik. Örgütlenme şekilleri enteresan. Solcuların örgütlenme modelini kullanıyorlar. Sizin belediye başkanları gidip beş yüz kişiye gidip konuşuyorlar. Gittikleri her yerde 45 dakika kaldılar. Sekizde gittik gece ikide döndük. Oraya gelenler, partinin üyesi falan değil, orada yaşayan insanlar. Köylerin meydanları var, kahvelere gidiyorlar. Meydanların yanına masa kurmuşlar. Vatandaşlar geliyor. Belediye başkanı ve milletvekili oturmuş. Halkla konuşuyorlar. Bir siyasetçinin 2,5 yıl önce Atila Kaya milletvekili oldu, yaptığı hizmetlerin karşılığını nasıl güzel aldığına şahit oldum. Bir problem olmuş. Ormanın olduğu araziye ev yapan insanlar olmuş. Tapu sorununu çözmüşler. İnsanların parti gözetmeksiniz işlerini yapmışlar. Nasıl koordineli çalıştıklarını gördüm. İzmir’de bunun bir tane örneği vardır. Aziz Kocaoğlu ve Alaattin Yüksel vardır sadece. Belediye başkanı ve milletvekilinin koordine çalıştığı. Bir belediye başkanı ve milletvekilinin organize çalıştığında ne kadar başarılı olduğunu gördüm. CHP’de nerede va? Uzun zamandır CHP’de bunu görmüyoruz. AK Parti bunu becermiş, iktidar olması boşa değil. İnsanlara dokunuyorlar.”
İŞTE PROGRAMIN SATIR BAŞLARI:
Mithat Umutoğulları: Kocaoğlu ve AK Partili milletvekilleri arasında tartışma vardı. İki dönem daha buradayım dedi Sayın Kocaoğlu. Adaylık açıklamaları sürekli kentte tartışılıyor. Aday olur mu sence de'
Birol Soylu: Aziz Beyin bu açıklamasının neden olduğunu anlamıyorum. Belki espri ve latife yapmıştır. İki dönem daha olsa 85 yaşına kadar yapmak olur. Olabilir. Ona da lafım yok. Ama zamanı geldiğinde gitmeniz gereken koltuklardan gitmediğiniz zaman sizi götürürler. Ya da halk oy vermez size ve gidersiniz. Her şeyi tadında, zamanında, damağında bırakmak lazım. Kocaoğlu zirve yaptı. Ama süratli bir şekilde inişe geçti. Yüzde 56 idi 2009’da. Yüzde 6 az bir oy m? Bu kez de yüzde 49, 39’a düşerse seçimi kaybedersin. Taksiciyle, manavla, esnafla konuşuyorum, herkesle konuşuyorum. Çok memnun değiller.
Mithat Umutoğulları: Sevmeyen kesim profesyonel kesim. Bence halkta bir sıkıntı olduğunu düşünmüyorum.
Birol Soylu: Burada bir tuzak var. Onu mindere çekiyor AK Parti milletvekilleri. Uyanık olacak. Şu anda Cumhurbaşkanlığı seçimi var, milletvekilli seçimi var. Buna kenetlendik. Bizim derdimiz İzmir değil Türkiye deyip noktayı koyacak. Doğrusu bu. Belki şaka yapmıştır ama of the record konuşmaları yansıdığında neler olduğunu biliyorsun. Bu açıklamayı yaparkenki şeker oranına da bakmak lazım. Yüklenmemek lazım. Aziz Abi hepimizin abisi.
Mithat Umutoğulları: Siyasilere tek başına muhalefet ediyor Aziz Bey. Aziz Bey’in açıklamalarından hemen sonra Atila Kaya, Alpay Özalan, Bilal Doğan hızlı şekilde salvo yaptı. Tacettin Bayır bir tek bunlara yanıt verdi. Bu kentin büyükşehir belediye başkanı, CHP’lilerin belediye başkanı. Kendi içinizdeki siyasi çekişmeler, kavgalar gürültüler başka bir şey değil. İl başkanının, milletvekili adaylarının, milletvekillerinin bu tartışmanın içinde olması gerekmez mi'
Birol Soylu: SKM’nin harıl harıl dolu olması lazım. Çiğli ilden çok daha sıcak ve yoğun. Konak, Buca, Bayraklı dolu. Seçim ofisinde konak’tan iki meclis üyesi gördüm. Oradaki görevli kızlar, sen ben bizim oğlan. Ruh yok, heyecan yok. Bir tane desk var. Koymuş olmak için koymuşlar. Sanki o ofis de açılmış olmak için açılmış. Ne yapılıyor abi orada biri bana anlatsın. Ben 3 ay uyuyamadım, görev yaptığımda. Enerji içecekleri ile ayakta duruyordum. İle gidiyorum. Bir sessizlik, ölü toprağı. Ya bir dakika arkadaş. Ne oluyor y? Ey CHP’li bazı arkadaşlar titreyin ve kendinize gelin. Halk gelmiyor oraya, halk yok. Bomboş bir il binası var.
Mithat Umutoğulları: SKM başına Yekta Varnalı ve Alaattin Yüksel var. Koordinatör de atadılar. Bayraklı Büyükşehir Meclis Üyesi Hatice Tatlı ve Aytekin Tunus’u atadılar.
Birol Soylu: Oradalar mı seçim ofisindeler m? İki üç kere gittim orada yoktular. Hatice Tatlı ne zaman saf değiştirdi, Hasan Başkanı sattı, Aziz Beyin bir numaralı yıldızı oldu. Bunlar hep hesap kitap. Sattı. Yola çıktığın insanı satmayacaksın. Ahde vefa yapacaksın. Hasan Karabağ, seni meclis üyesi yapmış, il yöneticisi yapmış. Seni her yerde taşımış. Ben olsam, susarım. Hasan Karabağ ile ters düşsem bile susarım abi. Tak o tarafta. Değil. Görevi biter, ahde vefasını yerine getirir. Bir dahaki dönem, başkan seninle yokum, der mertçe. Ali Cengiz oyunları çevirmez. Aytekin Tunus’a bir itirazım yok. Birinci bölgeyi çok iyi bilen bir arkadaşımız. Sevilen de bir arkadaşımız. Bir doğru bir yanlış. İl başkanlığı ve il yönetimi bu işin hakkından gelemiyor. Oradaki bina çökmüş durumda. Dayanaklar, kolonlar ve iskelelerle ayakta tutmaya çalışıyorlar. Heyecan yok, ruh yok. Şu anda milletvekilleri ve Cumhurbaşkanlığı seçimi var, belediyeyi neden tartışmaya açıyorsun Aziz Bey'
Mithat Umutoğulları: Altay Özalan da sahaya çıktı. Parlak bir kariyeri vardı. Türk Milli Takımı’nda hizmetleri var. Sanatçı ve aydınlar genelde iktidara karşı olanlardır dünyada.
Birol Soylu: İbrahim Tatlıses’in sesini çok severim. Ama ben onun kişiliğini, davranışlarını, siyasetini sevmiyorum. Metin Kurt. Türkiye’de futbolcu sendikasının kurulması için canını dişine taktı. Galatasaraylı Milli Futbolcu. Maradona siyasetçi. En büyük dostu Fidel Castro. Şarkıcı Bob Marley. Olur yani. Yurtdışında da örnekleri var. Drobba kendi ülkesindeki iç savaşı bitirdi. Altay beni ilgilendirmez. İyi topçuydu. CHP’ye yönelik uyarılar, partiyi aşağı çekmek değil. Bu hataları yapmasınlar diye. Kale alırlar almazlar. Ama alanlar var onu biliyorum.
Mithat Umutoğulları: Aziz Bey ile Menderes Belediye başkanı arasında uzun zamandır kavga var. Kocaoğlu bazı tartışmaları kişisel mesele haline getiriyor gibi. Bayraklı ve Menderes belediye başkanıyla yaşadığı sorun. Sürekli onu eleştiren bir belediye başkanı. Sadece ve sadece Aziz Kocaoğlu ve Bülent Soylu arasındaki mevzu şu; yolu kazıyorsun kapatmak zorundasın. 8 aydır bir yıldır kapatılmıyor yol. Önünde çamur, çukur var. Ben gittim oraya gördüm. Yolu yapmamışsın, gidiyorsun kaldırımları yapmaya. Yolu olmayan bir yere kaldırım yapılır m? Ondan önce de Tuncay Özkan, Mehmet Ali Susam ile sorunu vardı. Her dönem taktığı biri var Aziz Bey’in. Aziz Bey bir taraftan kendi partilisiyle yaşadığı kişisel sorun var. Öbür tarafta da büyükşehir belediye başkanı, siyasi muhalefete tek başına duran biri. Bunun yanında hiçbir il başkanının bir tek destek vermediği bir büyükşehir belediye başkanı var. AK Parti’de kendisine eleştirilere yanıt veriyor ama. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı Aziz Kocaoğlu’nun gireceği polemikler değil. AK Parti’de ilçe başkanları bile anında cevap veriyor. Ama siz büyükşehir belediye başkanına taarruza geçiliyor. Bunun siyasi sorumlusu il başkanıdır. Nered? Bir tek satır insan geçmez mi'
Birol Soylu: Aynı şey değil. Biri AK Partili, biri CHP’li. Biz birbirimizi yeriz ama Aziz Abi’yi AK Partiliye yedirmeyiz. Ara sokaklar, yollar ilçe belediyesinin sorumluluğunda. Büyükşehir kafasına göre yapamaz ki. Deniz gerçekten pırıl pırıl bir çocuk ama iyi futbol oynayamıyor ve kötü kaleci. Kötü kaleci acemi santroforu milil yaparmış. Nereden gelirse gelsin top kaleye girdikten sonra görüyor. Aziz Beye sormadan yanıt veremiyor. Sen dur dediği için de böyle kenarda kalıyor. Mesela Ednan Arslan, militan ruhlu biri. Ednan olsaydı. Parti emekçisi, tozunu yutmuş, çıktığı zaman yeri göğü inletmesi lazım. Bu adam naif bir adam. Gitsin milletvekilliği yapsın. Yakışır da.
Mithat Umutoğulları: AK Parti tabiî ki siyaset yapacak ama sizin buna karşı argüman geliştirmeniz lazım. Niye geliştiremiyorsunuz'
Birol Soylu: İzmir’de birbirinden değerli ve kaliteli insan var. Ama bunların hepsi oyun dışı. Aziz Beye biat edenlerin yolu açık. Aziz bey ile siyaset yapan otobanda gidiyor. Biz toprak yolda araba kullanıyoruz. Yerel yönetimlerin konuşulması veya yereli tartışmak ister istemez geliyor. Sen bu kamuoyunu yaratınca biz de burada bunu konuşmak zorunda kalıyoruz. Şu Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliğine odaklanın. AK Parti’nin tuzağına düşme. Madem siyaseti biliyorsun. Bu oyunlara düşmemen lazım. Milletvekili olsaydı. İnşallah parti iktidar olur da Aziz bey de istifa edip bakan olur. İl yönetimi kesinlikle sınıfta kalmıştır. Seçimden sonra görevden mi alınır ne yapılırsa yapılsın. Bu il yönetimiyle kesinlikle yerel seçimlere girmemek lazım.
Aday adayı olduğu halde çalışan arkadaşlarımız var. Bu parti sevgisi, bu ülke bu rejim davası. Çalışmak için aday olmaya da gerek yok. Kendisi duyarlı olan her vatandaş, ülkenin içinde bulunduğu durumdan rahatsız olan her insan çıkıp çalışmalı. Bu zaman öyle bir zaman. Birinci bölgede çoğu dışarıdan aday. Tuncay Özkan genel başkan yardımcısı.
Mithat Umutoğulları: Birinci bölgede sıkıntı var. Özcan Purçu 25 gün yok. Mehmet Ali Çelebi 20 gün yok. Görev vermişler. Orada çalışan üç dört tane aday var.
Birol Soylu: Kani Beko, Ednan Arslan, Tacettin Bayır birinci bölgede çalışıyor. Artık politize olmamış insanlar. Siyasetle yakın ilgilenmeyen politize olmamış insanlar bu kadar fazla seçimden bıktılar. Teyze evde kaynayan tenceresiyle ilgileniyor. Seçiminiz batsın diyor insanlar.
Mithat Umutoğulları: CHP alanı dolaşıyor. Bir aday günde kaç kişiyle el sıkışabilir. Buraya çıksa binlerce insana ulaşır. Cep telefonundan bilgisayardan tabletten her taraftan dinlenebiliyor. Adaya bakıyorum. Alaattin Yüksel çıktı. Hiçbir görevi ve sıfatı yok. Kadir Sinan başka bir radyoda konuşuyor. Siz buraya geliyorsunuz parti politikalarını anlatmaya çalışıyorsunuz. Görevi olmayanlar görevi olanlardan daha aktif. Çok enteresan. Bence herkesin şapkasını önüne koyması lazım. CHP bu koordinasyonsuzlukla giderse gerçekten işi çok zor.
Birol Soylu: CHP’de 2009 ruhu önemli. Rıfat Nalbantoğlu vardı. Mustafa Özuslu il sekreteri. Hüseyin Mutlu Akpınar, Murat Bakan gibi birçok isim var. Şimdi bana beş il yöneticisinin ismini say.
Mithat Umutoğulları: Mesele isim saymak değil. Koordinasyonsuzluk var. Program daha yeni dağıtıldı. İl yönetimi ne yapıyor ab? Daha önceki dönemlerde il başkanı çok alanlarda oldu. İl başkanı Deniz Yücel’in en çok hangi haberi geldi çok merak ediyorum.
Birol Soylu: Bir il başkanı tavır alamaz basın yayın organlarına karşı. Alaattin Yüksel’i programa alıyorsun. Yüksel’in omuzdaşı, yoldaşı Aziz Kocaoğlu tavırlı. Bir il başkanı küsmeyecek. Alaattin Bey doğru yapıyor. Siyasette küslük olmaz. Tebrik ediyorum. O zaman herkes yandaş medyasını yaratsın, kimse doğru bilgi alamaz ki. Sen doğru yapıyorsun. Herkesi alıyorsun.
Mithat Umutoğulları: Ben gazeteciyim her şeyi yazarım. Aziz Kocaoğlu’nun onuru, şahsiyeti ile ilgili bir şey söylemiyorum. On yılda herhangi bir belediye başkanının şu haberlerini yayınlamıyoruz demedim hiçbir arkadaşıma. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin haberleri hala sansürsüz girer. Bugüne kadar yaklaşık bir buçuk iki yıl reklam almayı kabul etmiyoruz. Kurumsal olarak Aziz Bey’in tavrından dolayı, büyükşehir belediyesi ile bütün ilişkilerimizi kestik. Hiçbir ticari ilişkimiz yok.
AK Parti alanda. Perşembe günü Menderes’e gittim. Mahmut Atila Kaya ve 14’üncü sıradan bir aday ve Bülent Soylu ile köylere gittik. Örgütlenme şekilleri enteresan. Solcuların örgütlenme modelini kullanıyorlar. Sizin belediye başkanları gidip beş yüz kişiye gidip konuşuyorlar. Gittikleri her yerde 45 dakika kaldılar. Sekizde gittik gece ikide döndük. Oraya gelenler, partinin üyesi falan değil, orada yaşayan insanlar. Köylerin meydanları var, kahvelere gidiyorlar. Meydanların yanına masa kurmuşlar. Vatandaşlar geliyor. Belediye başkanı ve milletvekili oturmuş. Halkla konuşuyorlar. Bir siyasetçinin 2,5 yıl önce Atila Kaya milletvekili oldu, yaptığı hizmetlerin karşılığını nasıl güzel aldığına şahit oldum. Bir problem olmuş. Ormanın olduğu araziye ev yapan insanlar olmuş. Tapu sorununu çözmüşler. İnsanların parti gözetmeksiniz işlerini yapmışlar. Nasıl koordineli çalıştıklarını gördüm. İzmir’de bunun bir tane örneği vardır. Aziz Kocaoğlu ve Alaattin Yüksel vardır sadece. Belediye başkanı ve milletvekilinin koordine çalıştığı. Bir belediye başkanı ve milletvekilinin organize çalıştığında ne kadar başarılı olduğunu gördüm. CHP’de nerede va? Uzun zamandır CHP’de bunu görmüyoruz. AK Parti bunu becermiş, iktidar olması boşa değil. İnsanlara dokunuyorlar.
Birol Soylu: Ömer Cihat Akay gelmiş geçmiş en iyi il başkanıydı bana göre AK Parti’nin. Bir bakan çıktı bir konuşma yaptı. Dikkatimi çekti. Arena’da iftar programı verdiler. Biz halka tepeden bakmayacağız, biz kibirli olmayacağız falan dedi. Tam benim söylemek istediklerimi söylüyorum. Yamanlar’a gittiğimiz zaman, vatandaşla tokalaştığı için kolonyalı mendille silen var. Hijyen önemli. Ama giderken elini silmeye başlarsan olmaz. Öylelerini gördük. Yamanlar’a BMW, Mercedes ile gidilmez. İnsanları rencide etmemek lazım. AK Parti bir program dahilinde çalışıyor. Bu programı veren düzgün veriyor. Kızılcahamam’da da Batman’da da Gümüşhane’de de aynısını yapıyorlar. Genel başkan çalmadık kapı, sıkmadık el bırakmayacaksınız diyor. Sorun örgütlerde biraz bence.
Mithat Umutoğulları: CHP’nin mitingi olacaktı. Genel başkan ve Muharrem İnce birlikte yapacaktı. Cumhurbaşkanı tarafsız olacak diye iptal etmişler.
Birol Soylu: Rozetini çıkardı Türk Bayrağı rozetini taktı. Bir yanlıştan dönmüşler, tebrik ediyorum. Böyle bir çıkıştan sonra böyle bir düzeltme bence yerinde olmuş.
Mithat Umutoğulları: İzmir’de yüzde 40’ı bulursa büyük başarı CHP için.
Birol Soylu: CHP birinci bölgede 7, ikinci bölgede 8 milletvekili çıkaracak. 15 milletvekili yani. AK Parti iki bölgeden de üçer tane çıkaracak. İYİ Parti birinci bölgeden iki, ikinci bölgeden bir vekil çıkaracak. MHP bir bir, HDP bir bir milletvekili çıkaracak. Allah uzun ömür versin. Recep Tayyip Erdoğan yüz yıl yaşasın, itirazımız yok. Demokrasi dışında da o koltuktan gitmesin. Darbelere karşıyız. Bu ölümlü dünyada Erdoğan da ölecek tabiî ki. Ondan sonra ne olacak bana anlatsın AK Partililer.