Bayramlarda trafik kazalarında meydana gelen ölümlerin, artık herkesin Türkiye’nin bir numaralı sorunu olarak kabul ettiği terörü bile solladığını ifade eden Çam, sorumluları ölen insanlar üzerinden kendilerine pay çıkaracak siyaset yapmayı bırakmaya ve duyarlı olmaya davet etti. Çam, “Bu kadar çok kaza olurken ve insanlarımız canlarını, mallarını ve en sevdiklerini kaybederken sorumluluk duyması gerekenler kıllarını bile kımıldatmayarak büyük bir duyarsızlık örneği gösteriyor. Trafik kazaları bu bayramda da 129 yiten canla yine rekor kırdı. Binali Yıldırım bayram süresince ölümlü kazalarda yüzde 30 azalma olduğunu açıklıyor, arkasından da duble yolları, köprüleri övüyor. 129 canı hiçe sayan, yüzdeliklerle ucuz siyasetini yine insan ölümleri üzerinden yapan bu anlayışı kınıyoruz” dedi.
TOPLUM, TRAFİKTE GELİR KAPISI VE YÜK GÖRÜLÜYOR
Saygı ve sevgi bağları kopan toplumların her tür ‘trafikte’ sağlıklı bir akış sağlamasının da zorlaştığını belirten CHP’li Çam, trafik terörünün hem sosyolojik hem de ekonomi-politik çok önemli nedenleri olduğunu; devletin neden olduğu sorunların trafiğe etkilerinin bir an önce sistemli politikalarla yok edilmesi gerektiğini vurguladı. Çam şunları söyledi: “Türkiye, komşularındaki savaş, her yerde patlayan canlı bombalar, barış sürecindeki aksaklıklar, maden kazaları derken zor bir dönemden geçiyor. Son günlerde ihmal yüzünden artan trafik kazaları da üzüntü ve kayıplarımızı artırıyor. Ülkemizde caydırıcı olması gereken kurumlar suistimal unsuru olarak görülüyor, kurumlar iyi çalışmıyor. Devlet büyükleri bu kadar yolsuzluk ve kural tanımazlık içine saplanmışken, vatandaş ‘kim takar devleti’ diyor. Devlet, trafikte gelir kapısı ve yük gördüğü vatandaşına güvenmiyor, terör uyguluyor, vatandaş da her fırsatta kendi kuralını uyguluyor.”
DUBLE YOLLAR İMAR RANTI PEŞİNDE
Trafik terörünün ekonomi-politiğinde ise vatandaşı hiçe sayan bir anlayışın hakim olduğu saptamasını yapan CHP’li Çam, sözlerini şöyle tamamladı: “Bütün ulaşım politikaları uluslararası şirketlerin ve yerli işbirlikçi simsarların karlılığı üzerine kurgulanıyor. Yollar halkın değil büyük ticaretin istediği gibi deniz kenarlarından, tarım arazilerinden, yerleşim yerlerini ortadan ikiye, üçe bölecek ve imar rantı sağlayacak şekilde yapılıyor. Yeter ki efendilerin malları en kestirmeden ulaşsın, petrol türevleri, otomotiv ve yan sanayi karları artsın. Bu korkunç felaketten kurtulmak için, öncelikle sorunun varlığı kabul edilmeli ve uygun bir devlet politikası oluşturulmalıdır. Trafik güvenliğinin sağlanmasına yönelik ortaya konacak planlar, mutlaka süreleri belirtilmiş, ölçülebilir hedeflerle tarif edilmelidir. Yoksa her bayram bu acı halkası çoğalacak, buna dur demek mümkün!”