Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet İşler, "Turizm bölgeleri içinde en pahalı suyu bizler kullanıyoruz. Su bedellerinde sektöre destek bekliyoruz. Aksi halde konuyu yargıya taşıyacağız" dedi.
Turizm sektörünün çok kötü bir dönem geçirdiğini belirten ETİK Başkanı ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, sektörün ayakta kalabilmesi ve rekabet edebilmesi için tasarrufa yöneldiğini anlattı. Krizden çıkış yolu arayan turistik tesislerin en ucuz elektrik ve suyu kullanması gerektiğinin altını çizen İşler, "Belediyeler suyun tek satıcısı. Belediyeler suyu hizmet olarak vermeli, kar amacı gütmemeli" görüşünü dile getirdi. 64. hükümet döneminde açıklanan Turizm Acil Eylem Planı'nda "çevreye duyarlı konaklama tesisi belgeli işletmelere su, atık su ve katı atık bedellerinin bulundukları bölge itibariyle en düşük tarife uygulanacak" sözünü hatırlatan İşler, TÜROFED olarak bu maddeye itiraz ettiklerini hatırlattı. İşler, "Türkiye'de 3 bin 500 tesisten 300'ünün Yeşil Yıldız belgesi var. İzmir'de Yeşil Yıldız belgeli tesis sayısı 11 - 12. Bu tesisler su ve elektrik fiyatını en düşük tarifeden alıyor. Peki diğer 3 bin 200 tesise kriz gelmedi m? Kriz şehir oteli, resort otel, herkesi vuruyor" dedi. Yeşil Yıldız kıstasının kaldırılmasını, bu maddenin tüm belgeli otelleri kapsamasını istediklerini belirten ETİK Başkanı Mehmet İşler, "Uçak desteğinde olduğu gibi su bedellerinde de İzmir yok. İZSU'nun turistik tesislerde uyguladığı kademeli olmayan fiyat tarifesinde suyun metrekübü 8 lira olarak tahakkuk ettiriliyor. Her ne kadar su bedellerinde en düşük tarife de dense, bazı bölgelerde en düşük tarife kademeli olduğunda uygulanan fiyattan daha yükseğe gelebiliyor. Bölgeler arası haksız rekabete uğruyoruz. Sektöre destek bekleyen İzmirli turizmciler her alanda göz ardı ediliyor" dedi.
Belediyeleri turizm sektörünün içerisinde bulunduğu durumu göz önünde alarak su tüketim bedellerinde indirim yapmaya ve turistik tesislere anlayışlı davranmaya çağıran İşler, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Su yaşam kaynağımız. Hijyenin ve sağlıklı yaşamın kaynağı olan suyun, halka hizmet odaklı düşünülerek, kar amacı gütmeden verilmesi gerekir. Bu süreçte hiç bir emtianın bedeli bu kadar fahiş artmamışken su tüketim bedellerindeki artışı anlayamıyoruz. Turizm bölgeleri içinde en pahalı suyu bizler kullanıyoruz. Elimizde Yargıtay kararları var. Konuyu yargıya taşımayı düşünüyoruz. Su bedellerinde indirim, sektöre destek istiyoruz. Aksi halde konuyu yargıya taşıyacağız, Antalyalı meslektaşlarımız gibi hakkımızı yargıda arayacağız."