23 Haziran seçimleri geride kaldı. Millet İttifakı adayı CHP’li Ekrem İmamoğlu İstanbullulardan aldığı tarihi oy oranı ile rekor kırarak İstanbul Belediye Başkanlığı görevine seçildi.
CHP uzun süredir böyle bir zafer yaşamamıştı.
Dün de mazbatasını ve mührünü alarak resmen İBB Başkanı oldu.
Peki aynı gün İzmir’de ne oldu'
CHP Karşıyaka’da imza hareketi başlatıldığı iddia edildi.
İlçe Başkanı Uğur Yıldırım’ı devirmek için birileri tarafından düğmeye basılmış.
İmza toplanamamış ancak böyle bir girişim bile CHP’nin üst üste kazandığı zaferleri gölgelemeye yetiyor.
Kongre sürecine bir kaç ay varken, imza hareketi başlatmak hangi akla hizmet o da ayrı bir konu.
Parti İzmir’de bu gelişmelerle çalkalanırken, yine Karşıyaka’da bir iddia daha gündeme bomba gibi düştü. Bu kez gençlerin başkanını görevden almak için bir operasyona hazırlık yapıldığı ileri sürülüyor.
Her iki gelişmenin Karşıyaka ile ilgili olması da ilginç.
Belli ki burada kongre süreci çok çetin geçecek.
Bunları anlatırken, söz etmek istediğim konu aslında başka.
Yerel seçim sürecinde birlik ve beraberlik tablosu sergileyen CHP’de 23 Haziran’ın üstünden bir hafta bile geçmeden kılıçların çekilmesi nasıl açıklanabilir.
Oysa 31 Mart ve sonrasında yaşananlarla 23 Haziran’da parti ve adayının gösterdiği performans CHP ile ilgili umutları yeşertmişti.
Hedefe odaklandığında tek yumruk olabilme becerisi gösterebildiğini kanıtlaması açısından o tablo çok önemliydi. CHP seçmeni “Parti artık genel iktidara göz kırpıyor” diye bayram yapıyordu.
Ancak sevinç kısa sürdü.
Örgüt 23 Haziran’dan yeni çıkmış zaferin tadını çıkarırken, Karşıyaka’dan gelen iddialar hayal kırıklığı yarattı.
Biz de bir kez daha yanılmış olduk.
Yıllardır hafızalarda kurultaylar partisi, kavga partisi olarak yer eden, parti içi muhalefetin, iç hesaplaşmaların ve imza hareketlerinin hiç bitmediği CHP belli ki özüne dönüyor.
POLİTİKA
Sayfa başına git