Akil İnsanlar Ege Bölge Heyeti üyeleri kendileri hakkında yapılan yıpratma kampanyasına tepki gösterdi.
Heyet üyeleri Denizli temaslarının bugünkü son bölümünde Dedeman Park Otel'de iş dünyası temsilcileriyle akşam yemeğinde bir araya geldi. Toplantı öncesi gazetecilerin sorularını cevaplandıran heyet üyelerinden Hasan Karakaya, Âkil İnsanlarla ilgili anlam veremedikleri bir yıpratma ve itibarsızlaştırma kampanyası sürdürüldüğünü söyledi. Karakaya, “Mesela biz Denizli'ye gelmeden önce İzmir'de ve Urla'daydık. Urla malum etrafı denizlerle çevrili bir yer. Gazetelerde ‘Denize nazır mükellef kahvaltı’ diye haber yapıldı. Normal zeytini peyniri falan olan bir kahvaltıydı. Ama denize nazır yani napalım Urla'da deniz varsa. Demirel'in tabiri ile ‘deniz vardı da kahvaltı yapmadık mı’ denilecek gibi bir durum vardı.” dedi.
Bu tür yıpratma kampanyaların süreci sabote etmeye, etkisizleştirmeye yönelik olduğunu ifade eden Karakaya, “Bunlar ‘barışı istemiyor, kan aksın istiyor’ falan demek istemiyorum ama vatandaşların da böyle düşünmesine yol açıyorlar. Zaman zaman ve o seviyeye getiriyorlar işi. Bugün MHP'nin de CHP'nin de tavrı maalesef bu sürece takoz olmak yönünde oluyor.” diye konuştu.
Kendilerinin toplantılarda insanları ikna etmek gibi bir görevlerinin olmadığını bu konuda vatandaşların ve sivil toplum kuruluşlarının neler düşündüklerini alıp not ederek sorularına da bildikleri kadar cevap vereceklerini vurgulayan Karakaya, “Âkil İnsanlar Heyeti hükümet tarafından teşkil edilse de hiç bir baskı, hiç bir dayatma yapılmadı. Bu görevi üstlenen 63 kişi tamamen gönüllülük esasına göre çalışıyor. Bizim bu görevden dolayı para aldığımız, yüksek miktarda hatta astronomik bir miktarda para aldığımız iddia ediliyor. Bunun da eğer ispatlayabilirlerse gelsinler onlarla birlikte yiyelim." şeklinde konuştu.
Heyet üyesi Fehmi Koru da yapılan görevin aslında Türkiye'ye barış gelsin silahlar sussun istenerek yapıldığını vurguladı. Koru, “Hiç barışa, silahların susmasına bir insan karşı çıkabilir m? Netice itibari ile bizler yıllardan beri zaten belirli bir çizgiyi sürdürüyoruz. Silahlarla bir sonuç alınamayacağını söyleyip duruyoruz. PKK'yı bu anlamda sürekli eleştiriyoruz. Şimdi silahları bırakma noktasına geldiği noktada kalkıpta niye böyle yapıyorsun deyip dönüp yıllarca savunduğumuz şeyleri bir çırpıda harcamamız zaten beklenemez. Bu bakımdan ben eleştirilerin hiç haklı bir yönü olduğunu düşünemiyorum.” ifadelerini kullandı.
Sürecin şu ana kadar çok başarılı geçtiği kanaatinde olduğunu anlatan Koru, “İnsanlar bize kendi düşüncelerini çok rahatlıkla söyleyebiliyorlar. Kimisinin çok çok olumlu görüşleri var kimisinin pek olumlu olmayan görüşleri var hepsini dinliyoruz, not alıyoruz ve aldığımız notları bu işte siyasi açıdan karar verme mercii olan bu insanlara da ulaştıracağız." dedi.
İş dünyası ile yapılan toplantı konuşan Akil İnsanlar Ege Bölge Heyeti Başkan Vekili Avni Özgürel ise Çözüm Süreci’nin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın siyaset tarihi hayatında en riskli kararı aldığını ifade ederek, “Bu öyle oy getirecek diye alınacak bir karar değil. Bunun artıları Türkiye’nin ciddi bir yarasından kurtulmasıdır.” dedi.