Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, öfkenin anketle ölçülemeyeceğini belirterek, "Öfke böyle pat diye ortaya çıkar. Halkın duygularını anketle ölçeceğinizi zannettiniz. Anketle halkı anlayabileceğinizi, yönetebileceğinizi zanennettiniz. Bu büyük bir hatadır." dedi.
Partisinin Meclis Grup Toplantısı'nda konuşan Demirtaş, mevsimlik işçiler sorununa değinerek birçok işçinin trafik kazasında hayatını kaybettiğini hatırlattı. Çok geçmeden iş kazaları adı altında iş cinayetlerine dur denilmesi gerektiğini ifade eden Demirtaş, Türkiye'nin, son bir haftadır sokak olaylarıyla çalkalandığını ifade etti. Demirtaş, hayatını kaybeden Abdullah Cömert'e Allah'tan rahmet, yaralılara da acil şifalar diledi.
Gezi Parkı'ndaki inşaatın durdurulması için bir duyarlılık oluşturulmaya çalışıldığını dile getiren Demirtaş, Başbakan'a kadar olağan bir protestonun yaşandığını kaydetti. Bütün bu eylemi, direnişi yakan kişinin Başbakan'ın kendisi olduğunu savunan Demirtaş, 7 gün devam eden isyanın fitilini ateşlediğini vurguladı. Taksim'deki görüntülerin ve polis şiddetinin bu olaylara yol açtığını ileri süren Demirtaş, yıllardır birikmiş olan halk öfeksinin dışa vurumunun bir vesilesi, sebebi olduğunu öne sürdü. Hükümetin, ortaya çıkan bu yangına körükle giden tutumunun, meseleyi anlamaktan uzak, yorumlamaktan uzak tutumunun isyanın nedeni olduğunu dile getiren Demirtaş, hükümet yıllardır biriken öfkeyi anlamış olsaydı, halktan, topluluktan özür dileyerek meseleye yaklaşsaydı bugün başka şeyin konuşulacağını söyledi.
"ÖFKE ANKETLE ÖLÇÜLEMEZ"
Öfkenin anketle ölçülemeyeceğinin altını çizen Demirtaş, "Öfke, böyle pat diye ortaya çıkar. Halkın duygularını anketle ölçeceğini zannettiniz. Anketle halkı anlayabileceğinizi, yönetebileceğinizi zanennettiniz. Bu, büyük bir hatadır. Halkla iç içe değilseniz bunu öfke patladığında anlarsınız." dedi.
Yüzde 50'ye iktidarlık yapıldığını anlatan Demirtaş, şimdi yüzde 50'nin olup olmadığının belli olmadığını ifade etti. Kibre bulaşmış bir başbakanın durumunu Türkiye'nin yaşadığını savunan Demirtaş, "Bu öfke, hükümet tarafından okunamamış anlaşılamamıştır." diye konuştu. Demirtaş; Türkiye'de inanç, ideolojik ve kimliklerin var olduğunu ve bunu herkesin kabul etmesi gerektiğini vurguladı. Demirtaş, bunları yok etmeye çalışan her anlayışın ise faşizm olduğunu belirtti.
Alevinin vergisiyle Yavuz Sultan Selim Köprüsü yapılamayacağını ifade eden Demirtaş, kendi bahçesine yapabileceğini ancak kamu gücüyle bunun yapılamayacağını savundu. Başbakan'ın bu dönemde yurt dışına gidişini eleştiren Demirtaş, giderken dahi Başbakan'ın tahrik ederek gittiğini belirtti. Bunların hepsinin yanlış olduğunu anlatan Demirtaş, yüzde 50'nin evde beklediğini söyleyerek, tehdidin, kelimenin tam anlamıyla bir facia olduğunu vurguladı.
"Sana oy verenler, sana bağlı güvenlik güçleri m? Sana oy verdi diye senin polisin, zabıtan, güvenlik güçlerin mi'" diye soran Demirtaş, bunun derhal düzeltilmesi gerektiğini ifade ederek, bu ifadenin geri alınması gerektiğini kaydetti. Demirtaş, aksi halde yanlış anlamaya meyilli kişilere fırsat vereceğine dikkat çekti.
"ŞİDDETE BAŞVURULMAMALI"
Birilerinin, bu öfkeyi milliyetçi dalgaya, etnik kimliğe dönüştürmeye çalıştığı uyarısında bulunan Demirtaş, bu uyarıyı hem göstericilerin hem de göstericiler üzerinden amaç dışı direnişin amacını aşacak şekilde ırkçı gösterileri önlemek amacıyla yaptıklarının altını çizdi.
Gösteri yapanların hiçbirinin şiddete meyil etmemesi, şiddete başvurmaması gerektiğini belirten Demirtaş, bunun, hükümetin mesajı doğru alması için de önemli olduğunu kaydetti. Demokrasi ve özgürlük çerçevesinde kilitlenmiş olunması gerektiğini anlatan Demirtaş, öte türlüsünün tüm bu taleplere zarar vereceğini, başkalarının ekmeğine yağ süreceğini ifade etti.
Bunun ötesine geçmek isteyenlere fırsat verilmemesini isteyen Demirtaş, olayın halk hareketi olarak geliştiğini ve buna saygı duyduklarını söyledi. Bunun doğru bir çerçevede algılanması gerektiğini belirten Demirtaş, herkesin yeni bir özgürlükçü anayasa etrafında kenetlenmesi gerektiğini vurguladı.
Bu taleplerin, hükümet kalsa da gitse de devam edeceğine dikkat çeken Demirtaş, bu değişmeden Türkiye'nin asla demokratik bir ülke olmayacağını ifade etti. Bütün ezilenlerin ortak talebinin iktidarların demokrasi ve özgürlükleri halka teslim etmesi noktasında olması gerektiğini isteyen Demirtaş, "Bu eylem demokratik ve barışçıl bir çerçevede kalıp taleplerini iletmesi, Türkiye yararına olacaktır. Hükümet de bundan zarar değil fayda görecektir." şeklinde konuştu.
İstanbul valisi ve emniyet müdürü hakkında işlem yapılmasını isteyen Demirtaş, Gezi Parkı üzerindeki işlemin de durdurulmasını talep etti. Taleplerin dikkate alınmasını tekrarlayan Demirtaş, "Barışa, çözüme bu kadar yakınken insanların barış ve çözüm için sokakta olmasını arzu ediyoruz." dedi.