HALİDE DEMİR POLATLI/EGEPOSTASI-Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Merkezi tarafından hazırlanan ve İzmir’e de gönderilen 'Radikal Sevgi Kitabı' adlı seçim kitapçığında ilginç ayrıntılar dikkat çekti.
İzmir’e 10 bin adet gönderilen ve tüm ilçe örgütlerine dağıtılan kitapta aday adaylarının ve sahada çalışacak partililerin seçmenle iletişim kurarken nelere dikkat etmeleri gerektiği, söylemlerinin nasıl olması gerektiği gibi konular tek tek açıklandı.
Sahada seçmenle iletişimde kibir, alaycılık, telaş, dolduruştan kaçınılması gerektiğinin vurgulandığı kitapta, seçim kampanyasının nasıl yürütülmesi gerektiği üzerinde de duruldu.
KİBİR-ALAYCILIK VE YÜKSEK SİYASETTEN KAÇININ
“Kin kolay üretilir ve çok zor kazanılır. Kamplaşma kamp liderlerine yarar. Bu nedenle kamplaşma! Bizim iki kampımız var; ülkemiz ve dünyamız. Ülkemizin ortak değerlerine sımsıkı bağlıyız. Dünyanın ortak değerlerine yani insan sevgisine, doğa sevgisine, beraber yaşama kültürüne, adalete, özgürlüğe, eşitliğe sımsıkı bağlıyız. Bunlar dışında kampımız yok” vurgusunun yapıldığı kitapta, “Kibir, alaycılık, yüksek siyasetten kaçının” mesajı verildi.
AZ KONUŞUN ÇOK DİNLEYİN/HAKARET ETMEYİN/LAF SOKMAYIN, YÜZÜNÜZ GÜLSÜN
Kitabın ‘Nasıl seçim kampanyası yapılır'’ başlığı altındaki bölümde, “Dolduruşa gelmeyin, tartışmaya girmeyin, kavramsal ve soyut konuşmayın, somut konuşun, kendinizi iyi tanıtın, az konuşun, çok dinleyin, hakaret etmeyin, laf sokmayın, kürsüdeki gibi konuşmayın ,parmak sallamayın, ‘herşeyi’ bilmeyin, yüzünüz gülsün, Halk Partisi’nde olduğunuzu unutmayın” uyarıları yapıldı.
BURAYA SİZİNLE SOHBET ETMEYE GELDİM DEYİP...
Bu uyarıların yapıldığı bölümde, bu uyarılar şu şekilde örneklendi: “‘En büyük seçim kampanyası yüz yüze konuşmak. Dolduruşa gelmeyin, tartışmaya girmeyin. Herkes herkesle aynı fikirde olacak diye bir şart yok. Kavramsal konuşmayın, somut konuşun. Kendinizi iyi tanıtın. Samimiyet siyasal iletişimde en büyük başarıdır. Örneğin; ‘Merhaba ben CHP İl Yönetiminden geliyorum. Adım Hatice Güneş’ demek yerine ‘Merhaba kardeşim, benim adım Hatice Güneş. Baklacı Mahallesi’nde oturuyorum, eczacıyım, hani şu çınar ağacı var ya meydanda, hah oradaki eczane… Cumhuriyet Halk Partisi’nde görevliyim. Buraya sizinle sohbet etmeye geldim’ demek daha iyidir. Yabancıyla konuşur gibi değil arkadaşımıza konuşur gibi konuşuruz. Az konuşun çok dinleyin. Bir vatandaş herhangi bir konuda bizim kadar düzenli bilgi sahibi olmayabilir ama meselenin özünü bizden daha iyi anlatabilir. Yüzünüz gülsün. Biz gülersek herkes güler.”
SOSYAL MEDYA PAYLAŞIMLARINIZA DİKKAT EDİN
Kitapta bu uyarıların yanısıra sosyal medya konusunda da uyarılarda bulunuldu. Sosyal medya mesaj ve paylaşımlarının bazen saatli bir bomba haline gelebileceği vurgusunun yapıldığı kitapta, sert-alaycı-kutuplaştırıcı paylaşımların seçmenlerin uzaklaştırabileceği da dile getirildi.