EGEPOSTASI- Ege Postası Genel Yayın Yönetmeni Halil Solak, TR35 TV’de yayınlanan Haftanın Notları programında gündemi değerlendirdi.
“BİR KINAMA BİLE YAPMADILAR”
Ege Postası İmtiyaz Sahibi Mithat Umutoğulları’nın tehdit edilmesi üzerine İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin kınamamasına tepki gösteren Gazeteci Halil Solak, “Biz İGC’den hiçbir zaman destek görmüyoruz. Gazetemiz geçen hafta tehdit edildi. Bir kınama bekledik ancak gelmedi. Yaptıkları toplantıda ise, ‘onlar bizi tanımıyor, biz de onları tanımıyoruz’ ifadeler ile gazetemize yapılan tehdidi kınamadı. Bir basın meslek örgütünün gazetecilere ve gazetelere destek sağlamak yerine kişisel hasmane bakması doğru değil. Bizi ve kurumumuzu sevmeyebilirsiniz. Ancak bir gazeteye yapılan haberden dolayı bir tehdit var. Zorunlu da olsa 2 satır kınama yazısı yazar, paylaşırsınız” sözleriyle tepki gösterdi.
İGC’YE TEPKİ: İŞGAL ETMEYİN
İGC’nin kıdem tazminatı yükü sebebiyle 9 Eylül Gazetesi’nde uzun süreli çalışanlar ile yollarını ayırma kararını değerlendiren Gazeteci Solak, “Bu nasıl bir ilkesel karar? Meslektaşlarımızı bünyesinde bulunan gazeteden tazminat yükü sebebiyle göndermeye çalışıyorlar. 9 Eylül’deki gazetecileri çıkarıp yerlerine daha az maliyetli emekli gazetecileri almayı planlıyorlarmış. Ancak buradaki amaç farklı. 9 Eylül’de çalışan işten çıkarmak istedikleri bazı gazetecilerin seçimde karşı listeyi desteklediği iddiaları var. Bu iddialar sebebiyle işten çıkarılmaya çalışıdıkları ileri sürülüyor. Bunlara açıklama getirmeleri gerekiyor. Gazetecinin üç kuruşuna göz dikmek nasıl bir ilkesel karar? Ne gazetecilere destekleri var, ne kurumlara, ne de genç gazetecilere destekleri var. Ben genç gazetecilerin sorunlarıyla ilgili açıklama yaptıklarını görmedim. Sadece belediye programlarına katılıp, ‘basın özgürlüğü, bağımsız gazetecilik, baskılara boyun eğmeyeceğiz’ gibi süslü cümleler kullanıyorlar. Ancak lazım olunan yerlerde deve kuşu misali kafalarını kuma gömüyorlar. Böyle cemiyet olmaz. O insanların tazminatlarını veremiyorsanız o koltukları işgal etmeyin. Siz giderseniz başkası gelir, hem gazetecilere destek olur hem de çalışanların hakkını gözetir” ifadelerine yer verdi.
OLASI FACİADA RİSKİ KİM ALACAK?
İzmir depreminde hasar alan Çankaya Katlı Otopark’a ilişkin açıklamalarda bulunan Solak, “ Bu bina depremde hasar aldı. ‘3 blok hasarlı, 1 blok sağlam’ deniliyor Böyle bir rapor var.. Cemil Tugay, ‘yıkmak zorundayız’ dedi. Tugay, bu alanı yıkmazsa olası bir faciada başı yanacak. Böyle bir sorumluluk altına belediye başkanı girmek ister mi? Tugay, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na görüş için başvurdu. CHP Grup Başkan Vekili Zafer Levent Yıldır ise, ‘güçlendirilebilir yazısını getirin, riski siz alın’ açıklamasında bulunmuştu. Cemil Bey, ise konuya ilişkin Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nden görüş istedi. Burada önemli olan esnafın mağduriyeti. Yıkılacaksa bir an önce yıkılması gerekiyor. Eğer yıkılmayacaksa güçlendirilmesi şart” ifadelerini kullandı.
SİYASET DEĞİL, KENT YARARI GÖZETİLMELİ
AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı’nın ‘yıktırmayacağız’ açıklamasını değerlendiren Solak, “ Ceyda Hanım siyaset yapıyor, ‘yıktırmayacağız’ diyor. Ancak, olası bir yıkımda esnafın zarar göreceğini es geçiyor. Büyük bir yıkımda altındaki esnaf da içerideki vatandaş da zarar görür. Bu konu kent yararı gözetilerek uzlaşı ile çözülmeli” dedi.
"İZBAN’I YA ALIN YA DEVREDİN"
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın İZBAN üzerinden TCDD’ye seslenerek, ‘ortaklığı bitirelim’ açıklamasını değerlendiren Gazeteci Solak, “İZBAN çok alışık olmadığımız örnek bir işbirliği ile hayata geçirildi. O zamana kadar yerel ve genel iktidar arasında böyle bir uzlaşı yoktu. Bu örnek iş sonunda ödül de almıştı. Kentin faydasına olunca ortaklıklar güzel ancak zamanla aşınmaya başladı. Eylem yapılıyor TCDD üzerine almıyor. Sinyalizasyon arızasını Büyükşehir karşı tarafa atıyor. Geç geliyor ve insanlar mağdur oluyor. Vatandaş TCDD’yi bilmez. Belediyeye tepki gösteriyor. Cemil Bey ise bir rapor istiyor. O raporda gerekli sinyalizasyon çalışmalarının yapılmadığı aktarılıyor. İZBAN’da bütün altyapı TCDD’ye ait. Tugay ise bu durumun karşısında, ‘bu ortaklık yürümüyor, bitirelim’ diyor. Bu doğal bir çağrı. Cemil Başkan, şikayetlerden yola çıkarak bu çağrıyı yapıyor. CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu da mevkidaşına, ‘birlikte Ankara’ya gidelim’ dedi. Ancak karşı taraf buna yanaşmadı. ‘Biz daha fazla destek veriyoruz’a getirdiler. Burada bir mağduriyet var. İzmirliler bu durumdan rahatsızlar. Buradaki yanlış durumun kaynağı ortaklık ise ya alsınlar ya devretsinler” ifadelerini kullandı.
ÖZEL’İN BAHSETTİĞİ FON OLUŞTURULMALI
AK Parti tarafından hayata geçirilmesi planan ‘uyutma’ önergesine tepki gösteren Halil Solak, “Bunu vicdani olarak doğru bulmuyorum. Uyutmak değil bu katletmektir. Bu sürdürülebilir de değil. Özgür Özel bir fondan bahsetti. 4 yıl önce bütün partilerin bununla ilgili bir araya gelip çalışma yaptıklarını söyledi. 4 yılda bu rapora uyulmamış. Pandemi döneminde bu işler daha rahat yapılırdı. Hiç yapılmadığı için popülasyon arttı. 10 milyon sokak hayvanından bahsediliyor. Hepsini uyutacak mısınız? Veterinerler bu vebalin altına girmeyeceklerini açıkladılar. Belediyeler de bu taşın altına girmezler. Bunun çözümü iş dünyası, STK'lar yerel yönetimler bir araya gelerek Özel'in bahsettiği fon oluşturulmalı. İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener kısırlaştırma seferberliği çağrısı yaptı. İş dünyası da ellerini taşın altına sokmaya hazır.” Dedi.
DERVİŞOĞLU'NA 'HASSAS' TEPKİSİ
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu'nun 'uyutma' konusunda 'hassas bir durum' açıklamasına tepki gösteren Solak, "CHP ve DEM Parti kadar kesin çizgiler çekmedi. Toplum ikiye bölünmedi. Anket diyor ki yüzde 3 kişi uyutulsun diyor. Kalanı diyor ki bakılsın. Hal böyleyken 'hassas' derseniz bir çizginizin olmadığı anlaşılır" ifadelerine yer verdi.
GEÇ KALINMIŞ BİR ADIM
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'ın veterinerlik işleri dairesi kurmasını değerlendiren Gazeteci Solak, "Cemil Tugay'ın seçim vaatlerinden biriydi. Onu da yerine getirdi. 5 milyonluk bir metropol şehir ve binlerce sokak hayvanı var. Etkin mücadele edilmesi açısından kurulması şarttı. Geç kalınmış bir adım olduğunu düşünüyorum. Cemil Başkan da uyutmak katletmektir bunlar çözüm değil. Biz ilçe belediyeleriyle koordineli bir şekilde kısırlaştırmaya başlıyoruz dedi. Bunu bakanlıklardan da bekliyoruz. Bir an önce seferberlik başlatılmalı" ifadelerine yer verdi.
LAL DENİZLİ'YE TEBRİK
Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli'nin Filistin'e destek videosunu değerlendiren Solak, "Dünyanın gözü önünde bir katliam yaşanıyor. Lal Denizli'nin bir duruş sergilemesi ve bunu 3 dilde dile getirmesi takdire şayan. Dünya bu katliam karşısında 3 maymunu oynuyor. Bizim bir belediye başkanımızın bu duyarlılığı sergilemesi sebebiyle tebrik ediyorum" dedi.
KILIÇDAROĞLU'NA ELEŞTİRİ
CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarını ve 'seçimli tüzük kurultayı' iddialarını değerlendiren Gazeteci Solak, "Tüzük kurultayı, CHP'de uzun zamandır tartışılan bir durum. Genel başkanı değiştirmek açıkçası çok zor. Tüzük kurultayında buna bir düzenleme. Parti programını yeniden dizayn etmek gerekiyor. Tüzük kurultay bunları için yapılacakken araya seçimi sokuşturmaya çalışmak ve tartışmak hem partiye hem kendisine zarar verir. Onlar zannediyor ki 500 imza toplayıp tüzük kurultayını seçimli kurultaya çevirelim düşüncesi var. Bu mümkün değil ve en son cevaplarını 1 Nisan'da aldılar. Adları ‘1 Nisancı’ kaldı. O zaman seçimin kaybedilmesini bekliyorlardı. Ne oldu seçimden birinci parti çıkıldı ve herkes köşesine çekildi. Şimdi kurultayın üzerinden 7 ay geçmiş canlı yayında ‘kurultayda Genel Başkan diye aday gösterirlerse o zaman 'En cesurlar 1 adım öne çıksın' diyeceğiz açıklaması yapıyor. Aday olmak istemeyen birisi imza da toplansa geri çekilir. Seçim kaybedildikten sonra 'aday olmak gibi bir niyetim yok ancak...' diyor. Oradaki ancak şu, 'delegeler beni aday gösterirlerse...' Mecbur gösterecek seçim var ve hepsine mavi boncuk dağıttınız. Ben istemedim Cumhurbaşkanlığı adaylığını istemediğini söyledi. El insaf... Gemiyi limana götürecektim açıklaması yaptı. Kurultayda da 'vefasızlık, hançer' dedi. Siz bunları düşünseydiniz seçimin ertesi günü bırakırdınız. O zaman kimse sizi hançerlemezdi. Siz koltuk da koltuk dediniz. Ne oldu kurultayda gittiniz. Birinci çıkan ve iktidara tam yol ileri giden bir parti var, siz çıkıp hala kurultay diyorsunuz" ifadelerine yer verdi.
"SİZ MAFYA MISINIZ?"
İzmir Adalet Komisyonu Başkanı Oktay Tabur'un, Adliyedeki dinlenme odasında 13 tabanca ve yedi uzun namlulu silah sergilemesine tepki gösteren Solak, "Fotoğrafı görünce insanın kanı donuyor. Bunu yapan bir hukukçu. Örnek olması gerekiyor ama bakıyorsunuz bu tip şeyleri biz mafya filmlerinde aksiyon filmlerinde görüyoruz. Cephanelik yapıp poz verebiliyor. Hakim bey çok rahat bir şekilde önünde poz vermiş. Hakimlerin savcıların doğal olarak silah taşıma hakkı var. Üstlendikleri görev neticesinde ancak hakim biraz abartmış. Buna söyleyecek çok şey var ancak Adalet Bakanı soruşturma açıldığını açıkladı. Hangi cesaretle yaptı? Siz mafya babası mısınız? Siz nesiniz?" dedi.