Karakolda dayak davasında, 1 doktor ile 2 polise suçu bildirmeme davası

İZMİR Karabağlar Polis Merkezi'nde 2011 yılı temmuz ayında gözaltına alınan Fevziye Cengiz'in dövülmesine ilişkin hastanede raporu veren Dr. A.K., ile dövme olayı sırasında karakolda odada bulunan polis memurları Ş.Ü. ve C.İ. hakkında 'Suçu bildirmeme ve görevi kötüye kullanma' suçlarından 10'uncu Sulh Ceza Mahkemesi'nde açılan davaya başlandı. Duruşmaya, tutuksuz yargılanan 3 sanık ile Fevziye Cengiz'in avukatı Hanife Yıldırım katıldı.

Haberler / 3. Sayfa

9 Nisan 2013 Salı 17:47

PAYLAŞ

İZMİR- 10'uncu Sulh Ceza Mahkemesi'nde bugün yapılan duruşmaya 'görevi kötüye kullanma' suçundan 6 ay ile 2 yıl arasında hapis cezası istenen Dr. A.K, 'suçu bildirmeme' gerekçesiyle 1 yıl hapis cezası istemiyle yargılanan polis memurları Ş.Ü. ile C.İ. ilk kez hakim önüne çıktı.

Sanık polis memuru C.İ. Karabağlar Polis Merkezi Amirliğinde ekip şoförü olduğunu, Fevziye Cengiz'i koridorda bankta otururken gördüğünü, bu sırada herhangi bir vurma, sövme görmediğini; görevlilerin müştekiyi kayıt odasına götürdüklerini, odadan da vurma, sövme sesi duymadığını, suçu ihbar etmemek gibi suçlamayı kabul etmediğini ifade etti.

Sanık polis memuru Ş.Ü, ise olay günü çevre koruma nöbetçisi olarak görev yaptığını, nöbeti devrederken davacı Fevziye Cengiz'in koridorda bir bankta oturduğunu ve polisler hakkında "hangi şerefsiz polisler beni getirdi" diye söylediğini, o sırada Fevziye Cengiz'e karşı herhangi bir vurma, sövme, tehdit gibi eylemler yapıldığını görmediğini belirtti. Ş.Ü, daha sonra ihtiyaç gidermek için oradan ayrılıp döndüğünde Fevziye Cengiz'i koridorda görmediğini, nereye gittiğini de bilmediğini söyledi.

DARP İZLERİ BİRDEN ÇIKMAZ

Sanık Dr. A.K., olay günü Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Bölümü'nde nöbetçi doktor olarak görev yaptığını, Fevziye Cengiz'in muayene için getirildiğinde sürekli olarak "Şikayetçi değilim, beni bırakın gideyim" dediğini, alkollü olduğunu, yüzünde ve kolunda tespit ettiği ekimozları rapor ettiğini, sol çenesinde, gözünde ve başında herhangi bir morarma ve şişlik bulunmadığını anlattı. Adli Tıp Kurumu'ndan alınan raporla kendi verdiği rapor arasındaki çelişkiler olduğu yönündeki soruya Dr. A.K, dövülme halinde bazı bulguların hemen çıkmayabildiğini, bazı izlerin birkaç saat geçtikten sonra çıkabildiğini, çene ve gözdeki izle başındaki şişliğin daha sonra ortaya çıkmış olabileceğini ifade etti.

DAVA BİRLEŞTİRİLSİN

Fevziye Cengiz'in avukatı Hanife Yıldırım, müvekkiline kötü muamelede bulunulduğu anlarda sanık polis memurlarının odanın hemen önünde oldukları için odadaki eylemleri duymama ve bilgi sahibi olmamalarının mümkün olmadığını, olayın gerçekleştiği anlara ilişkin kamera kayıtlarının incelenmesini ve davanın 6'ıncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 'işkence' davasıyla birleştirilmesini talep etti. Hakim, davanın ağır ceza mahkemesindeki davayla birleştirilmesi talebinin şu aşamada reddine, olayla ilgili görüntülerin 25 Nisan günü sanık polis memurları ve Fevziye Cengiz ile birlikte izlenmesine ve karar vererek duruşmayı erteledi.

AĞIR CEZADA DEVAM EDİYOR

Karabağlar'daki müzikhollere yönelik polis ekipleri 17 Temmuz 2011'de yapılan denetimde, 'kimliksiz olduğu, izinsiz çalıştığı ve polise mukavemette bulunduğu' gerekçeleriyle hakkında işlem yapılmak üzere polis merkezine götürülen Fevziye Cengiz'in polisler tarafından dövüldüğü iddia edilmiş ve karakoldaki güvenlik kamerasının kaydettiği görüntüler, basına yansımıştı. Fevziye Cengiz, savcılığa giderek suç duyurusunda bulunmuş, polisler de mukavemette bulunduğunu öne sürerek, kendisinden şikayetçi olmuştu. Fevziye Cengiz'in görevli polis memurlarına karşı 'basit yaralama ve hakaret' suçlarını işlediği iddiasıyla yargılandığı dava ise polislerin 'işkence' suçundan yargılandığı dava ile 6'ıncı Ağır Ceza Mahkemesinde birleşmişti. Bu davada müşteki sanık olan Fevziye Cengiz'e 16.5 yıl hapis, 'işkence ve eziyet' suçundan 4-9 yıl arasında hapis cezası istenen müşteki sanık polisler B.S., H.Y., T.D. ile göz yumduğu iddiasıyla polis memuru N.A. da 1 yıl 6 ay hapis cezası hapis cezası istemiyle yargılanıyor. Dayak görüntülerini rapor eden İzmir Emniyet Müdürlüğü Bilgi İşlem Şubesi'nde görevli komiser yardımcısı M.D., polis memurları M.K. ve Ü.S. hakkındaki 'delilleri karartma' suçundan 9 ay ile 7.5 yıl arasında hapis cezası istemiyle açılan dava ise 9'uncu Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam ediyor. (DHA)