POLİTİKA
EGEPOSTASI- Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü, TR35 TV’de yayınlanan 8. Gün programında Gazeteci Mithat Umutoğulları’nın sorularını yanıtladı.
İSTANBUL’DA 10 YILLIK YÖNETİM DEĞİŞTİ
Dün gerçekleştirilen CHP 38. İstanbul il kongresini değerlendiren Başkan Utku Gümrükçü, “İçi dolu tartışmalar yapıldı. Konuşmacıların niteliği, geçmişi, birikimi, temsiliyetler ve konuşmaların içeriği partinin dünü, bugünü ve yarınıyla ilgili önemli sorunlara değindiler. Eleştirenler, ne istedikelrini anlattılar. Eleştirilere cevap verenler bugüne kadar olan süreçleri aktardılar. Nerede yanlış yapıldı sorusuna cevap arandı. Doyurucu tartışmalar yapıldı. Değişimin içeriği önemli. CHP sürekli değişerek, yenilenerek kendi rotasını çiziyor. Kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk’ün devrimcilik ilkesinden de kaynaklı bu süreçleri yaşayan bir parti. Sayın Genel Başkan 10 yıl once seçildiğinde önemli bir değişim vizyonu ortaya koymuştu. Bugün geldiğimiz noktada iktidara alternatif, toplumun bütün kesimleriyle konuşabilen biri. Seçim sonucunda 51’i göremedi ama CHP tarihinin en yüksek oyunu aldı. İnsan hakları ekseninde sağ partilerle yüreümeyi becerebilen bir Genel Başkan. Bundan sonrası önemli. Kadrolarda bir yenileşme yaşadık. Dünkü kongrede eski il başkanı Cemal Canpolat’ın karşısında örgütten yetişmiş, ilçe başkanlığı yapmış bir aday çıktı. Partinin geçmişi ve geleceği bir ortak anlayışta buluştu ve gençler kazandı. İstanbul örgütü değişmedi. Cemal Bey 5 yıl, Canan Hanım 5 yıl İstanbul’u yönetti. CHP’nin İstanbul’daki 10 yıllık yönetim kadrosu dün itibariyle değişti. Özgür Özel bu partide önemli görevler yapmış bir insan. Grup Başkan Vekili olarak Genel Başkanın yakın çalışma ekibinde oılan biri. İstanbul seçiminde Kılıçdaroğlu’na çok büyük bir eleştiri yoktu. Hepimiz seçimi kaybetmekten rahatsızız. Seçim sonrası faturayı birine kesmek gerekir diye bir anlayış gelişti. Kongrede 2 aday aynı noktadaydı. 2 aday da parti çizgisine yönelik eleştiri yanısttığı bir kongre gördük. İsatnbul’daki enerji Anadolu’ya yayılabilir. Bunlar 30 gün içinde parti içerisinde belli olacak. Biz tabi bu süreçleri konuşacağız ama önümüzde ekonomik kriz ve yerel seçim var. Ekonomik krizin derinleşmesine karşı biz CHP’li belediyeler olarak nasıl sosyal yardım önlemleri alabiliriz diye konuşmalıyız. Bütün büyükşehirleri alıp, CHP’nin iktidar olma ihtimaline karşı nasıl sosyal yardımların uygulanacağını yerel yönetimlerle göstermeliyiz” dedi.
İSTANBUL’DAKİ DEĞİŞİM İZMİR’E YANSIR
İstanbul’daki değişimin İzmir’e yansımalarını anlatan Utku Gümrükçü, “İstanbul’daki çizgi değişiminin sadece İzmir’de değil Anadolu’da da bir yansıması olur. Biz bu kongrede kaybettik. Seçimler çarşaf olsun istedik, olmadı. Çarşaf olsaydı ben dahil bizim listeden bir çok arkadaşımız delege olurdu. İçinde olmadığım yapının alacağı pozisyonla ilgili yorum yapamam. Çarşaf liste olsaydı daha kucaklayıcı bir örgüt yapısı olurdu. Mevcut yapının içerisinde farklı hareket etmesk isteyenler vardır. Fikirlerini açıkaça söyleme noktasında yüreksiz olan arkadaşlar bundan sonra daha yüreklice düşüncelerini ifade ederler. Cemil Tugay bunlardan bir tanesidir.Belki başka arkadaşlar da var. Ben İzmir il kongresinden sonra kimseyle siyaset konuşmadım. Önümüzde kurultay var , hep beraber düşüncelerimizi özgürce ortaya koyup tartışmakta fayda var. Korkarak bu iş olmaz. CHP kendi içinde eleştiri ve özeleştiri mekanizmasını işletecek, bunun sonucunda Genel Merkez yönetimi şekillenecek. Umuyorum ki kurultay çarşaf listeyle olur. Yıllardır olduğun gibi temsiliyet hakkı verilir. Bütün fikirsel ayrılıkların Genel Merkez yansıması olur ve oradan bir birlik çıkar. O birlik bizi yerel seçimlerde 400 belediye sahibi yapar” diye konuştu.
“DEMOKRASİDEN NASİBİNİ ALMAYANLAR SABOTE ETTİ”
CHP İzmir İl Kongresine yönelik değerledirmelerde bulunan Utku Gümrükçü, “Ben CHP’liyim. CHP dışında başka bir siyasi yapıdan beklentim yok. CHP’nin içindeyim, partimin büyümesi için elimden geleni yaparım. CHP bana görev verirse iyi, vermezse kötü bir parti olmaz. Biz CHP’nin aşağıdan gelen damarlarından beslenerek, 30 ilçeyle demokratik kucaklaşmayla il kongresi yapmak istedik. İkna gücümüzü kullnarak bir süreç aldık. Maalesef demokrasiden nasibini almamış insanlar bu süreci sabote ettiler. İzmir örgütünde ikilik yaratmaya çalışan arkadşalareın ekmeğine yağ sürüldü. CHP’nin geçmişinden gelen ilkelerin korunması gerektiğini düşünüyorum. Bunlardan bir tanesi, CHP üyesi sözünün eri olur. Çiğli’de olmayan şeyler biri buydu. İlçe kongreleri blok olur ama il kongresi çarşaf yapılır. Bu gelenekle oynanmaması gerekiyordu. İzmir çapındaki herkesin demokratik bir şekilde yarıştığı bir süreci oluşturmazsak bize zarar verir. Bütün ilçelerdeki uzlaşı süreçlerine biz de dahil olduk. Aday Şakir Başak değil de başka biri olsaydı farklı olurdu. Biz il başkanı adayı çıkarmaya çalışmadık. Şakir Başkan ben aday olmak istiyorum dediğinde Çiğli’de yaşananları gördük. Ben il başkanı adayıyken benim yanımda duran 3-5 ilçe başkanından birisiydi. Biz de ahde vefa diye bir şey var. Ben adayım dediğinde benim onun karşısında yer almam imkansızdı.Bütün şartlar birleşti ve yarışın sonunda İzmir’in aday bile çıkaramazlar, imza bile toplayamazlar denilen noktada olmadığı görüldü. Oy kullanmayan arkadaşlarla birlikte örgütün 3’te 1’i bu sürecin dışında kaldı. Blok listed yönetmelik değişikliği varmış. Bizim tüzüğümüzde kota esas. Blok uygulanırsa çarşaftan biri giremez yazıyor. O zaman tüzüğün amir hükmü kadın ve gençlik kotası blokta uygulanmaz gibi bir şey çıkıyor. Bunun değişmesi gerekiyor. Kendi içlerinde de çiziklerin olduğunu gördük. Çarşaf olsaydı İzmir örgütü rahatlardı. Kendi imanında sorunun yoksa çarşaftan korkmana gerek yok. Delegene güveniyorsan çarşafa karşı çıkmazsın. Böyle bir tartışma yaşanmazdı. Bu süreç daha bitmiş değil. Seçilen arkadaşların Ankara’da bir sınavı var. Bu kongre orada kaldı. Bugün buradan sonra CHP İzmir İl Başkanı Şenol Bey’i ziyarete gideceğim. Yıllardır İzmir il kongrelerinde tartışmalar yaşanır. Kongrede olan orada kalır. Bir şiddet varsa o başka. Birinin burnu kanadı mı, hayır. O tartışmaya kavga diyemeyiz. Süreç daha iyi yönetilebilirdi. Salonun düzeni de yanlıştı. Sesini duyurmak isteyen herkes sahne önüne geliyordu” ifadelerine yer verdi.
SOYER İLE ARASI NASIL?
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile arasında bir sorun olmadığını dile getiren Gümrükçü, “Grup Başkan Vekili olmayı düşündüğümü bir gazeteye ifade ettim, yazacağını bilmiyordum. Nezaketsiz adaylık süreci gibi oldu ve o dönemde tartışıldı. Elinde yetkisi olmayan, sadece mecliste partinin düşüncelerini ve büyükşehir kararlarını topluma ifade ettiğiniz bir görev. O zaman aynı yapı devreye girdi ve başkana, ‘sana rakip olacak’ dediler. Ben Başkana, ‘Biz belli yapıya karşı birlikte mücadele ettik, ben il başkanı olsaydım birlikte çalışıyorduk. Ben burada grup başkan vekili olmak istedim diye ne değişti? İl başkanı olsaydım size yanlış mı yapacaktım? Grup Başkan Vekili olmamamın size rahatsız etmemesi gerektiğini düşünüyorum. Size en yakın insan benim. Başka arkadaşlar sizin dostunuz gibi oldu, ben düşman oldum’ dedim. Şu an aynı noktayız. Bizim Büyükşehir Belediye Başkanımızla bir kavgamız yok. Hep beraber hizmet edelim. Çiğli’ye ve İzmir’e faydalı işler yapalım. Ondan sonra devam edeceksek ederiz. Başkanımız en son düğüne davet etti, düğüne katıldık” diye konuştu.
ÖZLALE’NİN ADAYLIĞINA NE DEDİ?
İYİ Parti’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için İzmir Milletvekili Ümit Özlale’nin gösterilmesini değerlendiren Gümrükçü, “Ümit Bey, iyi bir akademisyen. Hayatının bir bölümünğ geçirmiş ve kenti seven bir İzmirli. 14 Mayıs’ın ardından kentin artık vekili. Akdemik birikimi, siyasi tecrübesini bu kente faydalı işler yapmak iin harcayacağından şüphemiz yok. Biz vekil olarak görev yapar diye beklerken bir süredir İYİ parti’nin büyükşehir adayı olarak sahada. Canla başla çalışıyor. Kendine göre doğruları, yanlışları ifade ediyor. Bu kıymetli bir şey, demokrasi böyle bir şey” dedi.
“DEMOKRASİ CEPHESİ KURULMALI”
İYİ Parti’nin yerel seçimler için ittifaka kapıları kapatmasının yanlış olduğuna dikkat çeken Gümrükçü, “Her partinin kendi adayını çıkararak gücünü tarttığı bir sistem, parlamenter sistem. 2015’den sonra ittifaka evrilmiş siyasal sistem oluştu. Biz daha 3 ay once beraber bir seçime girdik. İYİ Parti’nin yerel seçimlerde tavrı neden böyle diye tahlil edemem. Etmem de doğru değil. Daha 3 ay önce birlikteyken böyle şeyler yapmamak lazım. Biz toplumun eleştirileri yeniden değerlendirerek yeniden ittifak oluşturmalıyız. Demokrasi ekseninde yaklaşan yerel seçimlerde bir cephe oluşturmalıyız. CHP ve İzmir tüm siyasi partilerin alacağı oylardan önemli. Bu kentte bir anlayış değişikliği olmamalı. Bunun dışında hareket ederseniz, kentin yerel dinamikleri bir konsensus oluşturur ve o seçime o konsensüsle girilir. Bir daha masaya oturulup, yeniden ittifak tahsis edilir. Bütün Türkiye’yi kapsayacak şekilde bir ittifak yapılmalı. Büyükşehirleri yaklaşan ekonomik krizden dolayı kazanmalıyız. Türkiye’de muhalefet büyük bir başarının altına imza atabilir. ” ifadelerine yer verdi.
Sayfa başına git
