Doçent Tabip Yarbay Ahmet Turan Ilıca’nın başına gelenler adeta filmlere konu olacak türden... Yarbay Ahmet Turan Ilıca, İzmir Askeri Casusluk davasında tutuksuz yargılandığı sırada Mart 2014’de TSK’dan ihraç edildi. Ilıca, bu davanın çökmesinin ardından geçen mayısta İzmir Asker Hastanesi’ndeki görevine geri döndü.
Eşi ve 7 yaşındaki kızıyla birlikte göreve dönmenin sevincini yaşayan Ilıca, bu kez 15 Temmuz FETÖ/PDY darbe girişiminin ardından yayımlanan Kanun Hükmünde Kararname’yle (KHK) Türk Silahlı Kuvvetleri’nden (TSK) bir kez daha ihraç edildi. Anayasa Mahkemesi ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’ne hak ihlali gerekçesiyle başvuruda bulunduğunu belirten Ilıca, 8 yıldır FETÖ/PDY ile mücadele ettiğini belirtti.
TEHDİT ALDIM
Ilıca, şu iddiaları dile getirdi: “2008’de GATA Radyoloji Anabilim Dalı’na yardımcı doçentlik başvurusu yapınca ‘GATA imamı’ olduğu iddia edilen F.Ö. tarafından sınava girersem sonuçlarına katlanacağım yönünde tehdit aldım. Tehdite aldırış etmeden sınava girdim. Bu sırada etik kurula isimsiz bir mektup gönderilerek yayınlarımda etik ihlal olduğu iddia edildi. Mektup nedeniyle 3 ay gecikmeli de olsa 2009’un ocak ayında GATA’ya yardımcı doçent olarak atandım. FETÖ’cüler tarafından mobing uygulanmaya başlandı. Örgüt imamı olduğu iddia edilen kişi klinikte 6’ıncı adam olmasına karşı çok kudretliydi. 2011’de geçici görevle araştırma görevlisi olarak ABD’ye gönderildim. ABD’de olduğum dönemde GATA’daki anabilim dalı başkanımız istifa ederken, birçok parlak doktorun tutuklanma haberlerini duydum. FETÖ’cülerin sistemi ele geçirdiklerinin farkındaydım. 2012’de ABD’den dilekçe göndererek GATA’daki görevimden istifa ettiğimi bildirdim. İzmir Askeri Hastanesi’ne tayinim çıktı. 2012’de İzmir Askeri Casusluk davasına bakan Savcı Zafer Kılınç tarafından davaya sanık olarak eklendim. Kılınç, bu davalar çökünce açığa alındı. Bana isnat edilen suçlamada aralarında İlker Başbuğ Paşa’nın da olduğu ultrason bilgilerini sızdırdığım şeklinde suçlamalar yapıldı. FETÖ’cüler hasta bilgilerini çalıp kendileri sızdırıyor, suçu da bizim üzerimize atıyordu. Davadan beraat edince kumpası kuranların FETÖ’cüler olduğu ortaya çıktı.”
Ilıca, “2013’de AKP Milletvekili Cengiz Yavilioğlu’nun yanına giderek GATA’daki FETÖ yapılamasıyla ilgili 14 sayfalık rapor verdim” diye konuştu.
TEZGAHLARINI ANLATTIM
Ilıca, şöyle devam etti: “Mart 2014’te henüz İzmir Askeri Casusuluk davası sonuçlanmamışken TSK’dan uzaklaştırıldım. AYİM’de bu duruma itiraz ettim. Özel Yetkili Mahkemeler kapatılınca, İzmir Askeri Casusluk davası bağımsız mahkemede görülmeye başlandı ve davanın kumpas olduğu anlaşıldı. 2015 sonunda tüm sanıklar söz konusu davadan beraat etti. Özel yetkili mahkemeden sonra davaya bakan hakim ve savcılar İzmir Askeri Casusluk’un kumpas olduğu, FETÖ elemanları tarafından tertip edildiği kararını vererek karşıt soruşturma başlattılar. GATA’daki Fetullahçı örgütlenmeyi deşifre eden kişiyim. Benim gibi bu davadan mağdur olan bazı arkadaşlarla birlikte geçen yıl Ankara Emniyeti’ne giderek 5 sayfalık ifade verdim. Terör örgütünün yapılanmasını, tezgâhlarını anlattım. Bu sırada geçen mayısta göreve iade kararı çıkınca İzmir Asker Hastanesi’ndeki görevime geri döndüm. Ancak FETÖ’cülerin peşimi bırakmayacağını düşünerek ağustosta maaşsız emeklilik için başvuru yapmak için hazırlıklara başladım. Ne olduysa 15 Temmuz FETÖ/PDY darbe girişiminden 12 gün sonra oldu. 27 Temmuz tarihli KHK ile TSK’dan atıldığımı öğrendim. İzmir Casusluk davasından sonra bu kez FETÖ/PDY’ye aidiyet gerekçe gösterildi. Kararname açıklanınca birçok arkadaşım beni arayıp şoke olduklarını söyledi. Benim adımı FETÖ’cü diye kim verdi bilmiyorum. Bilgi edinme hakkımızı kullanmak için başvuru yaptık ancak avukatım OHAL’den dolayı bu talebimin kabul edilemeyeceğini dile getirdi. Beni FETÖ’cü alçaklarla aynı kaba koyan devletime kırgınım. Böyle gol yenir m? Kumpas davasından aklanmamız bizlerin şerefiydi. Atatürkçü, vatansever bir askerim, araştırsınlar.”
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'A MEKTUP
Ilıca, TSK’dan ihraç edildikten sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yaşadığı durumu anlatan bir mektup kaleme aldığını belirtti. Ilıca, “Sayın Cumhurbaşkanım, ben Doçent Tabip Yarbay Ahmet Turan Ilıca” diye başlayan mektubunda şöyle dedi: “8 yıldır FETÖ’yle mücadele eden ve bu süreçte türlü haksızlıklara uğrayıp mağdur olan bir kişi olarak kumpas mağdurlarının da orduya geri çağrıldığı bir dönemde ismimin FETÖ’cülerin arasında gösterilmesi beni ve ailemi derinden sarstı. FETÖ’nün itirafçılarının, kendileriyle mücadele eden masumları listeye dahil ettirerek listeleri bulandırmaya çalıştığı anlaşılmaktadır. İstihbarat birimlerine sızmış FETÖ elemanları da ismimi bu listeye ekletmiş olabilirler. Mağduriyetimin giderilmesi ve itibarımın iade edilmesini talep ediyorum.”
8 yıldır FETÖ/PDY ile mücadele ettiğini belirten Ilıca, “Anayasa Mahkemesi ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’ne bireysel başvuru yaparak, hak kaybının giderilmesi için itirazda bulunduk. Bir an önce bu yanlışın düzeltilmesini istiyorum. FETÖ’cü falan değilim” dedi. (Milliyet)