POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM

Karşıyaka’da gerçekleşen SODEM (Sosyal Demokrat Belediyeler Derneği) buluşmasına İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu damga vurdu. İktidarın politikalarını hedef alan Kocaoğlu, “Türkiye Cumhuriyeti’nin gayrimenkullerini satıyorlar. Nerede rant varsa satıyorlar. Bütün sistem bunun üstüne kurulmuş.Sektörlerin büyütülmesi için bir şey yapılmıyor. Hayali bir rant ekonomisi suyu bulandırıp parseli götürme… Ülkenin kazanımlarını götürme. Kamu alanları yok ediliyor. Bu hükümetin felsefesinde kamu alanları yaratmak yok. Yok etmek var” dedi.Kocağlu parti içi de önemli mesajlar verdi ve, “ Eğer biz aday olacaksak bir dönem daha belediye başkanlığı yapacaksak herkes şapkasını önüne koymak zorunda. Parti içi sürtüşmeleri herkes bir tarafa bırakacak tek vücut direnecek. Direnemeyecek arkadaş ‘yapmayayım’ desin” ifadelerini kullandı.

SERCAN AVCI/HABER SERVİSİ - SODEM (Sosyal Demokrat Belediyeler Derneği) buluşması Karşıyaka’da gerçekleşti. Karşıyaka Nikah Sarayı’nda gerçekleşen toplantıya Türkiye genelinde il, ilçe ve beldelerden toplam 60 belediye başkanı katıldı.Başkanlığını İstanbul Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk’ün yaptığı SODEM’in Karşıyaka buluşmasının açılışı konuşmalarının ardından “Gençliğin İstihdama Katılımı” paneli gerçekleşti.

Karşıyaka’da gerçekleşen SODEM Buluşması’na SODEM ve İstanbul Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Mustafa Akaydın, Muğla Belediye Başkanı Osman Gürün, Giresun Belediye Başkan Kerim Aksu, Ankara Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık, Kuşadası Belediye Başkanı Mehmet Esat Altıngün, Sarıyer Belediye Başkan Şükrü Genç, Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünlü, Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun, İzmir’in 15 ilçe belediye başkanı ve Türkiye’nin dört bir yanından gelen ilçe belediye başkanları katıldı.

ÖZTÜRK: CHP’Yİ AVRUPA’YA ANLATAN BİR YAPI YOKTU
SODEM’in Başkanı İstanbul Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk,SODEM’in iki ana temel hedefle kurulduğunu belirterek, “ İlki Genel seçimleri alabilmek için yerelde güçlü olmanız lazım. Bunu geliştirmek için kendi içimizde özümsetmek için bir araya geldik. İkincisi ise Avrupa’daki sosyalistler CHP’yi faşist bir parti olarak algılıyordu. Çok ağrımıza gidiyordu.CHP’yi Avrupa’ya anlatan bir yapı yoktu. Bizi başka örgütler anlatıyor. Hocanın örgütleri…AKP’nin örgütleri CHP’yi anlatıyor. En doğru şey bizim kendimizi ifade edecek bir sivil örgütlenmeyi oluşturmamızdı.Biz bunu oluşturduk.3 yıldır Türkiye’deki insan hakları ihlalini, yargının durumunu, belediyelere yapılan baskıyı anlattık” dedi.

İZMİR’E YAPILAN OPERASYONDAN SONRA…
Belediyelere yapılan polis operasyonlara değinen Öztürk, uzun süre sahipsiz tek başına kaldıklarını ancak İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan operasyon sonrası her şeyin su yüzüne çıktığını ve belediyelere sahip çıkılmaya başlandığını ifade etti. Öztürk sözlerini, “ Şeyhler uçmaz. Onları müritleri uçurur. Biz birbirimize destek çıkarsak bu partiyi uçururuz. SODEM’in temel amacı da bu sosyal felsefeyi hem içerde hem dışarıda geliştirmek” diyerek bitirdi.



DURAK 5216 VE 5393’Ü HEDEF ALDI
Yoğun göç ve kontrolsüz yapılaşma, alt yapı eksiklikleri ve kentli olma bilincinin yaygınlaştırılamamasının “ideal kentler”in yaratılmasının önündeki en ciddi sıkıntılar olduğunu ifade eden karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak, “ “Yerel yönetimleri güçlendireceğiz” sloganıyla iktidara gelen AKP’nin söylemleriyle taban tabana zıt uygulamaları ise, durumu daha da zorlaştırmaktadır” dedi.
5216 ve 5393 sayılı yasaları hedef alan Durak, “Bu yasalarla demokratik ve katılımcı yerel yönetimlerden söz etmek mümkün değildir. Yerelleşmeyi sağlamak adına çıkartılan bu yasalar hedefine ulaşmamış, ilçe belediyeleri tamamen tutsak edilmiştir.Kentlerin kontrolsüz gelişip, büyümesinin önü açılırken, kent yönetimlerinin yetkileri sınırlandırılmaktadır” diye konuştu.


“KATILIMCIYIZ AYRIM YAPMIYORUZ!”
Belediyelerin görevinin, bir arada yaşayan insan topluluklarından oluşan kentlerde, günlük yaşamı kolaylaştıracak faaliyetlerde bulunmak olduğunu söyleyen Durak,şunları söyledi “ Toplumun tüm kesimlerinin, sorun, ihtiyaç ve taleplerine, ayrım gözetmeksizin, öncelik veren, kentin sosyal yaşamının düzenlenmesinde insanı merkeze koyan, katılımcı, demokratik, emeğe ve sosyal adalete saygılı olmayı kılavuz edinen sosyal demokrat belediyeciliğin ülkemizdeki temsilcisi ise, Cumhuriyet Halk Partili belediyelerdir”

Durak sosyal demokrat belediyeler olarak belediyeciliği, klasik anlayışın ötesine taşıyan, en iyi uygulamaları, yıllardır kentlerde sergilediklerini ifade etti.Durak, “ Sosyal Demokrat Belediyeler Derneği SODEM çatısı altında, 3 yıla yakındır, nitelikli çalışmalar yürüttüklerini belirtti.

ONLAR 1 BİZ 3 İŞ YAPIYORUZ
Moderatörlüğünü SODEM Genel Sekreteri Onur Eryüce’nin yaptığı “Gençliğin İstihdama Katılımı” panelinde konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu iktidarı topa tuttu.İktidarın üretim politikalarını eleştiren Kocaolu, “ istediğine istediği koşullarda enerji ruhsatı veriyor, maden ruhsatı veriyor. Alanı belli yapanı belli kredisi belli bir çark düşünün. İhale yapılıyor ihalelerin büyük çoğunluğu istediğine istediği koşullar da veriliyor. Metro kıyaslaması yapıldı İzmir-İstanbul-Ankara üçgeninde... Biz harikalar yaratmıyoruz. Biz başka belediyenin 2 liraya yaptığı işi hakkıyla 1 liraya yapıyoruz. Onların 1 iş yaptığı yerde biz 3 iş yapıyoruz” dedi.



HEDEFİNDE ŞEHİR HASTANESİ
Yap işlet devret yöntemine karşı olmadığını ancak iktidarın uyguladığı sisteme karşı olduğunu belirten Kocaoğlu, “ Güzel bir slogan buldular. ‘Devletin cebinden bir kuruş çıkmadan yatırım yapıyoruz’ Şehir hastanesi yapılacak Bayraklı’da…. Bunu Sağlık Bakanlığı çalıştıracak. Avam proje yaptı bakanlık…Arazi devletin…Bakanlık çalıştıracak hekimleri…Bir muhterem kişi adı şanı belli inşaatı alacak yapacak. Bunu sağlık bakanlığına kiraya verecek. Adam oturacak binaların maliyetini yazacak. Kredi alacak maliyeti belli. Krediyi bulamıyorsa hükümet erki yardım edecek. Adam buna kar da koyacak. Devletin bina yapmak için itibarı gücü yok m? Var... Özel sektörden ucuza alabiliyor m? Alabiliyor. Faizden bir defa devlet kar ediyor artı bu adam kar edecek. O devletin kasasında kalsa olmuyor mu…Yap işlet kiraya ver yönteminde kim karlı çıkıyor bunu sizin takdirinize bırakıyorum” diye konuştu.

KAMU ALANI YARATMIYORLAR YOK EDİYORLAR
İktidarın Türkiye Cumhuriyeti’nin gayrimenkullerini plan yetkisini alarak sattığını söyleyen Kocaoğlu, “Bunu kademe kademe yapıyorlar. Nerede rant varsa satıyorlar. Bütün sistem bunun üstüne kurulmuş.Sektörlerin büyütülmesi için bir şey yapılmıyor. Hayali bir rant ekonomisi suyu bulundurup parseli götürme ülkenin kazanımlarını götürme. İstanbul’da bitti. Kalmadı. En son Gezi Parkı…Burası ne kışladır…Oraya yapılacak AVM’dir…Tamamen ranta dayalı…60 senedir Gezi Parkı civarıyla oynanıyor. Kamu alanları yok ediliyor. Bu hükümetin felsefesinde kamu alanları yaratmak yok. Yok etmek var. İnsanlar kamu alanlarından örgütlenirler, kentlilik bilinci gelişir dayanışma gelişir o da bu tür sistemlerin işine gelmez” dedi.


DİRENMEYECEK ARKADAŞ…
Kocaoğlu, bugüne kadar haksız özelleştirmelerin büyük çoğunluğunu yargıya müracaat ederek durdurduğunun altını çizdikten sonra parti içine şu sözlerle mesaj verdi; “ Bundan sonra durdurmamız çok zor. Bizim verdiğimiz hukuk mücadelesi Ankara’da 12’de kanun çıkartıldı o delik kapatıldı. Bizim de yapacağımız bir şey kalmadı. Hukuk sisteminin geldiği nokta belli…Bundan sonra kentleri koruyabilmek için hem bütün belediyeler hem bütün meclis üyeleri hem de STK’lar katılımcı bir anlayışla mücadele etmekten Gezi ruhunu ülkenin kılcal damarlarına yayıp direnmekten geleceği korumaktan başka çaremiz yoktur. Eğer biz aday olacaksak bir dönem daha belediye başkanlığı yapacaksak herkes şapkasını önüne koymak zorunda. Parti içi sürtüşmeleri herkes bir tarafa bırakacak tek vücut direnecek. Direnemeyecek arkadaş ‘yapmayayım’ desin”

KIRSALDA BİR NUMARAYIZ
Hükümetin sıkıntı yaratmasına rağmen tarımı kalkındırdıklarını ifade eden Kocaoğlu, “Kırsalda açık ara CHP olarak bir numarayız. Bayındır’da CHP 1950’den beri ikinci parti bile olamamış. 2009 seçiminde CHP, AKP’ye çok az oy farkıyla kaybetti. 4 bin küsür oy aldı iki parti… Büyükşehir ikisini toplamından fazla oy aldı. Yaptığımız yatırımlarla bunu sağladık. Kırsaldan oy alıyoruz. CHP’nin de belediyelerinde bu politikaları izlemesi gerek. Denendi test edildi onaylandı”dedi.