Yozgat’ın Yerköy ilçesine bağlı Saray beldesinde faaliyetini sürdüren Brezilya’nın Votormantim şirketine ait Yozgat Çimento Fabrikası'ndan yük taşıyamadıklarını öne süren Saray Kamyoncular ve Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi üyeleri eylem yaptı.
Kamyonlarını Yibitaş Çimento Fabrikası karşına çeken kamyoncu esnafı, fabrika önünde toplanarak basın açıklamasıyla sıkıntılarını dile getirdi. Saray Kamyoncular ve Motorlu Taşıyıcılar Kooperatif Başkanı Mustafa Reşit Erbaş, çimento fabrikasının Saray beldesinde bulunduğunu, uzun yıllar çimento fabrikası sayesinde geçimlerini sürdürdüklerini belirterek, son zamanda fabrikanın kendilerine uyguladıkları yanlış politikalar sebebiyle iş alamadıklarını iddia etti. Erbaş, "Bizler Saray halkı olarak geçimini tarım, havancılık ve uzun zamandan beri de nakliyecilik yaparak sağlıyoruz. Kooperatifimiz, Yibitaş Çimento Fabrikası'nın ihtiyacı olan klinker, tıras, kömür gibi taşıma işleri ile iştigal etmektedir. Ancak fabrika yönetimi bizleri yok etmeye yönelik birtakım oyunların içine girmeye başladığını görüyoruz. Taşıma işlerini dışarıdan başkalarına verirken bizlere vermemeye başladı. Saraylı ve Yerköylü nakliyeciler olarak bizler de dışarıdan gelen nakliyeciler ve trenin taşıdığı fiyatın aynısına hatta daha aşağısına taşıyalım diyoruz, bize vermiyorlar. Saraylı olarak biz fabrikanın tozunu yutuyoruz, tüm zararlarını biz çekiyor, fakat işlerini alamıyoruz." dedi.
200 nakliyecinin mağdur edildiğini öne süren Kooperatif Başkanı Erbaş, "Biz Yerköy kooperatifiyle birlikte 200 araçlık bir filoyu mağdur ediyorlar. Bize verilen hat Samsun hattı, Nevşehir-Kalaba hattında 300 bin ton mal taşınacağı beyan edilmektedir. Bunun 140 bin tonunun tren ile taşınacağı söyleniyor, geri kalanını da onların söylemiş olduğu fiyata talip olduğumuz halde bize verilmek istenmiyor. Nedendir anlamakta güçlük çekiyoruz. Nakliyecilikle geçimini istihdam eden 200 araçlık bir filoyu perişan ediyorlar. Biz onlardan anormal bir şey istemiyoruz. Bize izah edemiyorlar." diye konuştu.
Kamyoncular Kooperatifi Üyesi Sufa Budak da beldede yaşayan birçok insanın fabrikanın yaydığı tozlardan hastalandığını, kanser olduğunu iddia ederek, “Kolumuzu kesseniz kanımızdan çimento tozu akıyor. Her yıl 30-32 yaşında kanserden, ülserden ölenlerimiz var. Hayvancılığı bıraktık. Nakliye sektörüne döndük, burası bize düzen vermiyor. Bir gün 100 ton çekeceğiniz diyor, bir gün 2 bin ton çekeceğiniz diyor. Bunların amacı üzüm yemek değil bağcıyı dövmektir. Biz öcü değiliz, biz ekmeğimizin peşindeyiz. Maliye borçlarımızı ödeyemiyoruz. Arabalarınızı buna göre yaptırın dediler, ona göre yaptırdık. Şimdi de dışarıya çektiriyorlar." dedi.
Ahmet Erkoç da aynı ifadeleri kullanarak şunları söyledi: "Biz burada harici bir şeye talip değiliz, sadece dışarı illerden gelen araçların çektiği fiyata biz de çekelim diyoruz. Çünkü araçlarımız buna göre dizayn edildi. Yibitaş, araçlarınızı bizim işimize göre yapın dedi, biz de ona göre yaptık. Bizim buradaki Yibitaş ile hiç sorunumuz yok, asıl sorun Ankara’daki nakliye bölümüyledir. Bizim kooperatifimiz kuruldu kurulalı buranın işini yapmaktadır. Biz yaptığımız işin karşılığını 50 gün sonra alıyoruz. 50 gün de ara boşluk olunca 100 gün oluyor ve çok mağdur oluyoruz. Bizim isteğimiz trenin taşıdığı fiyata talibiz. Bu fiyatlara dışarıdaki nakliyecilere veriyorlar. Bu işin olmasını istiyoruz. Yoksa burada çadır kurup ölüm orucuna başlayacağız."
Fabrika yöneticileri, ileri sürülen iddiaların kendileriyle ilgili bir durum olmadığını, genel merkezi ilgilendiren bir konu olduğunu ifade etti.
POLİTİKA
Sayfa başına git
