POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM

Geçmiş Dönem Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclis Üyesi Hüseyin Saygılı ,İzmir ilçe belediyeleri ve Büyükşehir Belediyesi’ndeki atamaları için, "Cemil Başkanımız başta olmak üzere diğer belediye başkanlarımızın da bir cadı avına çıkacaklarını düşünmüyorum. Yanlış atamalar varsa da telafi edeceklerini düşünüyorum." dedi.

EGEPOSTASI- Geçmiş Dönem Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclis Üyesi Hüseyin Saygılı, TR35 TV’de yayınlanan Birol Soylu ile 10. Köy programında önemli açıklamalarda bulundu. 

“İZMİR'DE DÜŞÜŞÜN NEDENİNİ İYİ DEĞERLENDİRMEK LAZIM”

Cumhuriyet Halk Partisi için İzmir’in önemli bir kent olduğunu söyleyen Saygılı, 31 Mart Yerel Seçimleri’nde CHP’nin İzmir’de düşük oy almasına ilişkin olarak “Bunun çeşitli nedenleri olabilir. Bunlardan bir tanesini ben adaylık, adaylaşma sürecinde yaşanan sıkıntılar olarak değerlendiriyorum. İkinci nedeni ise biliyorsunuz geçen dönemde ittifakla seçime gidilmişti. Bu dönem ittifak olmaması oyların biraz daha düşmesine neden olmuş olabilir. İttifaktan giden oyların yanı sıra yüzde 5,6 gibi bir oranda oylar azaldı. Neden? Çünkü seçmen sayısı artıyor. Seçmen sayısı bakımından da düşüş kaydetmişiz. O nedenle de bu düşüşün nedenelerini iyi değerlendirmemiz lazım. Cumhuriyet Halk Partili, İzmirli siyasi aktörler geleceğe ışık tutacak şekilde önlemleri de şimdiden almaları gerekiyor” dedi.

“HİZMETLERİNE ODAKLANSINLAR” 

CHP’li Başkanların önceki dönemden borç devralmalarını değerlendiren Saygılı, “Seçilen arkadaşlarımıza öncelikle başarılar diliyorum, başarılı olmalarını istiyorum. Belediye başkanı olmak çok önemli bir görev. Toplumsaldır, halka hizmet ve halka hizmetin de en önemli görevlerinden bir tanesidir. Dolayısıyla eleştiri yapmanın, serzeniş yapmanın, yeri ve zamanı değil. Borçlu belediyeleri davralmış olabilirler.  Yapacakları projeleri, halka yansıtmaları, hayata geçirmeleri çok önemli. Bence hizmetlerine odaklansınlar. Siyaseti, yerel siyasetler, ilçeydi, ildi, buralara çok fazla yormasınlar, enerjilerini harcamasınlar. Siyaseti siyaset yapan arkadaşlarımıza bıraksınlar. Elbette onlar da siyaset yapacak. Ama yerel yönetici olmaları nedeniyle sahada olmaları daha önemli. Koltuklarını kullanarak siyaset yapmalarını çok doğru bulmuyorum. Geçmişte bunlar yapıldı, yaşandı, doğru değil. Özgür ve özgür bir siyaset yapma ortamı çıkmıyor o zaman. Güce dayalı siyaset ortamı doğru değil. Belediye başkanına bağlı ekipler ortaya çıkıyor. O da parti tabanımızda huzursuzluklara neden oluyor” dedi. 

“İŞÇİLERİ ÇIKARMAK UMUTLARIYLA OYNAMAK DEMEK”

CHP'li Saygılı, belediyelerde işten çıkarmalara ilişkin olarak, “Yeni belediye başkanları kendi yeni kadrolarını kurmak isteyebilir. Fakat önceki belediye başkanlarının son anda çok fazla sayıda işçi almalarını doğru bulmuyorum. Fakat öyle ya da böyle işçi alımı olmuş ise, işe giren insanları bir anda işten çıkarmak onların umutlarıyla oynamak demek. Bunu bir şekilde çözüme kavuşturmamız lazım. Sendika yöneticilerinin sözleşmeleri var ya da anlaşmaları var. Emekli olurlarsa çocuklarını işe alacaklar, ben bunu da doğru bulmuyorum. Bu uygulamayı yeni  duydum. Bu da etik değil, doğru değil. Ben emekli olurum. Oğluma alırım. Böyle bir durum hiç hoş değil. Böyle olanlar olduğu söyleniyor. Babaları da emekli olmamış. Bence gereği yapılmalı. Burada yeni belediye başkanlarının elini, kolunu çok da bağlamamak lazım diye düşünüyorum” dedi. 

“CADI AVINA ÇIKACAKLARINI DÜŞÜNMÜYORUM”

İzmir ilçe ve Büyükşehir Belediyesi’ndeki atamaları yerinde bulduğunu söyleyen Saygılı, “Cemil Başkanımız başta olmak üzere diğer belediye başkanlarımızın da bir cadı avına çıkacaklarını düşünmüyorum. Yanlış atamalar varsa da telefai edeceklerini düşünüyorum. Cemil Bey'in tabii işi çok kolay değil. Belediye başkanımızın sorunları çok büyük. Altyapı sorunları var. Bekleyen işler var. Ekonomik sorunlar var. Gerçekten çok büyük bir sorumluluk altında. Tabii ki kendi kadrolarıyla çalışmak isteyebilir. Şu ana kadar yaptığı atamaları da son derece liyakatlı buluyorum. Dolayısıyla bunlara baktığımız zaman ben umutsuz bir tablo görmüyorum.