Ege Postası
Geri

Erdoğan: Tarih affetmez

Başbakan Erdoğan canlı yayında Habertürk TV'de gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Başbakan Erdoğan yaptığı açıklamada saldırıyı düzenleyen örgütün net olarak DHPK-C olduğunu açıkladı. Başbakan Erdoğan, "Şu ana kadar kafatasındaki bir ben onu açıkça ortaya koyuyor. Yarın DNA sonuçları sonucunda kesinleştirilip nihai netice açıklanacak" dedi. Erdoğan, " İlker Başbuğ'un tutukluluğunu 'terör örgütü mensubu' diyenleri tarih affetmez" dedi.
Erdoğan: Tarih affetmez
Haberler / Politika
2 Şubat 2013 Cumartesi 09:57
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
ANKARA- Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

- Bu patlama sebebiyle kendisi malum akıbete uğruyor. Şu ana kadar sadece  kafatasındaki bir ben onu açıkça ortaya koyuyor, oradan teşhis ediliyor, fakat  yine de çok daha emin olabilmek için DNA testlerine gitmek suretiyle, DNA  testlerini yarın sabah itibarıyla kesinleştirip, ondan sonra nihai neticeyi  açıklamak istiyoruz.

- Şu anda elimizde isim ve memleket olarak bir netice var ama  Başbakan olarak her zaman prensibim, son nihai şeyi de alalım, ondan sonra  açıklayalım diyorum.

- Ama şu anda olay aslında net sayılabilecek bir yerde,  DHKP-C, o kesin. DHKP-C'li olarak da böyle bir eylemi yapmasının ardında yatan  gerçekler de bu DNA testiyle birlikte bunlar da çıkar.

- Daha önce bizim vardığımız  netice ise daha önce bu kişinin yapmış olduğu bazı eylemler var. Yurt dışı  çıkışlar-girişler, Türkiye'de yattığı dönemler falan var. Bütün bunlar  netleştikten sonra diyoruz ki bunun açıklamasını ondan sonra yapalım.”

-Ölen güvenlik elemanına Allah rahmet etsin. Bir de NTV'den bir kızımız var. Büyükelçi 'ben davet ettim' diyor. Didem Tuncay kızımızın durumu ağır. Allah'tan ona da şifalar diliyoruz, ailesine geçmiş olsun temennilerimizi iletiyoruz.

- Suriye ile bu işin ilişkisi ihtimalini vermiyorum. Suriye Türkiye'de şu anda teröre yönelik ekstra bazı adımların içerisinde.

- Bugünkü canlı bombanın cebinden bir tane basın kartı çıksa onun için de 'basın mensubuydu' diyecekler. Bunlar iyi yaklaşım tarzları değil. Bizim burada teröre karşı ortak mücadeleyi vermemiz lazım. Teröristin iyisi kötüsü olmaz. Biz bu mücadeleyi ortaklaşa verirsek terörizmin belini kırarız

BAŞBUĞ'A TERÖR ÖRÜTÜ DİYENİ TARİH AFFETMEZ

- Bu bizi dilhun eden bir konu. Kuvvetler ayrılğı prensibi bir defa birbirlerinin alanına girmeye ne yazık ki çok müsait. Daha önce sayın Ahmet Necdet Sezer'in döneminde yargıyı adeta bu erkleri üzerine çıkaran bir Meclis konuşması vardı. Bu ifadeler çok eleştiri aldı.

- Ne yargının yürütme, ne yürütmenin yargı üzerinde bir üstünlüğü olamaz. Hepsinin anayasanın tanımladığı o kategoride hizmetini vermesi lazım. Başta Genelkurmay Başkanım olmak üzere diğer generallerimiz hiçbirisine kalkıp da bir alışılmış anlamda 'terör örgütü mensubu' demek çok ciddi bir yanlıştır ve bu affedilemez. İlker Başbuğ'un tutukluluğunu 'terör örgütü mensubu' diyenleri tarih affetmez.

- Bir defa TSK bir örgüttür ama terör örgütü değildir. Bu anayasal örgütün başıdır  dersen eyvallah. Ama terör örgütü dediğin zaman affedilir bir yanı yok. Bu çok ciddi bir yanlış. Mesela orada emekli olan komutanlarımız var generaller var. Bu noktadaki yaklaşım tarzı çok yanlış.

- Belli makamlarda olan insanlar bazı insanaları artık öyle bir hale getirmiştir ki, bu kaçar mı, durur mu bunu bilir.

İSTİHBARAT PAYLAŞIMI İYİ

- Biz 10 yıldır terörle mücadele ediyoruz. Şimdi birkaç yıldır terörle mücadelede istihbarat paylaşımında iyi bir noktaya geldik. Geçmişte paslaşmalar olmuyordu, ciddi sıkıntılar yaşıyorduk.

- Gerek Genelkurmay Başkanım, gerek kuvvet komutanların, üst komuta kademesi araziden çıkmıyor. Genelkurmay Başkanı operasyonu yürütüyorsa, kuvvet komutanları o operasyonu yürütüyorsa moral başka oluyor. Sürekli içiçeyiz, benimle olsun, Cumhurbaşkanımızla olsun. Bu aşağıya güven veriyor.

KOÇ VE ÜLKER'E İHALE ŞOKU

- İdeolojik hareket edemezsiniz. Batan ülkeleri artıda gösteriyorsunuz bizi hala ekside. Bütün bu olanlardan gelişmiş ülkeler de şikayetçi. Biz ne diyoruz 'Verseniz de vermeseniz de'. Yatırımcı Türkiye'nin güvenilir ve inanılır olduğunu biliyor.

- Şimdi fonlar da gelecek. Kredi kuruluşları itibar kaybına uğradı. Biz şimdi Fich'le anlaşma yapacağız. Şimdi Türkiye bazı kredi kuruluşlarıyla ilişkisini kesti. Şimdi arkadaşlarımız Körfez'e gidiyor. Demosrasyonlar ikili görüşmeler yapılıyor. Ben inanıyorum ki çok ciddi fonlar Türkiye'ye gelmeye başlayacak.

- Biz belki bazı özelleştirmeleri iptal edeceğiz. Örneğin otoyol meselesi, köprüler meselesini tekrar masaya yatıracağız. Daha yüksek beklentilerimiz var.

İÇİŞLERİ BAKANI NEDEN DEĞİŞTİ

- İdris Bey benim çok çok eski arkadaşım. İmam Hatip'ten sınıf arkadaşım. Çalışkan, pek diplomaya doyan bir arkadaşımız değil, gayretlidir. Bu süreç içerisinde herşeyi değerlendiriyoruz. Bu değerlendirmeler içerisinde de, istişarelerimiz vs. bu süreç içerisinde böyle bir değişim. Terör olayı bizim için çok çok önemli bir süreç. İdris kardeşim aslında gözü kara bir kardeşimdir. Terör bölgelerinde görülmesiyle vs. Bu noktada herhangi bir sıkıntı sözkonusu değil. Fakat böyle bir değişimin olması ihtiyacı yaptığımız araştırmalar neticesinde doğmuştur.

- Benim Sağlık Bakanımdan hiçbir şikayetim yoktur. Bir devir teslim süreci. Biz bir taraftan insan yetiştirmemiz lazım. Bir taraftan da zaman zaman meslek körlüğü başlar. Bizim şehir hastaneleri meselemiz yeni değil. 5-6 senelik bir mesele. Bizim önümüzdeki süreci şimdiden hazırlamamız lazım. Bu gerek bakanlık olsun gerek yeni yetişecek arkadaşlarımız için olsun. Şimdi Recep Bey'in üçüncü dönemiydi. Recep Bey bu dönem gidiyor. Şimdi seçimden sonra devir teslim yapması farklı ama bunu bir parlamentoda olan bir arkadaşımızın alması başka. İki bakanla birbirinin alakaları bir farklılığı görülüyor. Yeni bakanımız Mehmet Bey, Recep Bey'in birikiminden istifa edecek. Burada herhangi bir ters bakma, olumsuz yaklaşım böyle bir şey sözkonusu değil. Ben de yine kendisinden birikimlerinden gerek parti içinde, parlamentoda istifade edeceğiz.

BU İŞİN ARTIK ÇIKIŞI YOK

- Bölücü terör örgütünün 4 boyutu var: İmralı, Kandil, Avrupa ve parlamento. Dedikleri şey şu "İmralı ne derse biz onu yaparız". Bunda samimilerse şu anda İmralı beklentilerimizi cevap verecek şekilde adımlarını atıyor. Şu anda silahların bırakılmasından yana bir tavrın içerisine gidiliyor. Bu işin artık çıkışı yok.

- Biz ne dedik, 'yurtdışına çıkacaklarsa sınır noktasında biz iktidar olarak elimizden gelen bütün imkanlarımızı seferber edeceğiz, bundan önce olduğu gibi dokunmaya fırsat vermeyeceğiz'.

- Bu bittiği zaman eğer benim Kürt vatandaşımı seviyorlarsa benim Kürt kardeşime en büyük iyiliği bunlar yapmış olacaklar. Çünkü operasyonlar bitecektir.

- Buna bir zaman vermek mümkün değil. Bu her an olabilir uzayabilir. Ama biz her an olması için çalışıyoruz. Şu anda bizim proje ilerliyor. Bazıları 'adaya niye gidilir' diye bizi hesaba çekmeye çalışıyor. Biz buna hiç aldırmadan istihbarat teşkilatımı buraya gönderiyorum.

- Biz siyasi uzantısı olan parlamentodaki ekibe de bazı şeyleri söylüyoruz. 'Siz şu anda bölücü terör örgütünün uzantısınız. Siz de kabul ettiniz. Siz de barış istiyorsanız bu cesaret işidir. Onun için bir yerlerden korkarak iradenizi geciktirirseniz barış gecikir' diyoruz

GERİ DÖNÜŞ BAŞLADI

- Bu dönemde gerek devlet gerekse vakıf üniversitelerinde kalite artıyor. Şimdi bizim tıptaki açığımızı inşallah kısa zamanda kapatacağız. Bizim tıpta beyin gücümüz iyi. Artık göç vermiyoruz. Şimdi artık dönüş başladı.

- Teknolojiyi devlet olarak biz de alıyoruz özel sektörde transfer ediyoruz. Bu tabii bize bir başka güzellik getirdi.

- Artık MR için 7-8 ay beklemek bitti. Devletin sağlık maliyeti 4 kat arttı ama benim insanımın sağlığı için herşey feda olsun.

- Biz yolsuzluğu kestik. İlaçlarda olan yolsuzluklar vardı. Bunların hepsi gitti. İlaç firmalarına diyoruz ki, 'Çok kazanma arkadaş az kazan'.

BAŞKANLIK SİSTEMİ

- Biz başta iyi niyet ortaya koyduk. Anayasa çalışmalarında 324 milletveki ile komisyonu 3 kişi temsil ediyoruz. İlk etapta 26 paketi dillerine doladılar. Bu paket millete gitti ve yüzde 58'le evet dendi. Ufak tefek bazı yerlerde takılıyorlar. Önce uzlaştıklarımıza bakalım yola devam edelim dedik.

- Başkanlık sistemi gündeme geldi, hemen bir isyan başladı. Ana muhalefet olsun, ikinci muhalefet olsun. Kabul edersin veya etmezsin. 324 milletvekili olan partinin önerisidir. Kabul etme, koyalım bir kenara yola devam edelim ama bu toplumun içinde Başkanlık sistemi tartışılsın. Biz mevcuta bakarız, yanlışlara doğrulara bakarız, tartışılır, benim toplumum da başkanlık sistemi nedir, parlamenter demokrasi nedir öğrenir. Ana muhalefet lideri Başkanlık sisteminde parlamento yoktur diyor. Biz buna rağmen 'sabredin arkadaşlar' dedik.

-  Ama bizim Mart sonuna kadar onlar ne getiriyor, anlaştık anlaştık. Anlaşmadık illa 4'lü anlaşmamız şart değil. Anayasayı çıkaracağımız şekilde 2 partiyle anlaşabiliyorsak, azami müşterekte birleşebileceğimiz anayasayı yaparız.

- Bunlar olmazsa referandum için ortak ararız. Zaten bizim anayasa çalışmamız var daha da ileri götürebiliriz. Biz referanduma gidebiliriz diyen hangi partiyse oturur konuşuruz. Ortak yeni anayasayı hazırladıktan sonra Meclis'e sunarız. Milletimizden başkanlık sistemi bu gücünü alırsa çok başlılıktan kurtuluruz ve çok seri karar alma imkanını getirecektir. Diyelim yarı başkanlık sistemi. Kendine has bazı doğruları var, ABD'deki sistemin kendine has doğruları var biz de bunları alalım Türk tipi başkanlık sistemi getirelim. Bizim geleneklerimiz var, göreneklerimiz var. Burada bütün mesele asıl iradenin halkta olmasıdır. Halk seçimini yapıp istediğini indirebiliyorsa mesele bitmiştir. Halkın iradesinin üstünde bir irade biz bu sistem içerisinde tanımıyoruz. Halkın kararına herkesin saygı duyması lazım.

BELEDİYELERE SORUŞTURMA

- Görev süremiz içerisinde ne kadar belediye izin verildi söyleyeyim. Partimizdeki belediyilerden 599 belediye hakkında biz soruşturma izni vermişiz. CHP'yle ilgili 454 belediye, MHP'yle ilgili 231, BDP'yle ilgili 96, diğerleri 141 soruşturma. Böyle bir tablo var.

- Bizim belediyelerimizle ilgili olarak üzerinde ısrarla durduğumuz şey; yolsuzluğa, çıkar ilişkilerine, personelle ilgili girdi çıktılara hassasiyetimiz çok fazla. Burada AK Partili belediyelerin sayısal olarak fazla. En  fazla belediye bizde olduğu halde. En son Eskişehir ve Antalya. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı ile ilgili soruşturmayı bizzat savcı kendisi davet ederek yapıyor.

- Eskişehir'le ilgili olarak yargı bu süreci açıyor. Ve yargı bunu başlatıyor.  Ana muhalefet bu olayı bizimle ilişki kurmak suretiyle kendine göre oraya bir güç devşirmek istiyor. Burada bir sıkıntı yoksa yargıda ortaya çıkacaktır.

KANALİSTANBUL PROJESİ

- Kanalistanbul bittiği zaman boğaz rahatlayacak. Eskilerin ifadesiyle tenezzüh alanı olacak. Proje çalışmaları bitmek üzere. Allah göstermesin boğazda bir kaza olursa. Bizim bunları yaşamamız lazım.

- Yassıada'yı biz Sivriada'yla beraber Özgürlük ve Demokrasi Adası yapacağız. Özel toplantılar orada yapılacak. Bir anlamda kongre adaları olacak. Otelleri olacak.

- Sivriada'ya biz Sidney'deki gibi bir simge salon olacak, geçişler olacak. Yassıada'da oteller, toplantı salonları, müze olacak. (Gazeteport)

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası