Ege Postası
Geri

İşçi Partisi'nden ESHOT çalışanlarına destek

İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir İl Başkanı Av. H. Tugay Şen, partisinin il merkezinde bir basın toplantısı yaparak ESHOT’ta çalışacak personel ihalesi hakkında değerlendirmelerde bulundu
İşçi Partisi'nden ESHOT çalışanlarına destek
Haberler / Yerel Politika
15 Kasım 2012 Perşembe 14:14
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
İZMİR- Şen, İşçi Partisi’nin konuya ilişkin çözümlerini belirttiği açıklamasında şunları söyledi: ESHOT’ta çalışacak personel ihtiyacının karşılanmasının yanında, 200 otobüs alımı ve elektronik ücret toplama sistemi hizmet alımını da kapsayan ihale 31 Ekim 2012’de yapıldı. Her yıl açık ihale şeklinde yapılan ve bugüne kadar İZELMAN’da kalan bu yılki ihalede, İZELMAN 198 milyon 428 bin TL teklif verirken, Etkin-İdeal şirketler ortaklığı bir yıl için 188 milyon 858 bin TL teklif sunmuştur.

 DENİZ FENERİ SANIKLARININ ŞİRKETİ, AKP’NİN HEDEFLERİ DOĞRULTUSUNDA İHALEYE GİRMİŞTİR

İhaleyi kazanması muhtemel Etkin Eğitim Organizasyon Limited Şirketi incelendiğinde, arkasında Deniz Feneri davası sanıkları olan Beyaz Holding ortakları Zekeriya Karaman ve İsmail Karahan’ın olduğu anlaşılmıştır. Almanya’daki yargılamadan ve Ankara’da sonradan görevlerinden alınan Cumhuriyet savcılarımızın soruşturmalarından anlaşıldığı üzere, Deniz Feneri’nin ucu Tayyip Erdoğan’a dayanmaktadır. Almanya’da yapılan Deniz Feneri yargılamasının ortaya koydukları üzerinden, İşçi Partisi’nin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptığı suç duyurusuyla başlayan Deniz Feneri davası sanıklarına ait şirketlerin esas amacı, kar elde etmek değildir. Amaçları, ulaşım hizmetinin kamu şirketleri aracılığıyla yürütüldüğü tek il olan İzmir’de kamu işletmeciliğine AKP hükümeti adına son vermektir. Başka ifadeyle İzmir ulaşımını özelleştirmek ve taşeron sistemini hakim kılmaktır. Yaşanan olay, basit bir ihale süreci değil, AKP’nin İzmir’i kuşatmasının en önemli adımlarından biridir.

 3317 İZELMAN İŞÇİSİ, İŞSİZ KALMA TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYADIR

 Etkin-İdeal şirket ortaklığı, İZELMAN’da görev yapan işçilerle çalışmaya devam etmek istediklerini ve sendikayla anlaşabileceklerini açıklamıştır. Ancak ihaleyi bu firmaların alması durumunda ne yaşanacağı gün gibi açıktır. Bu firmaların ihalelerini kazandıkları tüm belediyelerde yürüttükleri hizmetlerde çalışan işçiler, taşeron sistemiyle sömürülmüş, haklarını kaybetmiş ve sendikasız çalışmak zorunda bırakılmıştır. Yine Beyaz Holding’e bağlı şirketlerin ihalesini aldığı İstanbul itfaiyesinde yaşananlar, gerçeği tek başına göstermektedir. Bu firmaların itfaiye eri ihalesini almasından sonra, belediye şirketinde çalışan işçilerin önüne konulan seçenek, ya taşerona girmek, ya da işten çıkarılmak olmuştur.

 SADECE İŞÇİLER DEĞİL, İZMİR HALKI DA MAĞDUR OLACAKTIR

 İhaleyi söz konusu şirket ortaklığının kazanması,  sadece İZELMAN işçilerini değil, İzmir halkını da mağdur edecektir. Öncelikle İzmir ulaşımı, kamu yararını gözetmeyecek olan özel şirketlere teslim edilmiş olacaktır. Ayrıca bu şirket ortaklığı, İZELMAN işçilerini taşeronlaştıramadığı takdirde, 3317 otobüs şoförünü nereden bulacaktı? Bu soruya yanıt verilirken, İzmir gibi bir kentin ulaşımındaki zorluklar ve deneyim zorunluluğu göz ardı edilemez. Kısacası, ihalenin Etkin-İdeal şirket ortaklığında kalması halinde, İzmir ulaşımı büyük bir kaosa sürüklenecektir.

 SADECE İZELMAN’LA KALMAYIP DEVAMI GELECEKTİR

 İZELMAN’ın ihaleyi alamaması durumunda, ardından diğer belediye hizmetleri için de aynı kuşatma yaşanacaktır. Örneğin İZENERJİ’de çalışan 200 işçinin kaderini belirleyecek ihale süreci tamamlanmak üzeredir. İZENERJİ, ihalede en düşük teklifi veren üçüncü firma olmuştur. Bu yüzden konu tek başına İZELMAN meselesi değil, belediyenin tüm hizmetlerinin AKP’nin yandaş şirketlerinin eline geçmesi tehlikesidir.

 

            ÇÖZÜM, İHALENİN İZELMAN’A VERİMESİ veya

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ YÖNETİMİNİN İHALEYİ İPTAL ETMESİDİR

            Kamuoyunda tartışılan bu konu, basit bir ihale sürecine ilişkin değildir. AKP’nin planları doğrultusunda İzmir’deki belediye hizmetleri kuşatılmaktadır. Kamu eliyle yürütülen hizmetlerin özelleştirilmesi ve taşeronlaştırma hedeflenmektedir. AKP’nin yolsuzluk ekonomisi, İzmir belediyeciliğini de sarmak istemektedir.

            Bu sebeplerle İzmir Büyükşehir Belediyesi, ESHOT’ta çalışacak personel için açılan ihaleyi İZELMAN’da kalmadığı takdirde iptal etmelidir.

             4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “Temel İlkeler” başlıklı 5. Maddesinde “İdareler, bu Kanuna göre yapılacak ihalelerde; saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenirliği, gizliliği, kamuoyu denetimini, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanmasını ve kaynakların verimli kullanılmasını sağlamakla sorumludur” denilmektedir.

            Sendikasız ve düşük ücretlerle işçileri çalıştıracak bir şirketle, İZELMAN gibi sendikanın örgütlü olduğu ve işçileriyle toplu sözleşme yapan bir kamu şirketinin arasında rekabet koşullarının oluşmayacağı ortadadır. Aynı zamanda Etkin-İdeal şirket ortaklığının ESHOT’un personel ihtiyacını uygun şartlarla ve zamanında karşılayacağı da belirsizlik taşımaktadır. Etkin-İdeal şirket ortaklığının yarın bu hizmetin bu fiyatla yapılamayacağını ileri sürerek yaratacağı bir günlük ulaşım aksaklığı bile önemli bir gerekçedir. Sonuçta Büyükşehir Belediyesi, Kamu İhale Kanunu’nda yer alan “aşırı düşük fiyat teklifi” maddesinden hareketle bir sorgulama yapıp, ihaleyi iptal edebilir. Kamuoyu bilmelidir ki, kamu yararı gerekçesiyle mahkemelerin iptal ettiği çok sayıda ihale mevcuttur. Su borusu ihalelerinde bile kamu yararı gerekçesiyle ihalenin iptal edildiği düşünüldüğünde, ulaşım konusunda kamu yararının ne derece ileri sürülebilir olduğu ortadadır. İkinci bir çözüm yolu da, yıllardır yükümlülüklerini sorunsuz şekilde yerine getirmesi ve kamu yararı gözetilerek ihalenin ikinci en iyi fiyatı veren İZELMAN’a verilmesidir. Bunun için de Etkin-İdeal şirket ortaklığının yetkin olmadığının belirlenmesi gerekmektedir.

 

            AZİZ KOCAOĞLU, TARİHİ BİR SORUMLULUKLA KARŞI KARŞIYADIR

            İhalenin Büyükşehir Belediyesi tarafından iptal edilmesi halinde, yapılacak ikinci ihaleye İZELMAN daha uygun bir fiyatla girebilir. Bundan doğacak maddi zararın Büyükşehir Belediyesi tarafından sermaye artırımı yoluyla sübvanse edilmesi mümkündür.

            Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Aziz Kocaoğlu, bu konuda vereceği kararla İzmir’de belediye hizmetlerinin kaderini belirleyecektir. Çünkü bu ihaleyle açılacak gedikten bütün hizmetlerin özelleştirilmesi sonucuna doğru ilerlenecektir.  Sayın Kocaoğlu, kamu yararını ve İZELMAN işçilerinin geleceklerini düşünerek bir karar verdiğinde, arkasında İzmir halkı duracaktır. AKP’nin yandaş şirketleri aracılığıyla yaptığı bu kuşatmaya, Aziz Kocaoğlu’nun direnmesinden kaynaklanacak her türlü baskının karşısında İzmirliler olacaktır.

 

            TEMEL ÇÖZÜM, BELEDİYELERDE İHALE SİSTEMİNE SON VERMEKTİR

            AKP hükümeti döneminde belediyelerin tüm hizmetlerini ihaleler yoluyla sağlaması bir yasal zorunluluğa dönüştürülmüştür. Ancak esas çözüm, özelleştirmeci, taşeronu doğuran ve yolsuzlukların anası durumundaki bu ihale sisteminin kökten yıkılmasıdır. İşçi Partisi’nin merkezinde yer alacağı Milli Hükümet, belediyelerimizin ulaşım gibi asli hizmetlerini kamu işletmeleri eliyle ve ihalesiz şekilde yürütmesini sağlayacaktır.

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası