POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM

Türkiye İnsan Yönetimi Derneği (PERYÖN) Ege Şubesi, ve 9 Eylül Kariyer Koordinatörlüğü’nün katkılarıyla düzenlenen, “XYZ 3 Kuşak 1 Zirve” konulu 9'uncu Ege İnsan Yönetimi Zirvesi, insan kaynakları işlevlerinin kuşak özelliklerine göre tasarlanmasının önemini ortaya koydu.

İZMİR-İnsan yönetimi zirvesinde iki gün boyunca gazeteci yazar Mesut Yar’ın farklı kuşakları temsil eden konukları Şeyma Üstün, Didem Bayat, Yasemin Akkozak Akbey ile gerçekleştirdiği sohbet oturumuyla beraber toplam 14 oturum gerçekleştirildi.

Kuşakların sinerjisiyle ilgili tarafları ve alanda çalışan değerli uzmanları İzmir’de buluşturmayı amaçlayan zirvede iki gün boyunca süren tartışmalarla farklı dönemlerde yetişen kuşakların iş yaşamına bakış açısı ve uygulamalarıyla ilgili farkılılıklar masaya yatırıldı.

Oturumlarda uzmanlar, belli bir dönemde doğmuş kişileri etkileyen sosyal, politik, ekonomik olaylar, dönemde geçerli ideolojiler ve yüklenmiş oldukları sorumluluklar kişilerin iş yaşamında da birbirinden farklı değer, beklenti ve davranış biçimlerine sahip olması gerçeğini ortaya çıkarttığını vurguladı.

İnsan Yönetimi ile ilgili alternatif gelecek senaryolarından hareketle insan yönetimi stratejilerine yön verilmesi gereğine vurgu yapılan toplantıda, çeşitliliği yönetebilmenin iş dünyası için giderek daha önemli bir rekabet aracı olduğu, kuşaklar arasındaki farklılıklar da zenginlik olarak algılanarak yönetilmesi ve kuşaklar arasındaki sinerjinin ortaya çıkarılması gerektiğinin altı çizildi.

Sonuç bildirgesinde, kuşaklararası farklı özelliklerden doğan çatışma ve zorlukların önüne geçmek için şu konuların üstünde duruldu:

 İnsan Kaynakları işlevlerinin kuşak özelliklerine göre tasarlanması,

 İş yerindeki farklı kuşaklara mensup çalışanların birbirleri ile güven ve anlayışa dayalı sağlıklı ilişkiler kurmalarını sağlayacak sosyal ortamların yaratılması,

Deneyimli kuşakların genç kuşaklara güven duyarak, yetki devredebilmeleri, bildiklerini - öğretmeleri ve deneyimlerini paylaşmaları, buna karşılık alt kuşakların büyüklerinden öğrenecekleri ve onlara öğretebilecekleri üzerinde yeniden düşünmeleri

İş-özel yaşam dengesine yönelik aile dostu uygulamaların geliştirilmesi,

Kurumların  “insan”ı bir kaynak değil bir ‘değer’ olarak görmesi ve bu değerin arttırılıp geliştirilmesi yönünde çaba harcamasının önemi.