İZMİR - Toplam 100 hanesi bulunan ve 1950’li yıllarda terk edilen Lübbey Köyü’nde sadece 7-8 kişi yaşamaya başladı. Köyün turizm için kullanılması amacıyla girişimlerde bulunuldu ve tapuların köyü turizme açacak bir firmaya devredilmesi kararlaştırıldı. Bunun üzerine basında adı 'Satılık Köy'e çıkan Lübbey, yerli ve yabancı yatırımcıların ilgi odağı olmaya başladı. Manzarası ve temiz havası ile dikkat çeken köye, bir İngiliz firma talip oldu. Köyü olduğu gibi koruyarak, turistlerin sokaklarında atla ve eşekle dolaşabilecekleri, koyunların ve ineklerin de bulunacağı nostaljik havaya sokmak isteyen firmaya, köyde kalan Mehmet Yavuz, Ali Öztürk, Hamide Bostan, Havva Suncazoğlu, Ayşe Dağlı ve Hüseyin Suncazoğlu karşı çıktı. Köy halkı, "Burası bize ata yadigarı. Çocukluğumuz bu köyde geçti. Köy bizim, nasıl satılı? Ölünceye kadar burayı terk etmeyiz" diyerek tavır koydu. Son olarak, Ödemişli Mehmet Genç'in yönetmenliğini, Ödemişli emekli öğretmen Osman Berber’in de senaristliğini yaptığı 'Terkedilmiş Bir Kartal Yuvası: Lübbey' adlı belgesel üzerine de köye ilgi büyüdü.
Köy bu hafta merkezi Karşıyaka’da bulunan Ege Fotoğraf ve Sinema Amatörleri Derneği üyelerini ağırladı. 47 kişilik grup köyde hem çekim yaptı hem de köylülerle görüştü. Dernek Sekreteri Bilgehan Ata, "Bir günümüzü burada geçirdik. Üyelerimiz bol bol fotoğraf çekti. Köyden ayrılmamakta direnen köylüleri yapacağımız bir belgeselle yurt içi ve yurt dışı yarışmalara katılarak tanıtacağız. Bu arada Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın köye sahip çıkması için elimizden gelen gayreti sarfedeceğiz" dedi.