Ege Postası
Geri

Sayıştay'dan 'Karabağlar Belediyesi' Raporu: 16 taşınmaz kayıtlara alınmamış!

Karabağlar Belediyesi’nin 2022 yılı Sayıştay Denetim Raporu açıklandı. Rapora göre, alınan depozito ve teminatların vadesine göre muhasebeleştirilmediği, bir kısım kıdem tazminatı ödemesinin kıdem tazminatı karşılığı hesabı kullanılmadan giderleştirildiği, tahsis edilen taşınmazların muhasebe kayıtlarına alınmadığı, taşınmazların kayıtlı değeri yerine satış bedeli üzerinden kayıtlardan çıkarıldığı, işletme hakkı şirketlere devredilen taşınmazların hizmet imtiyaz varlıkları hesabında takip edilmediği, Türkiye Belediyeler Birliğine aktarılan payların kamu idareleri payları hesabında muhasebeleştirilmediği, idarede kullanılan taşınmaz bilişim sistemi ile muhasebe sistemi arasında entegrasyonun olmadığı, devir tasfiye komisyonunca belediyeye devredilen bazı taşınmazların mülkiyetinin belediye adına tescil edilmediği ortaya çıktı.
Sayıştay'dan 'Karabağlar Belediyesi' Raporu: 16 taşınmaz kayıtlara alınmamış!
Haberler / Yerel Yönetimler
22 Kasım 2023 Çarşamba 15:22
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

GÖNÜL MORSÜNBÜL/EGEPOSTASI- Sayıştay,  Karabağlar Belediyesi’nin 2022 yılı Denetim Raporunu açıkladı.

Sayıştay’ın raporunda Karabağlar Belediyesi ile ilgili şu bulgular ortaya çıktı.

ALINAN DEPOZİTO VE TEMİNATLAR VADESİNE GÖRE MUHASEBELEŞTİRİLMEMİŞ

Sayıştay Denetim Raporu’nun 1’nci bulgusuna göre, “Nakden veya mahsuben tahsil edilen depozito ve teminatların muhasebe kayıtlarına vadelerine göre alınmadığı, hem bir yıldan uzun süre içerisinde iade edilecek teminatların hem de bir yıldan kısa süreliğine muhafaza edilen teminatların Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar grubunda yer alan 330-Alınan Depozito ve Teminatlar Hesabına kaydedildiği ve 430-Alınan Depozito ve Teminatlar Hesabının kullanılmadığı tespit edilmiştir.

Hem mevzuata uygunluk açısından hem de muhasebenin dönemsellik ilkesine aykırılık teşkil edilmemesi bakımından 330-Alınan Depozito ve Teminatlar Hesabında kaydedilmiş olup, bir yıldan daha uzun bir süre içinde iade olunacak depozito ve teminatların 430- Alınan Depozito ve Teminatlar Hesabına aktarılarak takip edilmesi gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.

BİR KISIM KIDEM TAZMİNATI ÖDEMESİ, KIDEM TAZMİNATI KARŞILIĞI GESABI KULLANILMADAN GİDERLEŞTİRİLMİŞ

Sayıştay Denetim Raporu’nun 2’nci bulgusuna göre, “Yapılmış olan bir kısım kıdem tazminatı ödemesinin 372- Kıdem Tazminatı Karşılıkları Hesabı kullanılmaksızın doğrudan gider kaydedildiği görülmüştür. Yapılan incelemede, yıl içerisinde 372- Kıdem Tazminatı Karşılıkları Hesabının bakiyesi mevcutken, bir kısım kıdem tazminatı ödemesinin ayrılan karşılıklardan yapılmadığı görülmüştür. Yıl içerisinde yapılan kıdem tazminatı ödemelerinin toplam tutarı 19.224.651,95 TL’dir. 372- Kıdem Tazminatı Karşılığı Hesabı ilişkilendirilerek yapılan kıdem tazminatı ödemelerinin tutarı ise 12.938.619,54 TL’dir. 6.286.032,41 TL tutarındaki kıdem tazminatı ödemesi, 372- Kıdem Tazminatı Karşılığı Hesabı kullanılmadan doğrudan 630- Giderler Hesabı kullanılarak yapılmıştır.

Sonuç olarak, kıdem tazminatı karşılığı, gelecekte ortaya çıkması muhtemel yükümlülüklere istinaden ayrılmaktadır. Bu nedenle, Kıdem Tazminatı Karşılıkları Hesaplarının eksik kullanılması, gelecekte yıllar itibariyle ayrılması gereken kıdem tazminatı karşılıklarını ve bütçe ile nakit planlamasını etkileyebilmekte olup, mali tabloların gerçeğe uygun bilgi üretmemesine neden olmaktadır. Kıdem tazminatı ödemelerinin, Kıdem Tazminatı Karşılıkları Hesabı kullanılarak gerçekleştirilmesi uygun olacaktır” ifadelerine yer verildi.

TAHSİS EDİLEN TAŞINMAZLAR MUHASEBE KAYITLARINA ALINMAMIŞ

Sayıştay Denetim Raporu’nun 3’üncü bulgusuna göre, “Diğer kamu idarelerinden tahsisli olarak kullanılan taşınmazlar ile diğer kamu idarelerine tahsisli olarak kullandırılan taşınmazların, muhasebe kayıtlarına alınmadığı görülmüştür. Belediyenin, tahsise konu olan taşınmazlarının incelenmesi neticesinde, tahsisli kullanılan 12 ve başka kamu idarelerine tahsis edilen 16 adet taşınmaza ait muhasebe kayıtlarının yapılmadığı tespit edilmiştir. İdarenin taşınmazlarının tahsise konu olması durumunda yukarıda belirtildiği şekilde muhasebeleştirilmesi gerekmekte olup, bunun yapılmaması mali tabloların hatalı bilgi içermesine neden olacaktır. Muhasebenin genel kabul görmüş bir ilkesi olan tam açıklama kavramı da dikkate alınarak Belediye varlıklarının gerçek durumunun mali tablolarda yer alması ve taşınmazların mülkiyet ve kullanım durumlarına ilişkin muhasebe kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılması gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.

DOĞRUDAN GİDER KAYDEDİLMESİ GEREKEN HARCAMALAR, YAPILMAKTA OLAN YATIRIMLAR HESABINDAN İZLENMİŞ

Sayıştay Denetim Raporu’nun 4’üncü bulgusuna göre,  “Belediyenin maddi duran varlıkları ile ilişkili olmayan bakım ve onarım giderlerinin harcama yapıldığı anda gider yazılarak çıkışının yapılması gerekirken 258- Yapılmakta Olan Yatırımlar Hesabında izlendiği görülmüştür. Söz konusu giderler, Belediyenin maddi duran varlıklarını ilgilendirmeyen cami tadilatı, okulların bakım onarımı, kardeş belediyeye ait mezarlık yapımı vb. diğer kurum ve kuruluşlara ait harcamalardan oluşmaktadır. Mevzuat hükümleri uyarınca, tamamlandığında ilgili maddi duran varlık hesabına aktarılamayacak nitelikte olan harcamaların 258- Yapılmakta Olan Yatırımlar Hesabı kullanılmadan doğrudan giderleştirilmesi gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.

TAŞINMAZLAR KAYITLI DEĞERLER YERİNE SATIŞ BEDELİ ÜZERİNDEN KAYITLARDAN ÇIKARILMIŞ

Sayıştay Denetim Raporu’nun 5’inci bulgusuna göre, “İhale edilerek satılan taşınmazların ilgili maddi duran varlık hesaplarına ilişkin çıkış kayıtlarının, kayıtlı değer yerine satış bedelinin esas alınarak muhasebeleştirildiği görülmüştür. Yapılan incelemede, yılı içerisinde 15 adet ev ve arsa satışı yapıldığı, bu satışlara ilişkin muhasebeleştirme işlemlerinin kayıtlı değer yerine satış bedelleri üzerinden yapıldığı tespit edilmiştir” ifadelerine yer verildi.

İŞLETME HAKKI ŞİRKETLERE DEVREDİLEN TAŞINMAZLAR, HİZMET İMTİYAZ VARLIKLARI HESABINDAN TAKİP EDİLMEMİŞ

Sayıştay Denetim Raporu’nun 6’ncı bulgusuna göre, “Belediyenin mülkiyetinde veya tasarrufunda bulunan taşınmazlardan; büfe, benzinlik ve kafetarya gibi bir kısım yerlerin işletme haklarının belirlenen sürelerde geçerli olmak üzere, meclis kararı ile belediyeye ait şirketlere devredilmesine rağmen söz konusu taşınmazların 256- Hizmet İmtiyaz Varlıkları Hesabında takip edilmediği görülmüştür. Hizmet imtiyaz sözleşmesine konu edilen büfe, benzinlik ve kafetarya gibi taşınmazların, işletme süresinin başladığı tarihten itibaren ilgili varlık hesaplarından çıkarılıp 256- Hizmet İmtiyaz Varlıkları hesabında takip edilmesi gerekmektedir. Ancak farklı tarihlerde alınan meclis kararlarına dayalı olarak işletme hakları belediye şirketlerine devredilmiş olan varlıklarla ilgili olarak bu işlemin yapılmadığı görülmüştür” ifadelerine yer verildi.

TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİNE AKTARILAN PAYLAR, KAMU İDARELERİ PAYLARI HESABINDAN MUHASEBELEŞTİRİLMEMİŞ

Sayıştay Denetim Raporu’nun 7’nci bulgusuna göre, “Belediye tarafından üyesi olunan Türkiye Belediyeler Birliğine yıl içerisinde üyelik aidatı olarak aktarılan payların 363- Kamu İdareleri Payları Hesabında izlenilmeden doğrudan giderleştirildiği görülmüştür. Yapılan incelemede, 2022 yılında Türkiye Belediyeler Birliğine 724.670,70 TL tutarında pay aktarıldığı ancak aktarılan bu payın 363- Kamu İdareleri Payları Hesabına kaydedilmeden doğrudan 630- Giderler Hesabına kaydedilerek giderleştirildiği görülmüştür” ifadelerine yer verildi.

Sayıştay’ın Karabağlar Belediyesi ile ilgili yayınladığı denetim raporlarında ‘Diğer  Bulgular’ başlığı altında ise şu bilgilere yer verildi:

ASANSÖR MUAYENE KURULUŞUNCA TAHSİL EDİLEN PERİYODİK KONTROL ÜXRETİ ÜZERİNDEN ALINMASI GEREKEN İDARE PAYI İÇİN BELEDİYE MECLİSİNCE KARAR ALINMAMIŞ

Sayıştay Denetim Raporu’na göre, “Asansör muayenene kuruluşu tarafından belediyeye aktarılacak olan periyodik kontrol ücretinin oranına ilişkin Belediye Meclisince karar alınmadığı, söz konusu oranın doğrudan belediye başkanı ile yetkili asansör kuruluşu arasında imzalanan protokol ile belirlendiği görülmüştür.

Bilindiği üzere, belediyelerde karar organı belediye meclisleridir. Bu sebeple yetkilendirilecek muayene kuruluşu ile Karabağlar Belediye Meclisince protokol imzalanması ve idare payına ilişkin oranın tespit edilmesi uygun olacaktır. Ancak Belediye ile firma arasında yapılan protokol incelendiğinde, Belediye Meclisince bu hususta karar alınmadığı ve doğrudan belediye başkanı ile protokol yapıldığı anlaşılmaktadır” ifadelerine yer verildi.

DEVİR TASFİYE KOMİSYONUNCA BELEDİYEYE DEVREDİLEN BAZI TAŞINMAZLARIN MÜLKİYETİ, BELEDİYE ADINA TESCİL EDİLMEMİŞ

Sayıştay Denetim Raporu’na göre,  “27.03.2009 tarih ve 16 numaralı devir, tasfiye ve ayrıştırma komisyonu kararı ile Konak Belediyesinden alınarak Karabağlar Belediyesine devri gereken ancak üzerinde ihtiyati tedbirler bulunması sebebiyle henüz tapuda devir işlemi gerçekleştirilemeyen taşınmazların bulunduğu tespit edilmiştir. Karabağlar’a Konak, Buca ve Gaziemir ilçelerinden 55 adet mahalle bağlanmıştır. Bu mahallelerin paylaşımı hususunda kurulan devir, tasfiye ve ayrıştırma komisyonunca Karabağlar’a birçok taşınmaz devredilmiş ve ilçenin kuruluşu ayrıştırılmıştır. Bu komisyon kararlarına istinaden tapudaki taşınmazlardan Buca, Gaziemir ve Konak adına tescilli birçok taşınmazın mülkiyeti Karabağlar Belediyesine geçirilmiş ve tapuda bu durum tescil edilmiştir. Ancak her ne kadar devir tasfiye komisyonu kararı bulunsa da Karabağlar Bozyaka 33728 ada 3 parsel, Karabağlar Limontepe 38304 ada 6 parsel, Karabağlar Limontepe 38304 ada 8 parsel, Karabağlar Vatan 13054 ada 2 parselde bulunan taşınmazların aradan 14 yıl geçmesine rağmen tapuda Karabağlar Belediyesi adına tescilinin yapılmadığı ve hali hazırda Konak Belediyesinin mülkiyetinin devam ettiği tapu kayıtlarından anlaşılmaktadır.

Bahsi geçen taşınmazların belediye mülkiyetine alınamamasının sebepleri incelendiği zaman bu taşınmazlar üzerinde Konak Belediyesi adına süren mahkeme uyuşmazlıklarının ve ihtiyati tedbir kararlarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Konak Belediyesince ilgili taşınmazlar üzerinden bu tedbirler kaldırılarak başka taşınmazlar teminat olarak gösterilebilecektir. Karabağlar Belediyesi Konak belediyesi ile 3. Kişiler arasındaki uyuşmazlıkların muhatabı olmadığı için gerekli iletişim ve koordinasyonun sağlanarak taşınmazların komisyon kararına uygun şekilde Karabağlar Belediyesine devri için gerekli işlemlerin başlatılması gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.

İSTİSNA MADDESİ KAPSAMINDA OLMAYAN SARF MALZEMELER İHALE YAPILMADAN TEDARİK EDİLMİŞ

Sayıştay Denetim Raporu’na göre,  “4734 sayılı Kanun'un “İstisnalar” başlıklı 3’üncü maddesinin (a) bendi kapsamında değerlendirilmek suretiyle, kapsama dâhil olmayan mal ve malzemelerin ihalesiz olarak kooperatif veya kooperatif üyeleri ile yapılan protokol karşılığında tedarik edildiği görülmüştür.

Belediye tarafından tarım ve hayvancılığı teşvik veya destek niteliği olmayan tornavida, bahçe hortumu, boru, çeşme başlığı vb. sarf malzemelerinin tedarikinde önceki dönemlerde de uygulanan bu usulün, mevzuata doğrudan aykırılık teşkil ettiği önceki yıl meclis denetim komisyonu raporunda ifade edilmesine rağmen 2022 yılı içerisinde tekrarlandığı görülmektedir” ifadelerine yer verildi.

İDAREDE KULLANILAN TAŞINMAZ BİLİŞİM SİSTEMİ İLE MUHASEBE SİSTEMİ ARASINDA ENTEGRASYON OLMAMIŞ

Sayıştay Denetim Raporu’na göre, “Belediyenin sınırları içerisindeki tüm taşınmazların idare edildiği bilişim sistemi ile muhasebe programı arasında entegrasyonun olmadığı tespit edilmiştir.

Yapılan incelemede, İdarenin ilçe sınırları içerisindeki taşınmazlarını sayısal veri tabanı üzerinden kullanılan bilişim sistemi ile kayıt altına aldığı anlaşılmıştır. Bu sistem sayesinde taşınmazların parsel, yüz ölçümü, imar durumu, panoramik görüntü, taşınmazlara ilişkin sayısal veriler ile diğer özelliklerine ait detayları anlık olarak alabildiği görülmüştür.

Ancak, her ne kadar bu tür veriler kullanılan bilişim sistemi ile Belediye tarafından sağlansa da, bu verilerin muhasebe sistemi ile entegrasyonu bulunmamaktadır. Belediyede kullanılan taşınmaz bilişim sistemi ile muhasebe sistemi arasında koordinasyon oluşturularak taşınmazlara ilişkin süreçlerin mali tablolara doğru aktarılması sağlanmalıdır.

İdare taşınmazlarına yönelik yapılan bir işlemin veya değişikliğin mali tablolara tam, doğru ve güvenilir şekilde yansıtılabilmesi amacıyla bilişim sistemi ile muhasebe sistemi arasında eşgüdümün sağlanması gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.

İŞGALLİ KULLANDIRILAN BELEDİYE TAŞINMAZLARI ÜZERİNDEKİ İŞGALİN SONLANDIRILMASI İÇİN YASAL GİRİŞİMLERDE BULUNULMAMIŞ

Sayıştay Denetim Raporu’na göre, “Kurum adına tapuda kayıtlı bulunan taşınmazlarının bir kısmının ihale yapılmayarak ilçede faaliyet gösteren odalar tarafından işgalli olarak kullanıldığı, belediyece bu uygulamanın bir kiralama yöntemi gibi kullanıldığı ve işgalin sonlandırılması adına yasal girişimlerde bulunulmadığı tespit edilmiştir.

Yapılan incelemede üyeleri ilçede faaliyet gösteren esnaflardan oluşan esnaf odasının pazar yerinde bulunan bazı işyerlerini ihale usulüne tabi olmadan işgalli olarak kullandığı tespit edilmiştir.

Belediye cevabında Belediye Meclisince çıkarılan Pazaryerleri Hakkında Yönetmelik'te “Pazar yerleri, Belediyeler veya yüzde ellisinden fazlasına sahip oldukları iştiraklerince işletilir ve bu yetki devredilemez. Ancak, pazar yerlerinin işletilmesine ilişkin bazı hizmetler bu yönetmelik ve ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hüküm içermeyecek şekilde yapılacak belli süreli protokoller ile Meslek kuruluşları eliyle yürütülebilir” hükmünün bulunduğunu ve bu hükme istinaden yapılan protokol çerçevesinde pazaryerlerinde bulunan çay ocağı ve tuvaletlerden Belediye Meclisince kabul edilmiş işgaliye m2 birim fiyatı üzerinden tahsis ücreti alındığını ifade etmiştir.

Ancak Belediye Meclisince çıkarılan Yönetmelik hükmünde "bu yönetmelik ve ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hüküm içermeyecek şekilde yapılacak belli süreli protokoller" denilmiş ve yapılacak protokolün ilgili mevzuat hükmüne aykırı olamayacağı açıkça belirtilmiştir. Yukarıda ifade edildiği üzere 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'na göre ihale edilmesi gereken bir taşınmazın protokol yapılmak suretiyle işgalli kullandırılması bahsi geçen Yönetmelik'e ve diğer ilgili mevzuatlara aykırılık teşkil edeceğinden işgalli kullandırılan taşınmazların tahliye işlemlerinin gerçekleştirilmesi, belediye mülkiyetinde bulunan bu yerlerin kiralama ihalesine çıkılarak rekabet ve eşitlik ilkelerine uygun olarak kiraya verilmesi gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.

KURUM ARAÇLARI HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞINDAN UYGUN GÖRÜŞ ALINMADAN DEVREDİLMİŞ

Sayıştay Denetim Raporu’na göre, “Belediyeye ait araçların başka kamu kurumlarına devredilmesinde Hazine ve Maliye Bakanlığından mevzuatta belirtilen uygun görüşün alınmadığı görülmüştür.

Yapılan incelemede, Karabağlar Belediyesine ait araçların diğer kamu kurumlarına devredilirken anılan Bakanlığın uygun görüşünün alınmadığı görülmüştür. Sonuç olarak, yukarıda belirtilen mevzuat hükmü gereği, söz konusu araç devir işlemlerinin Hazine ve Maliye Bakanlığının uygun görüşü alınarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.

MAL VE HİZMET ALIM İHALELERİNDEKİ YAKLAŞIK MALİYET DOĞRU TESPİT EDİLMEMİŞ

Sayıştay Denetim Raporu’na göre, “Kurum kayıt ve işlemlerinde yapılan incelemelerde mal ve hizmet alım ihalelerindeki yaklaşık maliyetlerin gerçekçi olarak tespit edilmediği, ihaleyi kazanan firmalardan aynı zamanda yaklaşık maliyet belirleme aşamasında da teklif alındığı, aynı firmanın yaklaşık maliyet belirlenirken verdiği teklifin ihalede verdiği tekliften daha yüksek olduğu ve bu sebeple yaklaşık maliyetin belirlenmesinde hataya sebebiyet verildiği görülmüştür.

Ancak yapılan tespitlerde bazı mal ve hizmet alım ihalelerinde ihaleye teklif veren ve ihaleyi kazanan firmalardan yaklaşık maliyet tespitinde de teklif alındığı ve firmanın vermiş olduğu iki teklifin birbiriyle uyumlu olmadığı görülmüştür. Yani firmalar yaklaşık maliyete esas olarak verdikleri tekliflerinde ihalenin aslına verdiği tekliflere nazaran daha yüksek tutarları belirleyerek yaklaşık maliyetin hatalı hesaplanmasına sebebiyet vermişlerdir.

Oysa ihale uygulama yönetmeliklerinde idarenin gerçek piyasa fiyatlarını yansıtmayan ve yaklaşık maliyetin hesaplanmasında hatalara sebep olabilecek fiyat bildirimlerinin değerlendirmeye alınmayacağı ifade edilmiştir. Mevzuat hükmünde “almayabilir” gibi bir ifade kullanarak idareye bu noktada takdir yetkisi bırakmak yerine, “değerlendirmeye almaz” diyerek kesin bir dille gerçekçi olmayan tekliflerin değerlendirilme dışına bırakılması gerektiğini belirtmiştir.

Yine idarenin, alımın niteliğini ve piyasa koşullarını göz önünde bulundurmak suretiyle, aynı fıkranın (a), (b), (c), (ç) ve (d) bentleri çerçevesinde elde ettiği fiyatların birini, birkaçını veya tamamını kullanmak suretiyle yaklaşık maliyeti hesaplayabileceğini belirterek birden fazla yaklaşık maliyet hesaplama yöntemi belirlemiştir.

Kamu idarelerinin ihtiyaçları düşünüldüğünde genellikle benzer nitelikte olan bu ihtiyaçlar için kamu kurum ve kuruluşlarınca işin niteliğine göre belirlenmiş fiyatlar, ihaleyi yapan idare veya diğer idarelerce gerçekleştirilmiş aynı veya benzer işlerdeki fiyatlar veya ilgili odalarca belirlenmiş fiyatların kullanılması yaklaşık maliyetin doğru ve güvenilir bir şekilde hesaplanmasına yardımcı olacaktır.

İhale sürecinin temel dinamiği olan yaklaşık maliyet kamu idarelerinin ihtiyaçlarının temininde maliyetin doğru ve güvenilir bir şekilde belirlenmesinde yapılacak bir sağlamadır. Bu nedenle yaklaşık maliyetin tespitinde hatalı uygulamaların önüne geçilmesi gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.

MEVZUATTA BELİRTİLEN  SAYIDA ENGELLİ PERSONEL ÇALIŞTIRILMAMIŞ

Sayıştay Denetim Raporu’na göre, “Belediye tarafından 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda belirlenen sayıda engelli personel istihdamının sağlanmadığı tespit edilmiştir.

Yapılan incelemede, belediyede memur kadrolarında istihdam edilen toplam 415 personelin %3 oranına tekabül eden toplam 12 engelli memur istihdam edilmesi gerekirken 8 engelli memur çalıştırıldığı görülmüştür.

Sonuç olarak, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca toplam dolu memur kadro sayısının %3 oranında engelli memur istihdamının sağlanması gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.

TAŞINMAZ KÜLTÜR VARLIKLARININ KORUNMASINA İLİŞKİN KATKI PAYI İLGİLİ İDAREYE ZAMANINDA GÖNDERİLMEMİŞ

Sayıştay Denetim Raporu’na göre, ”Emlak vergileriyle beraber tahsil edilen taşınmaz kültür varlıklarının korunmasına ait katkı paylarının Belediye tarafından tahsil edilmesine rağmen süresi içerisinde ilgili idareye aktarılmadığı görülmüştür.

Tahsil edilen katkı paylarının süresi içerisinde gönderilmemesi durumunda gecikme cezası uygulanacağı, bu tutarlardan belediye başkanı ve hesap işleri müdürünün birlikte sorumlu tutulacağı, katkı payının başka bir amaçla kullanılması halinde ise sorumlular hakkında yasal işlem yapılacağı açıkça ifade edilmiştir. Belediyenin mali işlemlerinin incelenmesi neticesinde, İdare tarafından kültür varlıklarının korunması için gönderilmesi gereken payın düzenli gönderilmemesi sebebiyle borçların biriktiği ve Yapılandırma Kanunu’na başvurularak bu tutarların yapılandırıldığı görülmüştür.

Ancak yapılandırma sonrasında aynı borcun tekrar ödenmeyerek daha sonra çıkarılan Yapılandırma Kanun’ları dahil toplam 5 yapılandırma sürecinden yararlanıldığı görülmektedir. Bu hususun doğrudan mali hizmetler müdürü ile belediye başkanının sorumluluğunda olduğu açıktır. Ayrıca gecikme cezası sebebiyle kamu zararına yol açılabilecektir

TAŞINMAZ TAHSİSLERİNDE SÜRE SINIRINA UYULMAMIŞ

Sayıştay Denetim Raporu’na göre, “Belediye tarafından yapılan taşınmaz tahsislerin bir kısmının 1580 sayılı Belediye Kanunu’na istinaden 49 yıllık veya süresiz, bir kısmının ise 5393 sayılı Belediye Kanunu’na göre süresiz olarak tahsis edildiği görülmüştür.

Mevzuatta en uzun tahsis süresinin yirmi beş yıl olarak belirlenmesine rağmen, kurum tarafından yapılan taşınmaz tahsislerinden bazılarının 25 yıllık azami süreye uyulmadan hizmet süresi boyunca tahsis edildiği tespit edilmiştir.

Sonuç olarak, öncelikle hizmet süresi boyunca tahsis edilen taşınmazların süresinin belirlenmesi, süresi 25 yılı geçen tahsis kararlarının meclis kararıyla yenilenerek bu hususun mevzuata uygun hale getirilmesi, önceki dönemlerde 1580 sayılı Belediye Kanunu’na istinaden 49 yıllığına veya süresiz tahsisi gerçekleştirilmiş olan taşınmazlar hakkında mevcut belediye meclisi tarafından karar alınarak bu konudaki tasarruf iradesinin ortaya konulması, şayet tahsisin devamı isteniyor ise 25 yıllık süreye çekilmesi, tahsisin devamının istenmemesi durumunda ise süresiz olan tahsislerin sonlandırılmasına karar verilmesi gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.

TEMSİL, AĞIRLAMA VE TÖREN BÜTÇESİ BAŞKANLIK MAKAMI DIŞINDAKİ BİRİMLER TARAFINDAN KULLANILMIŞ

Sayıştay Denetim Raporu’na göre, “Belediye Başkanının yetkisinde olan Temsil, Ağırlama ve Tören giderlerinin, başkanlık makamı dışında diğer harcama birimleri tarafından da kullanıldığı tespit edilmiştir.

Yapılan incelemede ise Özel Kalem Müdürlüğü dışında Etüt Proje, Kültür ve Sosyal İşler, Mali Hizmetler ve Muhtarlık İşleri Müdürlüğü gibi birimler tarafından da temsil, ağırlama ve tören harcamalarının yapıldığı tespit edilmiştir. Bu ödeneğin kullanımının Belediye Başkanının yetkisinde olduğu dikkate alındığında yetki devri yapılmadan diğer müdürlükler tarafından kullanımına imkân bulunmamaktadır. Bu itibarla, Belediye Başkanı tarafından kullanılacak temsil, ağırlama ve tören giderleri ile ilgili harcamaların Özel Kalem Müdürlüğü bütçesine konulan ödeneklerden karşılanması, dolayısıyla diğer müdürlüklere bu tertipten ödenek konulmaması gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.

ULUSAL BAYRAM GÜNLERİNDE FAALİYET GÖSTEREN İŞYERLERİNDEN TATİL GÜNLERİNDE ÇALIŞMA RUHSATI HARCI ALINMAMASI

Sayıştay Denetim Raporu’na göre, “Belediye sınırları içerisinde ulusal bayram günlerinde faaliyet gösteren işyerleri olmasına rağmen Tatil Günlerinde Çalışma Ruhsatı Harcı tahsil edilmemesi nedeniyle gelir kaybına neden olunduğu görülmüştür.

Yapılan incelemede, ulusal bayram olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’na tekabül eden günlerde bazı işyerlerinin açık olduğu ancak söz konusu harcın bu işyerlerinden tahsil edilmediği görülmüştür. Gelir kaybına uğranılmaması açısından mevzuatta belirtilen esaslar çerçevesinde tatil günlerinde açık olan işyerlerine ilişkin gerekli tespitlerin yapılması ve söz konusu ruhsata ilişkin harcın tahakkuk ve tahsilinin gerçekleştirmesi gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.

 

 

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası