İZMİR- Gaziemir Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi’ndeki “Mahşer-i Cümbüşle Kahve Sohbeti” adlı etkinlikte Türk tiyatrosu her yönüyle ele alındı. Etkinliğe Gaziemir Belediye Başkan Vekili Abdurrahim Nursoy, Gaziemir Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Tunçer, Gaziemir Belediyesi Meclis Üyeleri ve çok sayıda Gaziemirli katıldı. Türkiye Tiyatrolar Birliği Başkanı Orçun Masatçı ve Mahşer-i Cümbüş Tiyatrosu kurucularından Yiğit Arı’nın konuşmacı olarak katıldığı ve tiyatronun dünü, bugünü, yarınının konuşulduğu etkinlik vatandaşların da katılımıyla dost sohbeti tadında geçti.
Belediyeler insanları sanatla buluşturmalı
Ülkemizin zor bir dönemden geçtiğini; baskıyla, tehditle, şiddetle iktidar partisi tarafından insanların kontrol altına alınmaya çalışıldığını belirten Masatçı, tiyatrocularında hem fiziki hem de psikolojik baskıyla kontrol altına alınmaya çalışıldığını savundu. Belediyelerin sadece kentin fiziki koşullarıyla ilgilenen kurumlar olmaması gerektiğini belirten Masatçı sözlerine söyle devam etti:
“Yerel yönetimler sadece kaldırım yapan, park yapan, asfalt döken kurumlar olmamalı. Kentin fiziki koşullarını düzenlemenin yanı sıra kültürel ve sosyal etkinliklerle insanların kişisel gelişimlerine katkı sağlamalılar. Kentin fiziki koşulları ne kadar iyi olursa olsun insanların beyinleri örümcek ağı ile kaplıysa o kent gelişemez. Gaziemir Belediye Başkanı Halil İbrahim Şenol’a böyle güzel bir kent yarattığı ve kültüre verdiği destekten dolayı teşekkür ederim.”
‘Sanat ve sanatçı baskı altında tutuluyor’
Türkiye’yi doğaçlama tiyatroyla tanıştıran Mahşer-i Cümbüş Tiyatrosu’nun kurucuları arasında yer alan Yiğit Arı ise, iktidarın sanatın ve sanatçının önüne geçmek için birçok baskı mekanizması geliştirdiğini ifade etti. Arı devletin şehir ve devlet tiyatrolarını kapatmaya çalıştığının altını çizerek vatandaşlardan tiyatroya sahip çıkmalarını istedi. Yerel yönetimlerin vatandaşın kültüre ve sanata ulaşabilmesi için gereken ortamı sağlaması gerektiğine değinen Arı, “Belediyeler resim, heykel, müzik, tiyatro, sinema kurslarıyla insanların sanata yönelmesine destek olmalıdır. Sanatın ve sanatçının baskı gördüğü bugünlerde inadına sanat demeliyiz” diye konuştu.