Annelerimiz dünyanın en güzel en kutsal varlığıdır. Tanrı sevgisi gibi karşılıksız sevginin mabedidir. Bizi dokuz ay karnında taşıyan sütüyle besleyen, hastalandığımız zaman başucumuzdan hiç ayrılmadan uykusuz geceler geçiren koruyucu meleğimizdir.
Annelerimizden daha özverili daha merhametli bir kimse var mıdı? Annelerimiz yaşamımız boyunca sevinçlerimizde üzüntülerimizde hep yanımızda olur.
Annelerimiz daha minicik bir bebekken, bize ninniler söyleyerek uyutan, bizi büyütüp yetiştiren, sevgiyi saygıyı, doğruluğu, iyiliği, güzelliği, mutluluğu öğreten; üzüntülerimizin dertlerimizin ortağı kanatsız meleğimizdir.
Onun sevgisi o kadar büyüktür ki cümleler yetmez atlatmaya. Anneler başkası için yapmayacağı birçok şeyi çocuğu için yavrusu hiç düşünmeden yapar.
Anne sevgisinden yoksun olmak; bir kentin puslu ıssız sokaklarında üşüyen yalnızlıklarımızın, güneşe olan özlemi ve hasreti gibi hüzün verir bize.
Çocukken annemizin dizinde uyuya kaldığımız günler, saçlarımızın arasında dolaştırdığı yumuşacık parmaklarının sevgi dolu sıcaklığını yaşamımız boyunca unutamayız.
Annelerimiz bizi kötülüklerden korumak için üstümüzde hep kanatlarını gerer. Zor günlerimizde bizden daha fazla üzülür; dertlerimize, üzüntülerimize çözüm bulmak için canını dişine takarak adeta çırpınır.
Bir kuş gibi yuvasından uçup gittikten sonra annelerimizi hiç unutmamalıyız; her gün arayıp sormalıyız. Belirli günlerde değil her zaman arayıp sormalıyız yanlarında olmalıyız ve mutlu sevinçli günlerimizi hep onlarla paylaşmalıyız.
Evimizin güneşi annelerimizi, bizi yetiştirirken her türlü sıkıntıya göğüs gererek harcadığı emeğinin boşa gitmediğini göstererek mutlu etmeliyiz.
Sözün özü:
“Anneler gününde” Annemize karşı duyduğumuz sevgiyi, onun yüreğinde hissettirebilirsek parayla pulla satın alınamayacak kadar güzel bir hediyeyi ona vermiş oluruz.