CHP yerel seçimlerde yarışacak adaylarını büyük oranda belirlerken seçim kampanyasını AK Parti’nin “yanlışları” üzerine kurguladı. Propaganda dili ise ekonomi ağırlıklı olacak.
CHP, AK Parti’yi hedef almadan partisinin ekonomik çözüm metotlarını halka anlatacak.
16 yıldır girdiği hiçbir seçimi kaybetmeyen AK Parti ise saflarını sıkı tutmak için her zamanki seçim taktiklerini uygulayacak gibi bir izlenim verdi.
İttifakların kurulduğu 31 Mart 2019’daki seçim çok çetin geçecek.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, parti örgütlerine polemikten uzak durma talimatı verirken, halkla daha fazla buluşmalarını istiyor.
CHP’liler polemikten uzak durabilir mi orası muamma.
Birlik ve beraberlik temalı söylemler kullanacaklarmış…
İşte tüm dikkati buraya çekmek istiyorum.
Aday belirleme döneminde kırıp dökmeden yürünebilir mi'
Bence hayır.
Başka il ve ilçelerde sıkıntı yaşanmaz.
Ama İzmir; “Ah o mahallenin en güzel kızı İzmir”
AK Parti’nin uzaktan bakıp iç geçirdiği…
CHP’nin hoyratça sarsıp durduğu İzmir…
İzmir’de resim hala flu.
Neden mi'
CHP birçok yerde adayını açıkladı. İzmir’de 30 ilçe ve büyükşehir adayı belli değil.
Kocaoğlu ise ilk defa koltuğuna aday işaret etti.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, övünç kaynağı ‘İzmir Modeli’ni Ankara’ya gidip anlattı. Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mezunlar Derneği tarafından düzenlenen panele katıldı, soruları yanıtladı, mesajını verdi.
Sonra Ulusal bir gazeteye konuk oldu, yerel seçimlere dair düşüncelerini aktardı.
Başkan Kocaoğlu CHP’nin İzmir adayı için ilk defa açık açık mesajını gerekli yerlere verdi.
Sonra ne mi oldu. İzmir bir anda çalkalandı.
Örgüt yine ikiye bölündü…
Başkan Kocaoğlu’na “Artık sen karışma, çekil kenara İzmir’i kendi haline bırak” diyen de oldu.
Hak verip destekleyen de.
Benim fikrim CHP’de aday belirleme süreci büyük strateji ve taktik savaşına döndü.
Peki Kocaoğlu’nun açıklamalarına bir bakalım.
Başkan Kocaoğlu öncelikle AK Parti’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci’yle, CHP’nin gündemdeki büyükşehir aday adaylarının kalibresini kıyasladı.
Kocaoğlu, “Zeybekci’nin karşısında kimi aday göstereceksi? Partili birisini. Ortaya, milletvekilliği yapmış, kendini kanıtlamış, il başkanlığı görevinde bulunmuş, Parti Meclisi'nde, MYK'da çalışmış, kendini kabul ettirmiş bir profili koymanız lazım.” diyerek net bir şekilde 50 yıllık yol arkadaşı Alaattin Yüksel’i işaret etti.
Kocaoğlu, “15 bin nüfuslu ilçe belediye başkanı, Nihat Zeybekci'nin karşısına çıkarılamaz. Çıkarılırsa hata olur” derken baştan beri karşı çıktığı birkaç isimden biri olan Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer’i hedefine koydu.
Kocaoğlu, “Bizde ‘efsane yaratmış’ bir belediye başkanı yok. Elimizdeki belediye başkanları içinde bu işi sürükleyecek bir arkadaş var. Onun da olmasını ben istemem. Genç, ilk dönemi, henüz tam pişmemiş. Onun da kellesini erken koparırlar.” sözleriyle Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila’yı da listeden çıkardı.
Kocaoğlu söyleyeceklerini kem küm etmeden bir çırpıda söyleyip, topu genel merkeze yolladı.
Kocaoğlu’nun açıklamalarında dikkat çeken bir ayrıntı var ki ben de daha önce birkaç yazımda gündeme getirmiştim.
Kocaoğlu, “Hiçbir şey çantada keklik değil. Siyasette böyle bir kural var: Adayın ağzından çıkacak bir laf, seçimi kazandırır da kaybettirir de… Adaylar dikkat etmeli…”
Diğer taraftan Kocaoğlu’nun “Adaylar kim olursa olsun partimiz için her yere gider, her kapıyı açarım” sözleri bana samimi gelmedi.
Dünya alem bilir ki; Kocaoğlu’nun istemediği bir aday gösterilsin, onu şuradan şuraya yürütemezsiniz.
İnadını bilen iyi bilir.
Şimdi Kocaoğlu’nun olur/olmaz dediği Büyükşehir listesinin bir üstünden geçelim.
Kendisi “dönmem” diyor.
Yüksel’i işaret ediyor.
Olgun Atila’ya “kellesini koparırlar o yüzden istemem” diyor.
Tunç Soyer’i, Tuncay Özkan’ı “istemem, kırmızı çizgim” diyor.
Nihat Zeybekci ile aday adaylarını kıyaslayınca İzmir Barosu eski Başkanı Aydın Özcan, İzmir eski Milletvekili Canan Arıtman ve PM eski Üyesi Seniye Nazik Işık zaten Kocaoğlu’nun çıta kıstasına uygun değil.
Ayrıca milletvekillerine genel merkez zaten Meclis’teki sayısal durumdan dolayı sıcak bakmıyor.
Geriye kimler kaldı'
Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur ve Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ…
Kocaoğlu’nun Karabağ ile de kongrelerden kaynaklanan sıkıntısı var, ancak ona ne der bilinmez, çünkü ne karşı çıktı ne de işaret etti.
O zaman Kocaoğlu’nun bu listede karşı çıkmayacağı tek isim Abdül Batur gibi duruyor.
Ancak Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan, İzmir Milletvekili Murat Bakan ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu çekişmesi nedeniyle MYK ve PM’de çıkacak gürültüde bu tartışmalardan uzak duran Hasan Karabağ’a ibre döner mi'
Bu hamleler ustaca bir satranç maçına benziyor.
Kimin şahı kimi mat eder bekleyip göreceğiz.