İzmir'de CHP'li Büyükşehir Belediyesi'nin etrafında dönen gözaltı ve tutuklama skandalı Türkiye'nin gündemini sarmışken, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in “Kurultaya karışmayın” talimatını hiçe sayan Torbalı Belediye Başkanı Övünç Demir, kendi yıldızını parlatma çabasında
Hem de öyle bir çaba ki, gözaltında olan bürokratları, ülkenin gözü üzerinde olan bu krizi ve partisinin genel başkanının açıklamalarını unutarak kendi “100 günlük hizmet” lansmanına odaklanmış durumda.
Bir düşünün: İzmir'de İZSU bünyesinde pek çok bürokrat gözaltına alınıp tutuklanıyor, ülkenin siyasi haritası bu olayla çalkalanırken, AK Partili vekiller ve il başkanları konuyu politik bir polemiğe dönüştürüyor. CHP Genel Başkanı ve yardımcıları bu krizle ilgili açıklamalar yapıyor, ancak Torbalı'nın belediye başkanı, İzmir'deki tüm bu karmaşanın ortasında, kendi “100 günlük hizmet” başarısını anlatmak için gece yarısı bir lansman düzenliyor!
Bu “başarı” hikayesi öylesine ironik ki, sanki Torbalı Belediye Başkanı, İzmir'de yaşanan bu siyasi felaketin yanında kendi başarılarını öne çıkarmakla yetinmiş. Bütün Türkiye'nin gözleri İzmir'de yaşanan olayların üzerinde, öte yandan Övünç Demir, partisini ve kentini unutarak ‘kendi reklamını’ yapma peşinde. Bu tavır, Demir’in bencil, kibirli ve partinin üstündeki kendine has egosunun bir yansıması olarak karşımıza çıkıyor.
Bir CHP’li olarak, partinin kriz zamanlarında dayanışma ve bilinçli hareket etme ihtiyacını gösteren övünç Demir, maalesef bu anlayışı sadece kongrelerde hatırlıyor. Partisi zor durumda olduğunda, bu “100 günlük hizmet” gösterişi, sadece kendi karanlık gölgelerini aydınlatmaktan başka bir işe yaramıyor. Torbalı'nın “süper kahramanı” olarak ortaya çıkan Demir, keşke CHP'nin gerçek değerlerini ve dayanışma ihtiyacını bu kriz zamanlarında da hissettirebilseydi.
Ne yazık ki, bu manzarada gördüğümüz tek şey, partisini kendi egosuna kurban eden bir belediye başkanından başka bir şey değil.
Övünç Demir, keşke bu partilik bilincini sadece kongre zamanı değil, gerçekten ihtiyaç duyulduğunda da hatırlasa.
Keşke sahici bir dayanışma gösterebilse.
Ama ne yazık ki Demir, partilik bilincini en gerekli zamanlarda rafa kaldırıyor, sadece kendini parlatma peşinde koşuyor.
Demir’in bu tavrı, partisinin ve İzmir’in gündemini tam anlamıyla sarsmışken, kendisi sadece kendi reklamını yapıyor. Bu da gösteriyor ki Övünç Demir, gerçekten de partisini ve partilileri düşünen bir lider olmaktan çok, kendi egosunu tatmin etmeye çalışan bir siyasetçi.
Ah, Övünç Demir!
İzmir yanarken sen Torbalı’da karnaval peşinde…
Gerçekten de “mar-traf” bir durum bu!