CHP İzmir'de Ali Engin sessizliğini bozdu!

CHP İzmir İl Eski Başkanı, Milletvekili Adayı Ali Engin… 3 yıla yakın süre il başkanlığı yaptı. Karşıyaka için Genel Merkez'den vize alamadı, milletvekilliği için seçmenden...Önseçim ve genel seçimde aleyhinde çalışan partililer oldu denildi, Atilla Sertel’in YSK’ya şikayet edilmesinde arka planda yer aldığı iddia edildi. Ve Ali Engin uzun süren sessizliğini bozdu. Ve Ali Engin

Haberler / Yerel Politika

13 Temmuz 2015 Pazartesi 12:57

PAYLAŞ

SERCAN AVCI/HABER SERVİSİ - CHP İzmir İl Eski Başkanı Ali Engin…3 yıla yakın süre il başkanlığı koltuğunda oturduktan sonra, milletvekilliği aday adaylığı için istifa etti. Önseçime girdi, beşinci sırada çıktı. Kontenjan adayların eklenmesi, Atilla Sertel’in adaylığının YSK tarafından düşürülmesiyle birlikte genel seçimlere 7. sıradan vekil adayı girdi, az oy farkıyla seçilemedi.

Önseçimde yerel seçim hesaplaşmasına kurban gitti yorumları yapıldı, genel seçimlerde vekil seçilmesin diye çalışanlar oldu dendi, Atilla Sertel’in YSK’ya şikayet edilmesinde arka planda yer aldığı iddia edildi.

Ve Ali Engin aylar süren sessizliğini bozdu.

Neden vekil seçilemedini? Oysa geçen dönem 7 vekil çıkartmıştı partiniz ikinci bölgede…Üstelik oylarınız arttı…Sorguladığınız şeyler var mı sonuca yönelik'
Her seçimin ayrı sürprizleri var. Bu seçimin sürprizi de HDP oldu. Yeni bir durum. AKP’yi engellemek için binlerce seçmenimizin hatta üyemizin HDP’ye oy verdiğini biliyoruz. Bunu gözlemledik sahada. Hatta MHP’ye, Vatan Partisi’ne oy gitti bizden… Anca bunu sorgulayabiliriz. Niye önseçimde bana oy vermedinizi sorgulamam. Özellikle parti üyelerinin başka partiye oy vermesini sorgulayabiliriz. Seçmen farklı kriterlerle oy verebilir ama parti üyelerinin bir başka partiye oy vermesini doğrusu siyasi bir değerlendirme değil de ahlaki bir değerlendirme olarak baktığımızda doğru bulmuyorum. Partinin bence önemli bir sorunu. Partiye mensubiyetin azaldığını görüyorum. Çokça ifade ettim. Üye yapımızın sorunlu oluğunu hep söyledim.

Anladığım, üyeyle yapılan önseçimin sağlıklı sonuç vermediğini söylüyorsunuz…
Hep önseçimi savundum. Riski olmasına rağmen kendimle tutarlı olmak için partinin yararına olduğunu düşündüğüm için önseçimi istedim. Önseçim yapıldı mutlu oldum. İl başkanlığı görevi yıpratıcıdır. Önseçim delegeleriyle yapılmasını istemiştik. Aziz Bey’de ben de... Biraz önce anlattığım kaygıları taşıyorduk. Seçimde partiye oy vermeyen on binlerce partili önseçimde adayları belirledi. Kimisi HDP’ye, kimisi MHP’ye, kimisi Vatan Partisi’ne oy verdi. Hiç değilse önseçim delegesiyle yapılsaydı yıllardır partide olan, süreçlerde aktif olmuş parti mensubiyeti daha yüksek olanlar adayları belirlemiş olurdu. Bunu Genel Başkanımıza ben de Aziz Kocaoğlu da ifade etmiştik.

VEKİL SEÇİLEMEDİĞİME DEĞİL VEFASIZLIĞA ÜZÜLDÜM

Peki önseçim. Aleyhinize çalışıldı mı'
Olmaz mı. Binlerce insan... Parti içi hesaplaşmalar. Meclis üyesi olamayan belediye başkan adayı olamayan… Genel Merkezi değiştirmek isteyenlerin hedefi oldum. Hazırlıklıydım aslında…Böyle bir siyaset anlayışı sürdürülebilir değil. 3 yıl il başkanlığı yapan birini gelecek hesaplarıyla “İmha edelim” anlayışı doğru değildi. Ben oy verene de vermeyene de saygı duyuyorum. Partinin oluşmuş gelenekleri açısından iyi olmadı. Partiye emek verenlere eski yıllarda sahip çıkılırdı. Ben sadece 3 yıl il başkanlığı yapmadım. Bu 3 yılın dışında yıllarca hizmet verdim partime. Çeşitli kademelerde görev aldım. Önseçimde daha önde olmak isterdim. Ben milletvekili olamadığıma değil, vefasızlığa üzüldüm.

Kara propaganda mı yapıldı'
Hem de çok. O kadar kara propagandaya rağmen genel başkanı saymazsak ben dördüncü sırada çıktım önseçimde... Binlerce insan 16 ilçede aleyhime kampanya yürüttü. 3 yıl il başkanlığı yaptım. Mezhepsel, etnik ayrım hiç yapmadım. Benim inancım var, aile değerlerim var. Alevi olduğumdan da gurur duyuyorum. Bunu hiçbir şekilde siyaset konusu yapmadım. Bir ayrım yapmadım. Kimse de çıkıp söyleyemez. Ben CHP’nin sosyal demokrat, özgürlükçü, çoğulcu, evrensel değerleri sahiplenen, Atatürk’ü ve Cumhuriyeti feda etmeyecek bir parti olmasını istiyorum. Hep bunu savundum. Ulusalcıyız kavramının son yıllarda partiye zarar verdiğini düşünüyorum. CHP’yi anlamayanların ürettiği bir sözcük. CHP’nin altı ilkesinden biri milliyetçilik. Onun dışında ulusalcılığı partiye yabancı görüyorum. Eşit yurttaşlığı savunan bir partiye bunun dayatılmasını bir zorlama düşünüyorum.

Lider sorunu var m? Genel başkanlıkta değişikliğe ihtiyaç var mı'
Yıllardır siyaset yaparım. Hezeyan içinde hiç olmadım. Öfkelenme kızma. Bu tutum doğru değil. Genel Başkanımız 5 yılı aşkın süredir partiyi yönetiyor. Parti değişim,dönüşüm süreci yaşadı. Partide öncelikle hukuk oldu. Demokrasi geldi partiye. Her kesime ulaştı. Bu konuda başarılı görüyorum genel başkanımızı…Bir genel başkanlık sorunu yok. Koalisyon sürecindeyken selden kütük kapmak isteyenler var. Genel Başkan başarılı bir süreç yaşadı. Çabaları olmasa bu oyu bile alamayabilirdik. Bu konjonktör de bile fırtınayı durdurabildi. Lider değişikliği doğal mecrasında olmalı. Toplumun partinin ihtiyaçları doğrultusunda olur. Bugün itibariyle böyle bir ihtiyaç yok bence.

Peki İzmir’de bir başarı var mı'
Yerel seçimde yüzde 49 oy aldık. Yeni bağlanan yerler vardı, aday adaylarından başka partiye gidip aday olanlar oldu. Bazı ilçeleri kaybettik. Bunlar net bilinmesine rağmen, hemen il başkanı istifa etsin kampanyası başlatıldı. Bunu yanlış buluyorum. Parti başarılı başarısız haksız bir tartışma olur. O zaman bunu yaşadım. O yüzden bu tartışma doğru değil.

CHP’de sonuçlar hep neden bu kadar hesaplaşma şeklinde sorgulanıyor'
Son yıllarda oluşan parti içi siyaset kültüründen kaynaklanıyor. Bazı arkadaşlar parti dışı siyasete değil parti içi siyasete odaklanıyor. Bundan kaynaklanıyor. 5 yıl sonra belediye başkanının ayağını nasıl kaydırırımın hesabını yapanların suçu…4 yıl sonra vekil nasıl olurum diyenlerin suçu…

DEĞERLENDİRMEYİ ÖRGÜT KONGREDE YAPACAK
Peki halefiniz Bedri Serter…Nasıl buldunuz 6 aylık performansın? Önseçim, genel seçim süreci yönetti.
Yorum yapmam doğru olmaz. İl kongresinde göreceğiz. Başarılıdır başarısızdır demem doğru değil. Kendisi il başkanı adayı olacağını açıkladı. En güzel değerlendirmeyi örgüt kongrede yapacak.

Yerel seçimlerde aday olamayıp başka partiye gidip aday olanları hedef göstermiştiniz. Bu isimlerin tamamına yakını 7 Haziran’da partiye destek oldu ve geri dönüş için istekliler. Edindiğim izlenim il başkanlığı ve genel merkezde sıcak bakıyor. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz'
Dönerlerse aynı alışkanlıklar partide devam eder. Biz bunu engellemeye çalıştık. Partiye oy versinler, kendilerini bir kanıtlasınlar. İlçelerinde ne kadar destek verdiler partiye bilmiyorum ama gidişler gelişler partide alışkanlık oldu. Bunu partinin net şekilde çözmesi ve caydırıcı olması gerek.

Süreçte özeleştiri yaptınız mı'
Mutlaka eksiklerimiz vardı. Şunu söylemek isterim ki, bilerek kimseyi hedef alarak bir şey yapmadım. Vicdanım rahat eksiklerimiz vardır.Her şeyi doğru yaptım demem. Bir karar almak zorundasınız belli insanların aleyhinde olabiliyor. Bundan kendini mağdur hissedenler olabiliyor. Bilerek birilerine zarar vermedim. Bilmeden hakkını yediğimiz kırdığımız arkadaşlar varsa özür dilerim.

Karşıyaka Belediye Başkanlığı’nı il başkanı olduktan sonra çok dillendirdini? Pişmanlık var mı o dönem istifa etmediğinize yönelik'Karşıyaka sürecinin sonraki sürece olumsuz etkisi olduğunu düşünüyor musunuz'
Siyasette yalnız değilsiniz. Binlerce insanla yürüyorsunuz. Bazen kendi başınıza verdiğiniz kararlar yetmiyor. Yerel seçim öncesinde bu göreve gelmem etkili oldu. Normal süreçte başkanlık yapsam belki böyle olmazdı. Karşıyaka Belediye Başkanlığını istedim. Genel Başkan’a ilettim. Devam etmemi söyledi. Ben de ayrılmadım. Hizmet edeceksem belediyecilik anlamında daha başarılı olacağıma inanıyordum. Belediye başkanı başarılıydı ama 10 yılın getirdiği bir yıpranmışlık vardı. Yeni bir aday istendiği parti içinde dillendiriliyordu. Bu Cevat Durak’ın kötü olduğu anlamına gelmez. Kendisiyle ilgili süreçte olumsuz bir şey söylemedim. O dönem öyleydi. Koşullar öyleydi.

Cevat Durak geçtiğimiz gün sizinle ilgili, “ En büyük hatası sürekli benimle uğraşmak oldu. Üstüme kin ve nefretle geldi” dedi.
Yanlış bir algılama. Öyle algıladıysa üzülürüm. Kimseye kin ve nefretle bakmam. Doğal koşullar bir süreç oluşturdu. 10 yıl sonra değişmesi gerektiğini parti içi dengeler söylüyordu. Benim şahsi fikrim değildi.

VİCDANIM RAHAT!
Atilla Sertel dosyası İzmir’de bir numaralı gündem maddesi. Disiplin süreci devam ediyor. İl disiplin kurulu tarafından savunmaya çağrıldınız ama gitmediniz. MYK’ya bir itirazınız oldu. Sertel için yapılan şikayetlerin arkasındaki isim olarak iddia ediliyorsunuz… Bu konunun sizle ilgisi nedir, dosyanın neresindesiniz. Sürecin içine mi çekilmeye çalışılıyorsunuz'
Aday olan herkesin hukuk çerçevesinde YSK kararlarına uyması gerek. Bu bir mazeret değil. Beni destekleyen bazı arkadaşlar taraftarlık duygusuyla böyle yapmış olabilir. Kesinlikle ben teşvik etmedim. Bana bilgi verilmedi. Taraftarlık duygusuyla hareket edilmiş olabilir. Beni destekleyen arkadaşlar itirazı yapmış ama ben teşvik etmedim , organize etmedim. Bu konuda vicdanım rahat. Aday adayı olanın da kurallara uyması lazım. Şikayet edenlerin abartılıp suçlu gibi gösterilmesi hukuku savunan bir parti açısından doğru değil. Kanuni hakkı kullanmayı suç göstermek doğru değil. Maalesef bu partide en saygın kurum olan disiplin kurulumuz bu dönem bu süreçte iyi sınav vermedi. Parti içi hesaplaşmaların odağında oldu. Hiç tanımadığım görmedim insanların ifadeleriyle sahte ifadelerle beni sürecin içine çekmeye çalıştılar. Bu işin en doğru tavrını örgüt verecek. Bir partinin en saygın organının, disiplin kurulunun tuzu kokmuş. İl örgütümüz bunu kongre sürecinde düzeltecek.

Disiplin kurulu başkanıyla sürekli polemik halindeydiniz'
Eski siyaset kültürü. Ben o arkadaşla ilgili konuşmak istemiyorum. Bana hakaret edenler oldu. Disipline vermedim. 3 yıl boyunca disiplin kurulu üyelerine en ufak bir imam olmamıştır. Ben etik davrandım. Parti içi hesaplaşmaya, yerel seçim hesaplaşmasına girilmesi doğru değil. Bu partiyi yıpratıyor.

Peki Alaattin Yüksel'İstifa ettikten sonra yeni il başkanı sürecinde ayrıştığınıza dair bir fotoğraf oluştu. Nasılsınız şimdi'
Onun il başkanlığından beri beraber çalıştık. İl başkanlığıma giden süreçte bana destek verenlerden biri. Benim açımdan bir sorun yok. İl başkanlığımdan beri belli arkadaşlarımızın gayretini görüyorum bizi karşı karşıya getirmek için. Böyle bir çaba var. Kimin kiminle siyaset yapacağını herkes kendisi karar verecek.

Birlikte yola çıktığınız isimlerden sizi yanıltan, arkanızdan vuran oldu mu'
Beni yanıltan çok az insan oldu. O da normaldir. On binlerce insanın arasında bir kaç kişinin öyle davranmasını yadırgamıyorum.

Aziz Kocaoğlu kongre sürecinde sizce topa girer m? Girmeli mi'
Aziz Bey başarılı bir belediye başkanı. Ulaşım çevre yatırımları kırsal kalkınma partinin yüz akı. 3 yıl çalıştım kendisiyle. Değer verdiğim biri…Her zaman fikrine saygı duyacağım biri. İl kongre sürecine müdahil olacağını sanmıyorum. Herkesin belediye başkanı. Geçen il kongresinde evet doğrudan destek oldu. Gerekçelerini kamuoyuna açıklamıştı. İstanbul’dan bir aday gelmişti. Bu süreçte doğrudan müdahale edeceğine inanmıyorum. Kocaoğlu hepimizin değer verdiği bir siyasetçi. Bütün partililerin Aziz Bey’e sahip çıkması lazım. Kocaoğlu’na sahip çıkmazsak partiye sahip çıkmamış oluruz.

Bundan sonra ne yapacaksını? Siyasete mola mı yoksa kongre süreçleri başlıyor…Ne kadar içinde olacaksınız'
Ben aktif olarak parti içi yarışa rekabete girmeyeceğim. Daha rahatım. Yarışmacı durumum olmayacak. Savunduğum ilkeleri bir kaygı duymadan yapacağım. O açıdan benim partide bir yarış rekabet kişisel mevki hedefim yok. Kendi işime odaklanacağım. Partililer buna şahit olacak.