CHP Güzelbahçe İlçe kongresinde, Belediye Başkanı Mustafa İnce ile meclis üyesi Aras Kaynarca arasında sert tartışmalar yaşandı. Kaynarca, kongrede söz alarak delegelerin kendi iradesiyle seçilmediğini, bazı delegelerin, delege olduktan sonra listede olduğunu gördüğünü iddia etti. Kaynarca, delegelere baskı uygulandığını savundu.
"DELEGE BASKI ALTINDA OLABİLİR Mİ!"
Kaynarca'nın sözlerine Başkan İnce'den sert tepki geldi. İnce, "Bu süreçte gençlik kolları, kadın kolları, milletvekillerimiz, bütün başkanlarımla çalıştım. Vardır her insanın da hata ve eksikleri. Güzelbahçe'de doğmuş, eğitimine burada başlamış, işini kurmuş, evimi kurmuşum ve burada belediye başkanı olmuşum. Benim gidecek bir yerim yok. Bana bir leke geldiğinde önce size geleceğini bilerek hareket ettim hep. Şimdi söylemler benim de olduğum gibi çok dikkatli düşünülmeli. 'Delege baskı altında' bunu kabul edebilir misiniz! Bunu parti üyeliğinize kabul ettirebilir misiniz! Böyle bir şey olabilir mi" dedi.
"NEDEN ZAN ALTINDA BIRAKILIYORUM"
İnce şunları söyledi:
"Madem bu baskıları belediye erki yapıyor, demek ki ben yapıyorum, açıkla. Ben yapmıyorsam yapanları açıkla, neden beni zan altın da bırakıyorsun. Ben tüm konuşmaları dinliyorum, birleştirmek için ne yapılması gerekirse onu yapmaya çalışıyorum. Biz kadın kolları başkanımızı İBB meclisine taşımış insanlarız. Her partilimize emek vermiş insanlarız ve bunları siz biliyorsunuz. Bugün birçok yeni yüz var, bu beni en sevindiren olay. Bunu da sizler biliyorsunuz. Biz CHP'yi her seçimde hiçbir zaman 1 puan aşağı düşürmedik. Hep birlikte çalıştık ve bunu gurur meselesi yaptık. Arkadaşlar partimizin bir ihtiyacı oldu da belediye başkanı yalnız mı bıraktı. Ben yanlış bir adam mı aldım işe, size danışmadan bir şey mi yaptım. Neden zan altında bırakılıyorum!
"ÇALIŞANIMIZA 1 KURUŞ BORCUMUZ YOK"
2009'dan beri belediye başkanlığı sürecimde memur ve işçi sendikalarıyla yaptığım bütün anlaşmalar uzlaşma masasında bitmiştir. Hiçbir eylem, grev duyamazsınız. Çalışanlarımız mağdur evet ama belediye bütçemiz de mağdur. Hepinizin bütçesi enflasyonda eridi, onun için de gereğini yaptık. Yeni ek sözleşmeler yaptık. Çalışanımıza 1 kuruş vadesi geçmiş borcumuz yoktur.
"GENEL BAŞKANIMA HAKARET EDENİ PARTİDE TUTMAM"
Aramızdan ayrılan arkadaşlar oldu, kimisi benimle anlaşamadı gitti ama kimse benimle uzlaşamadığını söyleyemez. Uzlaşmacı parası dahi belediye tarafından ödendi. Baskıyla mı yaptım bunu! Bir arkadaşımızla uzlaşamadık, evet! Sosyal medyasında her gün Genel Başkanıma hakaret etti. İlçe başkanım istifasını aldı. Ben yalvardım yapma arkadaşım diye ama olmayınca gereğini yaptım. Benim genel başkanıma hakaret edeni bu partide tutmam. Şimdi beni baskı yapmakla işçi hakkı yemekle mi suçlayacaksınız!
"VURAL GEZER'LDE YOLLARIMIZI AYIRDIK"
Önemli değil bizim yollarımız ayrılmış olabilir, Vural Gezer'le de uzlaşma tutanağı yapıp yollarımızı ayırdık. Allah yolunu açık etsin. Emekli arkadaşlarımızın hepsinin hakkını ödüyoruz.
"GÖRSEYDİK BOYUNUZU POSUNUZU"
Şunu yapmayın, yarışalım. Yarış güzeldir. Yarışalım ama yarışırken bunu kendi aramızdaki, partimizdeki kurallara göre yapalım. İlçe başkanı çok iyi anlatamadı. Partimizin genel kuralları, önerileri doğrultusunda kendine görev üstlendi, kapsayıcı bir liste istedi. Eksikleri hataları olabilir. Birçok kişiye telefon etti, tek tek aradı. Ne kadar güzel. Burada bu söylenir mi ya! Bilgisi olmadan bunu yaptı diyor. CHP meclis grubu ne kadar kendi içimizde aileyse burası da aile. Ben meclis üyelerime 'birlikte olacak mıyız' dedim, o zaman itiraz etseydiniz. Çıksaydınız mert gibi meydana. O gün çıksaydınız meydana görseydik herkesin boyunu posunu. Varsa hatamız, size haksızlık yapmışsam söyleyin. Ben kendimi affetmem. Ama yuvarlak konuşmayın.
POLİTİKA
Sayfa başına git
